Bodrum Gündem

OKUYALIM! ÖĞRENELİM! GÖRELİM! SUSMAYALIM! BİRLİK  OLALIM! Nuran Yüksel yazıları…

Bugünler 2. Silivri trajedisinin yaşandığı günler. Bugünlerde ülkemiz de adalet mekanizması ve mantıktan söz etmemiz mümkün değil. Dünya da ve ülkemizde çok güçlü fırtınalar esiyor. Bu fırtına, kurulu düzenleri ve liderlerini, yön vericilerini köklerinden sarsıyor.

Dünya hızla değişti. Gerektiğinde tüm İslam ülkelerini parçalayarak birbirine kırdırtma politikası rant ve çıkarlar için tam gaz devam ediyor. Küreselleşme güçlü devletleri zayıflattı. Sistemleri sarstı. Neredeyse uzak doğunun tamamı A.B.D. ve batının üretim merkezi haline geldi.

Biz Türkiye aydınları da 15 Temmuzda şiddeti çok yüksek olan bir depremle sarsıldık. Belki “biz kandırılmadık” diyerek kendimizi avutup, vicdanımızı rahatlatsak da inandığımız, güvendiğimiz her şey alt üst oldu. Önce bunu kabul etmemiz ve görmemiz şart.

Kalemiyle toplumu bilgilendirmek kutsal bir görevdir. 40 yıldır her gün Cumhuriyet Gazetesi alarak okuyan birisi olarak, Cumhuriyete yapılanları ve bugünleri gelecekte mutlaka tarihin yazacağına inanıyorum.

Ancak her şeye rağmen umudum hiç tükenmiyor, tükenmeyecek.

Baskılar, baskınlar bu umudu ve bizleri azaltmıyor, tersine çoğaltıyor.

Uygulanan yanlış politikalar, kirli maskeleri düşüren operasyonlar, ülkemizi felakete sürükleyen stratejiler, medyanın neredeyse tamamını satın almaları. Son kalanlara uyguladıkları insanları güldüren, kara mizaha dönüşen gerekçeler.

Yaptıklarını kimseler daha fazla duymadan, algılayamadan en kısa zamanda referandum a gitme fikri. Sonunda da rejim değişikliği ve Başkanlık.

Bu istek gün gibi ortada ve açık ama yanılıyorlar..!

Yapılan zulüm ve baskılar gerçeklerin görülmesine engel olamıyor. Artık insanlar görüyorlar. Artık insanlar bakmıyor, görüyor. Görenlerde artık susmayacak, yılmayacak. Ama nasıl?

Hep beraber,baskılara karşı ortak direnci göstermek zorundayız.

Demokrasiye ve özgürlüklere hep beraber sahip çıkmak zorundayız.

İnsanların siyasi görüşü ne olursa olsun bugünkü zulme ve karşı darbeye ortak direnmesi şarttır. Hepimiz olduğumuz yerde birbirimizle dayanışmak zorundayız. Şunu unutmamalıyız; bugünkü iktidarın baskısı ve zulmü kendisi gibi düşünmeyen tüm muhalifleredir. Bu gidişe karşı durmak için elimizde tek bir yol ve yöntem vardır.

Demokrasi için birlik olmak, bir araya gelebilmek.

Bu adım, bu düşünce vazgeçilmezimiz olmak zorundadır. Türkiye’nin çok ciddi bir yol ayrımında olduğunu düşünenler tarafından mutlaka görülmesi ve gereğinin yapılması şarttır. Bugün her kese, her kuruma özellikle siyaset kurumlarına çok büyük görevler düşmektedir. Bu görev ve sorumluluklarda en büyük payın Cumhuriyet Halk Partisi’ne düştüğü çok açık ve net olarak görülmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ve CHP’nin kurucularından İsmet İnönü’nün sözlerini hatırlayarak, bizlere ülkemizi ve laik cumhuriyeti emanet edenleri saygıyla ve şükranla analım. Ve gereğini artık yerine getirelim. Yarın çok geç olmadan.

“Bir ülkede namuslular ,namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur.”

Nuran Yüksel-Bodrum-Kasım 2016

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

  1. Filiz Vural dedi ki:

    Ellerinize sağlık bunları idrak eden kaç kişi var acaba?Yaşadıkça hakikatler ortaya çıkıyor. Bu halk bizim acaba ATATÜRK ten sonra yattık bıraktık mı her şeyi Neden çürüdük kokuştuk toplum yozlaştıkça erdemler yok oluyor Hiç kimse vatanım milletim ağacım toprağım demiyor artık.Bizler aydınlar olarak görevimizi yaptık mı diye sorguluyorum kendimi Yazdıklarının her insan tarafından okunması gerekli bunu nasıl sağlarız diye düşünüyorum acaba kağıtlara bastırıp elden dağıtsak mı ne dersin Saygı ıle