Bodrum Gündem

45 YILLIK OKUL VE YURT ARKADAŞIM İSMAİL ALTINDAĞ’IN ARDINDAN…

45 YILLIK OKUL VE YURT ARKADAŞIM İSMAİL ALTINDAĞ’IN ARDINDAN…

yılmaz bozkurtBodrum Öğrenci Yurdu’nda kalan, Bodrum Lisesi’nin ortaokul ve Lişe kısmında okuyan öğrenciler olarak Hepimiz köy çocuklarıydık. Henüz 12 yaşında ortaokula yeni başlayan öğrenciler ilk kez ailelerinden ayrı kalıyorlardı. Bu açıdan ilk gece battaniyesine kafasına çekip ağlayanlar olmuştu.

Artık hepimiz Bodrum Öğrenci Yurdu ailesinin birer mensuplarıydık. Hepimiz kısa sürede kaynaştık. Aynı sınıfta okuyanlarımız olduğu gibi farklı sınıflara gidenlerimiz vardı. Öğretmenlerimiz aynı olduğu için aynı ödevleri hep birlikte yapardık.

İsmail arkadaşım ben orta ikideyken Çiftlik köyünden Cumhur Gündaş arkadaşımla ile birlikte gelmişlerdi. Aramızda yaş farkı fazla olmadığı için kısa sürede kaynaşıp  birlikte oyunlar oynamaya başladık. En sevdiğimiz Futbol ve pinpondu. Ara sıra voleybol da oynardık.

Birlikte Yeniköy’den Palmiye’ye yürüyerek gider gelirdik. Bu geliş-gidişlerde Sürekli sohbet eder ve şakalaşırdık .En büyük eğlencemiz Tepecik Camii’nden sonraki palmiyeli sahilde aşağıdaki kumsala birbirimizi ittirmekti.

Gerek ortaokul, gerekse lise eğitimimiz hep ikili eğitim olarak sürdüğü için sabahçı olduğumuzda okul çıkışı hepimiz acıkmış olduğundan öğle yemeğinin hayalini kurardık. Köfte ya da kuru fasulye çıkmışsa sevinir, pırasa ya da kereviz çıkmışsa burun kıvırır ama aç olduğumuz için yemek zorunda kalırdık.

Etütlerin ardından yukarıdaki küçük sahada futbol oynardık. Sonrasında her birimiz kan ter içinde yurdun lavabolarına koşar kana kana su içerdik. İsmail arkadaşımız bize göre biraz tontondu. Çok sevimli ve güleç yüzü vardı. Beyaz teni, ortadan ayrılmış siyah  saçları ve mavi gözleri ona ayrı bir hava katardı.

Hepimiz köyden geldiği için ilk defa elektrik lambasıyla tanışıyorduk. İlk günler elektrik düğmelerini açıp kapamayı oyun edinmiştik. Çalışma salonlarında tepemizdeki florasan lambalarında tasarrufa gidilmesi için askılı anahtarlar takılmıştı. Başımızın üstünde sallanan bu anahtarları sıçrayarak kafayla açıp kapamak yeni eğlencelerimizden biri olmuştu.

Yazılı dönemlerinde sürekli işbirliği ederdik. Birbirimize anlamadığımız şeyleri sorardık. En çok ele aldığımız ders kimyaydı. dönem ödevlerini birlikte hazırlardık.

Çalışma salonunun ortasında yanan büyük sobanın etrafında toplanır sohbet ederdik. Zaman zaman da satın aldığımız fare kapanıyla yurdun artıklarını yemek için gelen serçelerden yakalayıp sobada pişirip yerdik.

Orta üçte eve çıktığım ve bir yıl sonra da zorunlu olarak eğitimime ara verdiğimden arkadaşlarımla iki yıl sonra yine yurtta beraberdik. benimle birlikte okula başlayanlar benden bir sınıf öndeydiler. Benden bir yıl sonra okula başlayanlar da benimle birlikteydiler. Bu arkadaşlarımdan biri de daha önceden tanıyıp bir çok güzellikleri paylaştığım İsmail Altındağ arkadaşımdı.

yılmaz bozkurt yazıları ismail altındağ ın ardındanAnnesi Hatice teyze İlkokul öğretmeni olup ,babası Mustafa amca şofördü. ’’Şahane’’ adında bir kırmızı- beyaz Ford Minibüsüyle Çiftlik’ten Bodrum’a yolcu taşırdı. Zaman zaman yurda da gelirdi.

Mazı ve Çiftlik köyleri sosyolojik ve ekonomik uğraş bakımından Bodrum’un batısındaki Sıralavaz köylerinden farklıydı. Giyim kuşam, günlük uğraşlar bizim Mazı’ya benzerdi. Halıcılık, tütüncülük, zeytincilik, kuru İncir ve badem Çiftlik halkının uğraş alanlarıydı.

Çok eski dönemlerden beri Çiftlik ile Mazı arasında özellikle düğünlerde ve bayramlarda geliş ve gidişler olurdu. Mazıdan çok sayıda kız Çiftlik köyünden evliydi. Bu da geliş gidişleri arttırırdı. Bunun dışında Çiftlik ve mazı gençleri arasında 1960’lı yılların sonlarında futbol maçları  düzenlenir, bu maçlar çoğunlukla Mazı’nın üstünlüğüyle sona ererdi.

12 Mart sabahı bilgisayarı açtığımda Bodrum Gündem sayfasında ‘’ İsmail Altındağ Öldü ‘’ haberini görünce beynimden vurulmuşa döndüm. 45 Yıllık okul ve yurt arkadaşı olarak, İnanmak istemediğim ve kabullenemediğim bir haberdi. En son 6 Mart’ta Devrim Gazetesi’nde yazmaya başlamamdan dolayı kutlama yorumunda bulunmuştu.

Boğazım düğümlendi, tadım kaçtı ,darmadağın oldum. Nasıl olur da cıvıl cıvıl, hayat dolu ,karıncayı bile incitmekten çekinen ,etrafına pozitif enerji veren ,her konuya olumlu yaklaşan son derece sevecen ve hayat dolu bir insan bir anda  ölüme giderdi.

Havası inmiş lastik topla Bodrum Öğrenci Yurdu’nun üstündeki tarlada oynadığımız futbol maçları sırasında otlar ezildiği için elindeki sopayla bizleri kovalayan yaşlı amcadan kaçmalarımız. Plastik raketlerle oynadığımız pinpon maçları, 1-1 berabere devam etmekte olan Mazı-Çiftlik maçında sert bir hareketin sonucunda ikinci yarıda çıkan olaylardan dolayı yarım kalan maçta kavgayı birlikte önlememiz. Maçtan sonra birlikte Bodrum Öğrenci Yurdu’na dönmemiz.

Yurttan Yeniköy’deki kahveye maç izlemek için kaçmalarımız, Ünlü İngiliz futbolcu Kevin Kegan hayranlığın. Fenerbahçeli arkadaşlara karşı Galatasaraylı olarak birlikte karşılık vermemiz, Ara sıra yurda gelen ”Şahane ”adlı Ford Transit minibüsünüz. Yeniköy’den okula giderken yaptığımız okul yolu sohbetleri ve şakalaşmalarımız gibi sayısız anılar sensiz yarım kaldı be İsmail arkadaşım.

En son canlı görüşmemiz 1985 yılında Amerikalı bir motor-yatta çalıştığBodrum belediye Bşkan yardımcısı İsmail Altındağ gençlik yılları (2)ım dönemde  Bodrum Limanı’nda olmuştu. İsmail arkadaşım Bodrum Belediye görevlisi olarak gelen yatlarla ilgilenmekteydi. Facebook sayesinde  tekrardan buluşup yazışmaya başlamıştık.

Bu arada İsmail arkadaşımın Yalı belediye başkanlığı görevine üç kez seçildiği ve sonrasında Bodrum Belediye başkan yardımcısı olarak görevine devam ettiğinden haberdar olan bir arkadaşı olarak çalışmalarını gururla takip etmekteydim.
Olmadı be İsmail arkadaşım olmadı. Bu vakitsiz ölüm sana hiç yakışmadı. Oysa daha yaşayacak çok şeylerimiz vardı. Senin organizatörlüğünde Bodrum Öğrenci Yurdu’nda kalan arkadaşlarımızı toplayıp eski günleri yad edecektik. Bunun ön çalışmalarını yapıp bazı arkadaşlarımla da görüşmüştüm. Fiziki olarak aramızda olmasan da kalben ve ruhen hep yanımızda olduğundan, onur konuğumuz olarak aramızda olacaksın.
O güleç yüzün, kimseyi kırmayan altın gibi kalbin ve sakin kişiliğinle hep kalbimizde yaşayacaksın.
Canım arkadaşıma Allah’tan rahmet diliyorum. Ruhu şad, mekanı cennet olsun.

taner uslu ve ismail altındağ haziran basın açıklaması (5)Başta anne ve babası Mustafa amca, Hatice teyze  ile eşi Nagehan hanım ve çocukları olmak üzere tüm yakınlarına, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ile Bodrum belediyesi personeline ve tüm arkadaşları ile Bodrum halkına baş sağlığı diliyorum.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.