Bodrum Gündem

YAPI STOKUMUZ YENİ BİR DEPREME HAZIR MI?

YAPI STOKUMUZ YENİ BİR DEPREME HAZIR MI?

17-ağustos-deprem-ve-bodrum-deprem-gerçeği-ilhan-özyiğit

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bodrum Şubesi düzenlediği basın açıklamasında “17 Ağustos Gölcük Merkezli Depremin Üzerinden 19 Yıl Geçti. Yapı Stokumuz Yeni Bir Depreme Hazır Mı?” sorusunu kamuoyu ile paylaştı.

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bodrum şubesi bir basın açıklaması düzenleyerek 19 yıl önce 17 Ağustos 1999 yılında gerçekleşen Marmara Depremi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

inşaat mühendisleri odası seminerTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bodrum Şube Başkanı İlhan Özyiğit 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi ile ilgili bir seminer düzenlediklerinin bilgisini de verirken “İnşaat Mühendisleri Odası Bodrum Temsilciliğimiz olarak, 17.ağustos.1999 Depreminin 19.Yıl anısına, 17.ağustos.2018 tarihinde, saat 14:00-17:00 arasında, Bodrum Ticaret Odasında,  toplumda deprem bilinci artırmaya yönelik  “Bütünleşik Afet Yönetimi ile Temel Afet Bilinci Eğitim konularında seminer düzenlenecektir. Seminerimize; Koray ECE,  Muğla İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü eğitim Uzmanı (AFAD) ve Dr. M. Ersen AKSOY (Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi) hocalarımız katılacaktır. Düzenlemiş olduğumuz seminere tüm halkımız davetlidir…” dedi.

17-ağustos-deprem-ve-bodrum-deprem-gerçeği-ilhan-özyiğit.3Özyiğit; 19 Yıl Geçti. Yapı Stokumuz Yeni Bir Depreme Hazır Mı?

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bodrum Şube Başkanı İlhan Özyiğit ile birlikte Yönetim Kurulu Üyelerinin de hazır bulunduğu basın açıklamasının başında “17 Ağustos Gölcük Merkezli Depremin Üzerinden 19 Yıl Geçti. Yapı Stokumuz Yeni Bir Depreme Hazır Mı?” sorusu kamuoyu ile paylaşıldı. İlhan Özyiğit’in yaptığı basın açıklamasında “İnşaat Mühendisleri Odası olarak deprem gerçeğini unutmadık, unutmayacağız.17 Ağustos 1999 Gölcük ve 12 Kasım 1999 Düzce depremleriyle ortaya çıkan her acının yükünü kalbimizde taşıyoruz. Yapı üretim sürecinin asıl unsuru olan bir meslek Odası olarak, başta yerel ve merkezi düzeyde ülkemizi yönetenler olmak üzere; her kurum, kuruluş ve imza sorumluluğunu üzerinde taşıyan her insanın bu günlerde bir kez daha düşünmesini istiyoruz…” ifadeleri yer alırken, Özyiğit’in “Sorun, depremin kendisi değil doğurmuş olduğu sonuçlardır…” şeklindeki değerlendirmesi ile oldukça dikkat çekiciydi.

17-ağustos-deprem-ve-bodrum-deprem-gerçeği-ilhan-özyiğit.2Özyiğit; Deprem güvenliği bakımından 1999 yılından daha iyi durumda değiliz…”

İlhan Özyiğit açıklamasının devamında; 17 Ağustos 1999 tarihinden bu yana 19 yıl geçmesine rağmen, her an deprem tehlikesi ile karşı karşıya olan ülkemizde, kısa süreli ve acil olan bazı önlemlerin bile alınamadığı, oy ve para uğruna var olan risklere yeni risklerin eklendiği görülmektedir. Üzülerek söylemek gerekir ki; deprem güvenliği bakımından 1999 yılından daha iyi durumda değiliz…” dedi. Özyiğit açıklamasını; “Yapıları depreme karşı hazırlamanın iki yolu vardır: İlki; mevcut yapı stokunun durumu tespit edilerek iyileştirilmesi, onarılması, güçlendirilmesi veya yeniden yapılmasıdır. İkincisi; yeni yapılacak olan yapıları, bilim, teknoloji ve mühendislik ilkeleri doğrultusunda yapmaktır. Planlama ve tasarım aşamasından, yapının kullanıma açılmasına kadar, tüm süreç mesleki yeterliliğe sahip mühendisler tarafından yönetilmeli ve denetlenmelidir. Ayrıca, risklerin transfer edilmesi bakımından yapı sigortası ve mesleki sorumluluk sigortası yapılmalıdır…” şeklinde sürdürdü.

17-ağustos-deprem-ve-bodrum-deprem-gerçeği-ilhan-özyiğit.1SONUÇ:

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bodrum Şube Başkanı İlhan Özyiğit açıklamasının sonunda ise şu sonuçları kamuoyu ile paylaştı;

  1. Bugüne kadar bilinen bilgiler ve var olan teknolojilerle, fayların bulundukları yerleri bilmek mümkündür. Fakat fay hattının kırılacağı yeri ve fayların üreteceği depremin zaman ve tarihini bilmek mümkün değildir.
  2. Hiç kimse bize 1999 depremlerinden sonra bilgi eksikliğinin olduğunu söyleyemez. Yeni bir “Bina Deprem Yönetmeliği” yayımlandı. Zemin durumunu ve fay hatlarını biliyoruz. Artık “ULUSAL DEPREM STRATEJİSİ VE EYLEM PLANINI-UDSEP 2023”ü güncelleyerek uygulamaya koymak gerekiyor.
  3. Mesleki Yetkinliği temel alan “YETKİN MÜHENDİSLİK YASASI” çıkarılmalıdır.
  4. Mühendislik biliminin gerekleri dikkate alınarak, yapı tasarım uygulama ve denetim evresinin, sağlıklı bir şekilde işletildiği ülkelerde doğa olaylarının afete dönüşmediği görülmektedir. Bu bağlamda, yapı stokunun oluşturulması evresinde, dikkate alınması gereken yer seçimi kararlarından, yapı tasarımına, yapı üretimi ve yapı denetimine kadar, bilimsel ve çağdaş ölçekte bütünlüklü bir yapı üretim düzeni kurulmalıdır.
  5. Her yıl çok sayıda mühendislik diploması verilmesine rağmen, kaliteli bir eğitim yapılamamaktadır. Can ve mal güvenliğini sağlayan bir mesleğin insanları olarak; fiziki şartları uygun olmayan, öğretim kadrosu son derece yetersiz olmasına rağmen, inşaat mühendisi diploması veren okullar açılmaktadır.
  6. Her afetten sonra sık sık yapılan “yara sarma” anlayışından kurtulup bilimin tekniğin ve aklın gerektirdiği işleri yapmak gerekir. Depremin bir doğa olayı olduğu kabul edilmeli ancak denetimsizliğin neden olduğu olumsuzlukları “kader” gibi değerlendiren yaklaşım terk edilmelidir. Bugüne kadar yapılan çalışmalar, deprem öncesi alınacak önlemlerin, deprem riskini önemli ölçüde azalttığını ortaya koymaktadır. Sorunu sorun olmaktan çıkaracak olan tek çıkar yol, deprem yaşanmadan önce alınacak önlemlerde saklıdır.
  7. Ruhsatlardan mühendis ve mimarların imzasının kaldırılması mesleğimizin gelişimini engelleyecek, sahteciliğin önü açılacaktır.
  8. Oda ile meslek insanı arasına örülmeye çalışılan duvarlar kaldırılmalı, mühendis ve mimarlardan oda belgesi istenmesine yönelik uygulama güncellenmelidir.

 

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.