Bodrum Gündem

Yaşam Hakkı Sele Kapıldı.

14.09.2009
0
A+
A-

Evrensel hukukta en temel hak olarak belirtilen yaşama hakkı bu sefer sele kapıldı, yok oldu.

Selin önüne katıp sürüklediği yalnızca kapısı, penceresi olmayan bir yük kamyonetine balık istifi gibi doldurulan kadın işçiler değildi! İnsan olmak kadar doğal, yaşama hakkı da sel sularında can verdi.

Öte yandan, insanına verdiği değer, belgesiz taşıma yapan bir kamyonet kadar bile olmayan devletin tüm yetkililerine ders verir gibi, doğa da kendisine yapılan haksızlıkların intikamını alıyordu sanki!

Dünyanın bir başka ülkesinde bu olaylar yaşansa ne hükümet başkanı ne belediye başkanı koltuğunda oturabilirdi.

Ama bir Bakan düşünün ki;”bu olay tanrının bir takdiridir, bu afetle bizi cezalandırıyor.” Diyebiliyor.

Bir Belediye Başkanı düşünün; “Maalesef bu ekolojik kıyamet, bununla baş etmek mümkün değil.” Diyor.

İnsana sormazlar mı;” Günler öncesinden meteoroloji gerekli tüm uyarıları yapmışken, tedbir almayan vatandaşı suçlayan belediyenin otobüslerinin sel bölgesinde ne işi vardı?”

İşçileri kapısı, penceresi olmayan bir yük kamyonetine tıkıştırıp, fabrikaya götürürken sele yakalanıp ölmelerine neden olacaksın, sonra da doğal afet deyip, işin içinden çıkacaksın!

Cinayet işlemek için illa silah çekip vurmak mı gerekiyor?

Daha önce de aynı biçimde taşan ve sel baskınına neden olan Ayamama deresini islah etmek yerine, üzerine beton döküp üstelik de tır garajları yapılmasına izin vermek, cinayet değil de, nedir?

Terörün önlenmesi için başlatılan demokratik açılıma hangi gerekçeyle olursa olsun karşı çıkarak, şehitler üzerinden siyaset yapmaya devam edenlerle, çevreyi ve doğayı katlederek ölümlere neden olanların arasında ne fark var?

En temel, en kutsal hak olan yaşama hakkımızı elimizden almaya kalkanlardan biz soramasak da, gün geliyor doğa soruyor hesabını!

Başbakan, yüzyılın felaketi diye buyurmuşlar! Buying Lithium

Göstere göstere gelen bu felaket eğer yüzyılın felaketiyse, şimdiye kadar uyguladıkları çarpık kentleşme, yanlış imar planları yüzünden bu hükümet de yüzyılın en suçlu hükümeti olmaz mı?

Bir tarafta ihmal ve beceriksiz yönetim kurbanı sele kapılarak yaşamını yitiren insanlar, öte yanda tam da ateşkes uygulanıyor denen bir zamanda terörist peşinde şehit olan gencecik askerler.

Ne anaların gözlerinde akacak yaş, ne yüreğimizde sızlamayan yer, ne geleceğe ilişkin umudumuz, ne de bizi yönetenlere güvenimiz kaldı!

Geriye kalan; selin sürüklediği çamurlu sulardan daha bulanık aklımız, insana, hayata ve sevgiye dair ne varsa yaşanacak, yaşayamadığımız  hayallerimiz ve bir kapalı kamyonetin içerisinde insafsızca ölüme terk ettiğimiz işçilerin yakınlarının sessiz çığlıklarıydı!

Böylesi bir durumun ardından fırsatçılık yapıp geride kalanları yağmalayanların vicdanını sorgulayanlar, kendi vicdanlarında açılan yarayı nasıl saracaklar?

İnsanına değer vermeyen bir anlayışın yaşama hakkına önem vermesini beklemek, sel sularının önünde tutunmaya çalışmak gibi! purchase cheap Sildenafil
buy Ventolin online
Hükümetin ve belediyelerin durumdan vazife çıkarmak yerine durumu idare etme biçimindeki yaklaşımı sürdükçe bu sel suları daha çok can alacağa benziyor.
Dileğimiz o ki, vatandaşlarımız son olaylardan ders alarak kendi önlemlerini alır ve bizleri yeniden derin acılara sokacak olaylar yaşamayız.
Belki doğa, insanlar olmadan da yaşamını sürdürebilir ama biz insanlar, doğa olmadan yaşayamayız. Doğanın dengesini bozarak aslında farkında olmadan kendi dengemizi bozuyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.