Bodrum Gündem

700 milyon TLlik sel faturası belediyeye mi, reasürlere mi kesilecek?

24.01.2010
0
A+
A-

Geçtiğimiz aylarda yaşanan sel faciasının üzerinden üç aya yakın bir zaman geçti. Sigorta şirketleri 700 milyon TL civarındaki hasarın neredeyse hepsini ödediler.

Ödenememiş olanlarda da bekleyen evrakların olduğunu tahmin ediyorum. Sel faciasının vatandaşlara faturası çok acı oldu. Hayatını kaybedenlerin yanında işyerleri zarar gören birçok şirket zor günler yaşadı. Bu şirketlerin içerisinde sigortalı olanlar zararlarının büyük kısmını sigortadan karşıladılar. Sigortası olmayanlar ise ne yazık ki ya iflas ettiler ya da tekrar eski durumlarına gelebilmek için büyük çaba içine girdiler. Bu arada sel faciası sonrası bölgeye gelip “devletimiz büyüktür, vatandaşın yanındayız her türlü yardımı yapacağız” diyenler ne oldu. Acaba bu kurumlar özellikle sigortası olmayan mağdurlara ne gibi bir yardımları oldu merak ediyorum. Ama bir gerçek var ki sigortacılar, 1999 depremi sonrasındaki en büyük ödemeyi yani 700 milyon TL′lik hasarı ödediler. Sigortacılar bu sınavdan başarıyla çıkmıştır. Sigortası olmayanlar ise bu acı olayla birlikte sigortanın ne kadar önemli bir güvence olduğunu bir kez daha anladılar.


Selin faturasının sigortacıların kârlarına büyük tırpan vurduğu kesin. Her ne kadar 700 milyon TL′nin 550 milyonu “sigortanın sigortası” sayılan yurtdışındaki dev reasürans şirketlerinden alındıysa da 150 milyon TL şirketlerin cebinden çıktı. Sigorta şirketleri zaten kriz ile birlikte zor bir yıl geçirip ve düşük kâr marjları ile yılı tamamlamaya çalışıyordu. Ardından yaşanan sel felaketi şirketlerin yıllık bilançolarına, gelecek yılın reasürans maliyetlerine dolayısıyla da tüketicilere prim artışını da beraberinde getireceğe benziyor. Retin-A without prescription


Şimdi tartışılan konu, yaşanan sel faciasının nedeninin, metrekareye düşen yağış miktarının fazlalığı mı, yoksa çarpık yapılaşma ile su havzalarının doğal dengesinin bozulması mı?.. Doğal yollardan veya insan müdahalesi neticesinde olayların afete dönüştüğü biliniyor. Bütün dünyada yaşanan su taşkınlarının arkasında hazırlanan raporlara göre ne yazık ki insan müdahalesinin olduğu ortaya çıkıyor. Ülkemizde de araştırıldığında çarpık yapılaşma ve buna göz yuman belediyeler bundan sorumlu görünüyor. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, son sel faciaları ile ilgili raporunda Taşkın Planlama ve Yönetiminden Sorumlu Kurumlar olarak DSİ Genel Müdürlüğü, İller Bankası Genel Müdürlüğü ve Belediyeler ve İl Özel İdareleri gösteriliyor. Aslına bakılırsa DSİ ve belediyelerin sorumlulukların çoğunu sırtlarında taşıdıkları belirtiliyor.


Paralar lalelere mi gitti?


Raporda 1995 yılında İSKİ′nin su havzalarında yapılaşmayı yasalaştırmak amacıyla hazırlanan yönetmeliklerin TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi tarafından iptal ettirildiğine ve sonraki yıllarda da bu tür teşebbüslerin engellendiğine atıfta bulunuluyor. Anakent belediyelerine bir diğer suçlama ise Dünya Bankası′ndan dere yataklarının ıslahı için alınan kredilerin başka yerlere kullanılması ve vatandaşlardan alınan vergilerin ise altyapıların geliştirilmesi yerine parklara, bahçelere laleler dikilerek göz boyanmasına çalışıldığı şeklinde. Raporda ayrıca bir bölgeye beklenilenin üzerinde yağışın düşmesi sonucunda taşkınların oluşması tüm dünyada kaçınılmaz bir son. Fakat bütün dünyada bu taşkınların afete dönüşmemesi için önlem alınmasına karşın bizde bugüne kadar afete dönüşebilmesi için bütün ihmaller ve rant sağlanması çabası bu vahim sonucun doğmasına sebep olduğu görülüyor.


Olan vatandaşa olacak…

buy metoclopramide purchase Disulfiram

Şimdi asıl konuya gelelim. Sigortacılar bu zararlarını sorumlu kurumlara rücu etmek için dava açabilir. Kazanırlarsa da 700 milyon TL′yi belediyelerden veya diğer sorumlu kurumlardan alabilirler. Şimdi sigortacılar reasürlerle belediyeler arasında kalmış görünüyor. Bir şirket dahi ihmali olduğu düşünülen kurumlar alehine dava açsa sonuç bütün şirketleri bağlıyor. Fakat sigorta şirketlerinin topluca dava açacağı konusunda bir eğilimin olduğu ise duyumlarım arasında. Geçmişte örnek teşkil eden davaların olduğu konuşuluyor şayet 700 milyon TL ödemek zorunda kalırsa, İSKİ suya, İBB ise metrobüse tekrar bir zam kaçınılmaz görünüyor. Bu yapılaşmalara izin vererek hem oy hem rant sağlayanların cezasını yine vatandaşlarımız çekecek gibi görünüyor.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.