Bodrum Gündem

PANEL…YARIMADA GAZETESİ 16 YAŞINDA…

16 Nisan Cuma günü, Yarımada Gazetesinin 16. kuruluş yıldönümü nedeniyle Yerel Basın ve Geleceği konulu bir panel düzenleniyor.

PANEL…YARIMADA GAZETESİ 16 YAŞINDA…
15.04.2010
0
A+
A-

order Viagra



get Paxil Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem


Panelde “Yerel Basın ve Geleceği” ulusal ve yerel basın temsilcileri tarafından tartışılacak. Panel Vatan Gazetesinden Prof.Aydın Ayayadın’ın moderatörlüğünde, Vatan Gazetesinden Can Ataklı, Hürriyet Gazetesinden Vahap Munyar, Milliyet Gazetesinden Murat Sabuncu, Gözlem Gazetesinden Can Pulak ve Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ünal Türkeş’ in katılımı ile yapılacak.


 


Bodrum Yarımada Gazetesinin kuruluşunun 16.yıl kutlamaları kapsamında yapılacak olan “Yerel Basın ve Geleceği” konulu panelin oldukça ilgi göreceği beklendiği kaydediliyor.


YEREL BASIN NEDİR? buy Asacol online


Yerel basın her ne kadar farklı adlarla, tanımlamalarla izah edilmeye çalışılsa da genel kabul görmüş karşılığı: Ulusal basın kadar geniş çaplı olmayan, il, ilçe ve beldelerde günlük, haftalık ya da daha fazla aralıklarla çıkan, dar çevrede bölge haberlerine yer veren, yöresel gelişmeyi, sorunları ön planda tutmaya çalışan, ulusal gazeteler gibi tezgâhlarda çok bulunmayan ve biraz da ulusal basının gölgesinde kalmış basın olarak tanımlanabilir. Türkiye’de basının hareketlenmesi  başlangıcı, 1 Kasım 1831 tarihinde yayımlanmaya başlayan ilk Türkçe gazete “Takvim-i Vakayı” ile gerçekleşmiştir. Daha sonra basın hareketleri çeşitli dönemlerde, Tanzimat, Meşrutiyet ve İstibdat dönemlerinde,  kendini göstermiştir. Takvim-i Vakayı’den sonra çıkarılmaya başlayan gazeteler genellikle ülke aydınları tarafından çıkarılan özel teşebbüslü gazetelerdir. Türk basın tarihinde gazete yayınlarının başlangıcı sayılan bu dönemde, gazeteciliği daha çok edebiyatçılar, yurtdışında eğitim görmüş insanlar yapıyorlardı. Bu dönemdeki gazetecilik özü itibariyle habercilik ilkesiyle değil de daha çok halkın eğitim seviyesinin yükselmesine yardımcı olabilmek amacıyla yapılmıştır. Gazeteciliğin veya daha doğru değimiyle yazılı basının Türkiye’de bu kadar uzun geçmişi olmasına rağmen, ülkenin tümü dikkate alındığında yerel olarak gazetelerin yapı ve dağılım bakımından gösterdiği özellikler bir hayli ilginçtir. Hâla dünyanın hemen hemen her ülkesinde aydınlar arasında en etkin kitle haberleşme aracı olma özelliğini koruyan gazetelerin, Türkiye açısından oynadığı rol ve taşıdığı önem ise üzerinde durulmaya değerdir.  Türkiye’de yerel olarak bazı kentlerde ve bölgelerde çıkan günlük gazete sayısı fazla ve tirajı yüksekken, diğerlerinde gazete sayısı azalmakta, tiraj düşmekte veya gazete sayısı fazla olmakla beraber düşük tiraj görülmektedir. Daha başka değişle, gazetecilik Türkiye’nin bazı bölgelerinde diğerlerine oranla daha fazla gelişmiştir. Bazı kent merkezleri özellikle, yerel olarak gazeteciliğin modern anlamda gerçekleştirildiği merkezler olmaktadır. Bunlara örnek olarak İstanbul ve İzmir’i verebiliriz. Ankara, başkent olmakla birlikte, gazetecilik yönünden etkinliği olan önemli bir merkez değildir. Aslında Ankara’nın Anadolu’nun diğer kent merkezlerinden gazetecilik yönünden pek farkı bulunmamakta, yalnız yayımlanan gazetelerin tirajları diğer Anadolu kentlerine oranla biraz fazlalık göstermektedir Türk gazetecilik tarihinde genellikle ulusal basının yada İstanbul basınının bir yan kolu durumunda algılanmak istenen yerel basın, oluşumunu tamamlamaya çalışmaktadır. Tarihi neredeyse, Türkçe yayımlanan ilk gazete olan Takvim-i Vakayi’ye kadar dayanan yerel basın hâla gelişimini tamamlayamamış ve bu yönüyle bir anlamda ulusal basının kaderini paylaşmıştır. Bugün Türkiye’de ulusal bir gazetenin çektiği sıkıntılar veya eksiklikler Anadolu basını için de geçerlidir. Bu sorunlar hiçbir zaman için birbirlerinden bağımsız olmamış ve genelde basın olarak, ulusal basında yerel basında sorunlarına çözüm üretmede aynı çaresizlikleri paylaşmışlardır.


 


 


Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.