Muğla Milletvekili Prof.Dr.Gürol Ergin: Muğladan Tulum Çıkaracağız..

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem 

Prof.Dr.Gürol Ergin Muğla Milletvekili. Milletvekiliyken CHP iktidara gelirse eğer olası Tarım Bakanı. Saygın, esprili, kaşları biraz çatık olsa da konuşurken, (çatık kaşlarının sebebi AKP hükümetine) samimi ve insanlara yakın olan bir kişiliğe sahip. Daha öncede röportaj istediğimizde gayet mütevazi ve net cevaplar vererek karşılamıştı. Şimdi de her sorumuza samimi ve net cevaplar verdi. Muğla’yı çok sevdiğini ve kendisi için çok özel olduğunu söylerken sesi titredi, gözleri buğulandı. TBMM sitesinde özgeçmişi şu şekilde;

Gürol Ergin, 1 Haziran 1944′te Samsun′da doğdu. Babasının adı İsmail, annesinin adı Safiye′dir. Ziraat Yüksek Mühendisi ve Öğretim Üyesi; Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi′ni bitirdi. Doktorasını aynı fakültede tamamladı. Atatürk ve Hacettepe Üniversitelerinde Öğretim Üyesi olarak görev yaptı. 1978′de Doçent, 1990′da Profesör oldu. Hacettepe Üniversitesi′nde; Senato Üyeliği, Mezuniyet Sonrası Eğitimi Fakültesi Dekan Yardımcılığı, Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanlığı ve Gıda Bilimleri ABD Başkanlığı ile Mühendislik Fakültesi Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini yürüttü. Sanat Kurumu′nun 2. Başkanı ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası′nın Başkanı olarak hizmet verdi. 1996′da FAO “Gümüş Para”, 2000′de Akdeniz Gazeteciler Derneği “Yılın Sivil Toplum Örgütü Yöneticisi”, 2002′de ADD “Atatürkçülük”, 2005′te Muğla Hamle Gazetesi “Yılın En İyi Milletvekili”, 2006′da Türkiye Sulama Kooperatifleri Merkez Birliği tarafından “Yılın Milletvekili′ ödüllerini aldı. 22. Dönem Muğla Milletvekili. Almanca bilen Ergin, evli ve 2 çocuk babasıdır.

Bodrum’dan bir milletvekili çıksın çabaları karşısında siz hep “Ben Bodrum Milletvekiliyim” dediniz. Bu konuda ki görüşleriniz almak istiyoruz? Gelecek dönem için milletvekili olacakmısınız?

Prof.Dr.Gürol Ergin : Ben espri yapıyorum. Ben Muğla milletvekiliyim doğal olarak. Ama ileride yeniden Milletvekili olur muyum? Olursam nereden olurum? Bunu partinin üst kademeleri belirler, Çünkü benim bir ön seçime girmem gibi bir durum söz konusu olamaz. Çünkü örgütten gelmeyenlerin ön seçimle bir yere gelmesi çok çok özel durumlar dışında mümkün değildir. Benimle ilgili durumu da partinin en üst yöneticileri belirlerler, geçmişte belirledikleri gibi.

order Tadalafil  

Kurultayla ilgili görüşleriniz ve değerlendirmenizi alabilir miyiz?

Prof.Dr.Gürol Ergin : Bu kurultay herkesi şaşkına çeviren bir kurultay oldu. Dost çok sevindi, düşman çok üzüldü. Türkiye Türkiye olalı böyle bir kurultay görmemiştir. Ben bu yaşa geldim ilk kez böyle bir kurultaya tanık oldum. İnanılmaz bir heyecan dalgası yarattı Türkiye’de. Bütün insanlarda bu gelişen durumdan ötürü bir hoşnutluk ortaya çıktı. Ben bunu şöyle ifade ediyorum; Bu kurultay bizim Türkiye’de yeniden mutlu insan yüzleri görmemizi sağladı. Gülen insan yüzlerini yeniden görmeye başladık bu kurultayla beraber. Bu şu anlama geliyor. Bu kurultayın sonucu olarak biri Cumhuriyet Halk Partisinin iktidarının oluşması toplum tarafından isteniyormuş ki bu kurultayda böyle bir şey çıktı ortaya. Çok özel olarak şunu da söylemek isterim Sayın Deniz Baykal, bu ülkenin bana göre yetiştirdiği çok ender dolu politikacılarından biridir. Her açıdan baktığınızda dopdolu bir insandır. Ama şanssızlık olmuştur, talihsizlik olmuştur ve kendi idteği ile partiyi bırakmıştır. Elbette hiçbir parti sahipsiz kalmaz. Cumhuriyet Halk Partisi de sahipsiz kalacak değildir. Çıkması en olası görülen aday da çıktı ve çok sevindiricidir ki bütün milletvekilleri, bir ikisi dışında, ama bütün il başkanları istisnasız, il, ilçe ve belde örgütleriyle beraber, bunların dışındaki yurttaşlar bu olayı çok büyük mutlulukla karşıladılar. Türkiye’m bu gün mutlu insanlar Türkiye’si olmanın ilk adımını attı. İnşallah Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında da bu daha da gelişerek yayılacak.

En çok duyulan kaygı bölünme olur mu? Baykalcılar ve ötekiler olur mu?

Prof.Dr.Gürol Ergin : Biz o kaygıyı, açık söyleyeyim hiç yaşamadık. Ben Sayın Baykal’a çok özel önem veren bir insanım. Ayrıca kendisine elbette ki vefa duygusu ile bağlıyım. Ama yaşanan olaydan sonra, Kılıçdaroğlu’na ilk imzayı veren milletvekillerindenim. O bakımdan elbette partimizi ve Türkiye’yi düşünmek zorundaydık ve büyük çoğunluk bu şekilde düşündüğü içinde bir parçalanma, ayrışma hiç olmadı, olmayacak. Hiç kimse bundan medet ummasın.

Yerel bir soru ile devam etmek istiyorum. Muğla’dan Parti Meclisine kimse giremedi bunu nedenini neye bağlıyorsunuz? buy Viagra USA

Prof.Dr.Gürol Ergin : Geçen dönem partinin üst yönetiminde üç kişi vardık. Yüksek Disiplin Kurulunda, Merkez Yönetim Kurulunda ve Parti Meclisinde. Ancak bu dönem olmadı. Bunu da doğal karşılamak gerekir diye düşünüyorum. Parti üst yönetimi veya o listeyi düzenleyenler, farklı isimlerden liste oluşturmak istemiş olabilirler. İl örgütümün tavrı böyle bir sonuç ortaya çıkmasına neden olmuş olabilir. Ama bundan kimse kırgınlık, küskünlük duymamalı. Bunlar siyasette olağan şeylerdir, deyip gülüp geçmelidir.

Özellikle Süheyl Batum ve iki ismin daha sonradan partiye üye yapılması ile ilgili tartışmalar var. Bu konunun sonu ne olacak?

Prof.Dr.Gürol Ergin : Bu konuda bir bilgim yok. Son kurultayda Türkiye’de kendi alanlarında gerçekten haklı ün kazanmış çok isim girdi listeye. Sayın Süheyl Batum’da bunlardan biridir. Bilemiyorum, parti ile ne derece uyum sağlar, sağlayamaz onun kendi tavrı ile olacaktır. Ama değeri inkar edilemeyecek bir isimdir. Bir çok isim ilk kez listelere girdi. Geçmiş dönemden kalan çok değerli isimler var. Bu bakımdan sanıyorum Sayın Kılıçdaroğlu, ve Sayın Önder Sav’ın önderliğinde yine bu parti Meclisini ve ondan oluşacak MYK ile çok ciddi atılımlar yapacaktır. Türkiye gerçekten değişen bir Türkiye olacaktır, siyaset olarak.

Eğer bir dahaki dönem Muğla Milletvekili olmazsanız, özellikle mesleğiniz ve ihtisas konunuz olan zeytin ve zeytinyağı başta olmak üzere tarımsal alanda gerek Muğla’ya ve gerekse Bodrum’a destek vermeye devam edecek misiniz? Bu soruyu aslında Bodrum milletvekiliyim demenizden dolayı özellikle soruyorum.

Prof.Dr.Gürol Ergin : Ben Muğla milletvekiliyim ama herkes bilir ki Türkiye’nin neresinde tarımla ilgili bir olay varsa, partim beni orada görevlendirir. Bende bu göreve zevk alarak koşa koşa giderim. Yarın milletvekili olmadığım dönemde de özellikle partim beni görevlendirdiği taktirde, elbette Muğla başta olmak üzere, Türkiye’nin her yerinde partimin görüşlerini ve doğru olanların neler olduğunu açıklamaya gayret ederim. Muğla’nın benim ve çocuklarım için çok özel bir yeri var. Bu konu beni çok duygulandıran bir konu. Muğla benim için çok özel ayrı bir yerdir. Yarın ben Muğla milletvekili olamayabilirim, ama Muğla’lı olan milletvekilleri de milletvekili olamayabilirler. Bu konuda hiç kimse ben olurum olmam diye düşünmesin. Siyasette her an her şey değişebilir. Ama dilerim Muğla’yı, gerçekten Muğla’ya layık olan, Cumhuriyet Halk Partisine layık olan milletvekilleri temsil etsinler. Önemli olan budur. Bu millete, bu ülkeye gerçek hizmeti verebilecek milletvekilleri olsun, adı ne olursa olsun hiç önemli değildir. Aynen Kanuni Sultan Süleyman gibi, vardı şimdi yok.

Geçtiğimiz günlerde Zeki Köylü başkanımla yaptığımız söyleşide 6 milletvekilinin 5’i mutlaka Cumhuriyet Halk Partisinindir diye iddia etti. Sizin bu konudaki iddianız ve görüşünüz nedir?

Prof.Dr.Gürol Ergin : İddialı olmak güzel bir şey elbette. Ben 6’da 6 olmasını istiyorum. Altıya beş olması için çalışırız. Ama hedefimiz Muğla’dan tulum çıkarmaktır. Şu ortamda ve Muğla gibi uygar bir ilde, bu kadar uygarlık dışı davranan bir iktidara karşı biz zaten oylarımızı artıramıyorsak, yanlışı ve eksiği biz kendimizde aramalıyız. O nedenle Muğla’da daha iyi bir sonuç almamızı çok doğal buluyorum. Çalışmalarımızla da özellikle bu gün yakalan havadan sonra çok daha ileriye götürüleceğini düşünüyorum.

Sayın vekilim çok teşekkür ediyorum. Her sorumuza samimiyetle cevap verdiğiniz için.