NEDEN ÜÇÜNCÜ GÖZ…
Biz insan oğlu; yaşadığımız dünyanın sahibi, hakimi değil sadece bir parçasıyız ama değerli bir parçası.
Böyle olmamıza rağmen ancak bu evren içindeki yer kürede de tüm canlılarla beraber bir arada, uyum içerisinde var olabiliriz ve sürdürebiliriz yaşamımızı.Yaşam içerisinde bütün canlıların bir işlevi var ve diğer canlılar açısından da yaşamsal bir işlev bu ayni zamanda.Bu gerçeğe insanoğlu dışında sırtını dönüp umursamaz ve sorumsuz davranan başka bir canlı da yok.Her ne kadar durum ağırlıklı olarak böyle ise de yaşadığı dünyaya karşı sorumluluklarının farkında olabilen ciddi sayıda da insan var.
Dünyamızdaki yaşam dengesini sadece insanlar mı bozuyor?Tabi ki hayır;Mesela yanardağlar,İzlanda daki yanardağ patlamasının nelere yol açtığını biliyoruz.Düşünün ki bu patlamanın 2-3 mislisi büyüklükteki order Combivent online patlama ile beraber dünyanın diğer yerlerinde de buna benzer patlamalar oldu, veya dünyamıza bir göktaşı çarptı .Bunlar ne kadar canlı türünün yok olup gitmesine yol açar ve geri kalan canlılarında yaşam dengelerini alt üst eder..
Ama biz insan oğlunun bunları önleyebilmek için yapabileceği bir şey yoktur..Bizim konumuz,tehlikelerin nasıl önüne geçebileceğimizdir.
Elbette bizde yeryüzündeki diğer canlılar gibi bu dünyanın bir parçasıyız. Bu dünyanın olanaklarından istifade edeceğiz, yaşayacağız ama nasıl?
İnsanın gereksinimleri belli;yeme-içme,giyinme-barınma-uyumak,düşünmek,üremek ve bunları karşılayabilmesi içinde işe ihtiyacı var.İşte bu gereksinimlerini karşılarken de insanın diğer insanlarla ,guruplarla,kültürlerle,ülkelerle ilişkilerini düzenleyebilmesi ve bir arada yaşayabilmesi için birey olabilmesi ve bireyi temel alan anayasalar, yasalar sistemler oluşturabilmesi zorunludur.
İşte insanın birey olabilmesi ve buna orantılı olarak sahip olabileceği yaşamı olabilmesi içinde bazı hak ve özgürlüklere de sahip olması gereklidir. İşte bu hak ve özgürlüklerini kullanırken de, dışındaki insanlarla, kurumlarla, devletiyle, kültürlerle,devletlerle ve tüm canlılarla ve doğayla da dengeyi, uyumu yakalayabilmelidir. Bunu başarabilmek için de bakışlarımızın, algılamalarımızın, anlamalarımızın, kabullerimizin, çözümlerimizin, kendimize göre olması yetmiyor ve sorunlarımızı ve sorunları çözmemize yetmiyor. Karşımızdaki insana göre olması da çözmüyor. İşte çözüm üretebilmemiz içinde sorunlarımıza, çözümsüzlüklerimize de tam bu noktada üçüncü bir gözle bakmayı başarabilmeliyiz. Yani dışımızdaki insanlar, kültürler, tüm canlılar, devletler, kurumlar vs açısından da.Yani gelişmiş dünya insanı değerleri(insan hakları ve özgürlükleri ve inançları ve değerleri )açısından da.
Çözüm hiçbir zaman bir tarafın isteklerinin kabulü değildir..İki kişinin veya çoklu tarafların uzlaşmalarına, kabullerine dayanır.Üçüncü bir göz haktır, hakkaniyettir, uyumdur hukuktur adalettir ve vicdanlarımızın rahatlamasıdır.Kendimizle ve dışımızdaki her şeyle barışmanın yoludur. Dışımızda her şeyinde hakkını kabul etmektir.
generic Propranolol