Bodrum Gündem

Karsanat Sezonu Muhteşem Açtı..

Karya Kültür ve Sanat Derneği KARSANAT her yıl olduğu gibi bu yılda Atatürkü Anma Haftası kapsamında KONSERLER DİZİSİnin ilk konserinde Ayşegül Kirmanoğlu (Klarnet) Tuba Özkan (Viyola) Bodrumlu Sanatseverlerle ilk defa buluşturdu

Karsanat Sezonu Muhteşem Açtı..
07.11.2010
0
A+
A-


 

 

 

 

KARSANAT SEZON AÇILIŞ KONSERİ HALİKARNASSOS KÜLTÜR MERKEZİNDE YAPILDI…

 


Dilek Cebeci/Bodrum Gündem


Konuk klarnet sanatçısı Ayşegül Kirmanoğlu Fransız hükümetinden aldığı bursla Nantes Konservatuarını birincilikle bitirmiş  Fluconazole no prescription ve Paris’te aldığı birincilik ödülüyle uluslar arası ün yapmış yurt içinde ve dışında birçok konserler vermektedir. Sanatçı halen İstanbul Devlet Senfoni orkestrasında grup şefi olarak çalışmalarını sürdürmektedir.


Viyola sanatçısı Tuba Özkan Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuarını tamamladıktan sonra Almanya’dan aldığı bursla ünlü Berlin Yüksek Müzik Okulunu birincilikle tamamlamış, yurt dışında birçok masterclass’lara katılmış ve dünyanın en saygın konser salonlarında konserler vermektedir. buy Lasix online


İstanbul Devlet Senfoni orkestrasının iki değerli sanatçısı bir araya gelerek oluşturdukları ikili ile yaptıkları sıra dışı oda müziği konserleri ile büyük ilgi görüyor.


Konserde besteci Esin Gündüz’ün düzenlemeleriyle Mozart – Sonat ve İ.Pleyel “Duo” yanı sıra Martinu’dan “Üç Madrigal” ve G.Jakob’tan  “Minyatür süit” seslendirildi.


Bodrumlu sanatseverler ilgi ile izledikleri konser sonunda sanatçıları dakikalarca alkışladılar.


AYŞEGÜL KİRMANOĞLU, Klarnet


 İstanbul’ da doğdu. 1974′de Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı’na girdi. İlk çalışmalarına Tülay Orser ile başladı ve Ahmet Ermakastar ile devam etii. 1983’de İngiliz Kültür Heyeti’nin verdiği bursla ‘’Aberdeen Müzik Festivali’’ne katıldı. 1985′da ise Fransız hükümetinden aldığı bursla Nantes Konservatuarı’na girdi ve bu okulu birincilikle bitirdi. Burada Mehmet Ermakastar, Alain Boeglin,Guy Dangain ve Guy Deplus ile çalıştı. Aynı yıl Paris‘ de Leopold Bellan yarışmasında birincilik ödülü aldı. 2001′da Fransa’nın Nimes şehrinde  ‘’Akdeniz’li   Klarnetçiler Derneği’’ tarafından düzenlenen seminere davet edildi. 2010′da flüt sanatçısı Sibel Kumru Pensel, Mersin Oda Orkestrası ve şef Naci Özgüç  ile ilk solo CD  kaydını gerçekleştirdi. 8 Mart 2010′da  Nice konservatuarında “Fransa’ da Türk Mevsimi” tarafından düzenlenen konsere arp sanatçısı İpek Mine Sonakın, Sibel Kumru Pensel ve Fransız meslektaşı Michel Lethiec ile katıldı. A. Rahbari, G. Kuhn, E. Bergel, C. Kahidze ve T. Strugala gibi ünlü şeflerle çalıştı.Fransa, Rusya, Amerika, İngiltere, Belçika gibi yurt içi ve yurt dışında bir çok  konserler veren sanatçı halen İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası klarinet grup şefi ve Saim Akçıl’ın kurduğu Tefken Filarmoni Orkestrası’nın solo klarnetçisidir. Ayrıca TEVİTÖL′de Güher – Süher Pekinel kardeşlerin kurduğu müzik okulunda klarnet öğretmenidir.


TUBA ÖZKAN, Viyola


Giresun′da dogdu.Hacettepe Üniversitesi Ankara Konsevatuvarı′nda Prof. Betil Başeğmezler ile çalıştı ve 1987′da pekiyi derece ile mezun oldu. buy Premarin


Aynı yıl Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası′nın sınavını kazanarak profesyonel müzik hayatına başladı. 1989′da Federal Alman Hükümeti′nin DAAD bursunu kazanarak 2,5 yıl Berlin Yüksek Müzik Okulu′nda (Berlin Hochschüle der Künste-Musik) Prof.Bruno Giuranna ile calıstı ve pekiyi derece ile mezun oldu.Yurt dışındaki eğitimini tamamlayıp 1 yıl daha Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası′nda  çalıştıktan sonra İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası′nda göreve başladı.Halen aynı orkestrada  çalışmaktadır. Sırasıyla yurt içi ve dışında katıldığı ustalık kurslarında çalıştığı hocalar; 1990 Prof. Bruno Giuranna (Hindemith Fondation,Vevey, Swiss), 1993 Prof.Tabea Zimmermann, Prof.F.Gulli (Riva del Garda, Italy), 1998 Prof.Michael Homitzer, Prof. Victor Pikayzen (Ayvalık,Turkey), 2000 Prof.Mathias Buchholtz (Montepulciano, Italy)′dır. Sanatçı yurt içinde ve dışında  konser faaliyetlerini sürdürmektedir. Özellikle oda müziği çalışmalarına ağırlık veren Tuba Özkan,1997 ve1999′da davet edildiği Feukugigawa Uluslararası Oda Müziği Festivali çerçevesinde, Japonya′da 11 konser vermiştir.


KLARNET


Klarnet (klarinet ya da gırnata), sert ve dayanıklı ağaçlardan genellikle de abanoz ağacından yapılan üflemeli bir çalgı türüdür. Bir çeşit sert kauçuk olan ebonitten, ayrıca metalden yapılanları da vardır. Klarnetler, beş parçanın birleşmesinden oluşur, bunlar:


▪ Kafalık (Bek)


▪ Fıçı (Barel)


▪ Üst gövde


▪ Alt gövde


▪ Kalak


Klarnetin gövdesi silindir biçimindedir. Kalak bölümü ise obuanın kalağına oranla daha geniştir. Dikkatlice yontulup biçimlendirilen bu kamış parçası, ağızlık üzerine takılır. Çalıcının nefesi ile titreşime geçirilen kamış, boru içindeki havayı titreşime geçirerek ses elde edilmesini sağlar. Çalıcının sol eli yukarıda, sağ eli ise aşağıda olmak üzere az bir eğimle yere doğru tutulur. Flüt ve obuada olduğu gibi, klarnetin gövdesinde de ses deliklerini açmaya ve kapatmaya yarayan metal bir mekanizma vardır. 1840 sıralarında “Boehm sistemi” flüte uygulandıktan sonra, Paris konservatuarı öğretim üyesi ve klarnetçi Klosé, bu sistemin klarnete de uygun olduğunu görmüş ve Boehm sistemi klarnete uygulanmıştır. Daha sonra farklı zamanlarda farklı kişiler tarafından bu sistem geliştirilmiştir. 1700’lü yıllarda icat edilen klarnet, tam 50 yıl sonra orkestraya dahil edilmiştir. Hayatı boyunca 41 senfoni yazan Mozart, klarnet için senfoni yazan ilk besteci olmuştur. Türkiye’de ilk klarnet, Donizetti Paşa’nın kurduğu saray bandosunda görülmüştür.


VİYOLA


Viyola yaylı çalgılar keman ailesinin ikincisidir ve şekli kemana benzemekle beraber kemandan biraz daha büyüktür. Fiziki yapısı kemana çok benzer. Bu konuda fazla bilgisi olmayan bir kişi keman ile viyolayı bir sanar. Gövde uzunluğu 41 – 45 cm civarındadır. Notaları üçüncü çizgi ‘do’ anahtarıyla yazılır. İnce seslerde ‘sol’ anahtarı kullanılır. Viyolanın da dört teli vardır ve tam beşli aralıklarla DO, SOL, RE, LA olarak akort edilir. Viyola teknik açıdan da kemana çok benzer. Parmak ve yay tekniği, pozisyonlar ve değişik ses renklerini elde etme yöntemleri kemandan farksızdır. Fakat viyolanın genelde koyu, derin ve can alıcı bir ses rengi vardır. Tellerin her biri kendine özgü bir kişilik taşır. La telinden elde edilen sesler, tatlı ve ılımlı duyulur. Re telinin gösterişsiz ama yumuşak bir rengi vardır. Sol teli çok zengin tınılar üretir, en alttaki Do teli, özgün ses rengiyle, ciddi ve egemen bir yol göstericidir. Hoşgörüyü ve güven veren duyarlılığı anımsatır. Derinden gelen alto sesiyle viyola acıyı, hüznü ve sevdayı anlatmakta etkilidir. Kimi zaman sertliğe varabilen ince seslerle, ürkütücü çığlıkları duyururken, kimi zaman tatlı bir öğütçülüğe yönelir. Bu özellikleri içeren viyolaya, orkestrada armoni eşliğinin orta partilerini seslendirme görevi verilir. Çünkü viyolanın ses alanı, orkestranın ses alanının tam ortasındadır. Kimi zaman özelliklerinden faydalanmak için bu çalgıya karakteristik ezgileri seslendirme görevi de verilir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.