NEDEN BÜTÜNCÜL BODRUM?

BOSİAD’ın 2002 yılında bir rapor halinde tüm belediyelerimize önerdiği Yarımada’daki belediye sayısının 4’e indirilmesi ve ”Büyükşehir”e benzer yeni bir turizm anakent modeli teklifinin konuşuluyor olması bile sevindirici. Hele önümüzde 30 yıl tartışıldıktan sonra ancak yapılabilen bir gemi yanaşma iskelesi örneği varken…

    İtirazlar,tepkiler,farklı görüşler mutlaka olacaktır.İletişim kopukluğu ve bilgilendirme sorunu henüz ham anlamıyla giderilememiştir.Halkta kafa karışıklığı ve tedirginlik devam etmektedir.Toplantı,panel,sempozyum,yayın gibi yöntemler kullanılarak Bodrum halkı aydınlatılmalıdır ki yarın dayatmayla karşı karşıya kalmayalım. misoprostol buy

   Özellikle birleşme hususunda, seçimlerde belediye kazanmış siyasi partileri şimdilik kaydıyla hoşgörüyorum. Kolay değil, alnının teri,bileğinin hakkıyla kazandığı siyasi mevziyi hangİ politikacı kaybetmek ister? Ancak söz konusu olan şey; gelecek kuşaklarımıza yüzümüz kızarmadan emanet bırakabileceğimiz bir BODRUM  ise, politikacılarımızın vicdanlarının sesini dinleyeceklerinden eminim.

    Çünkü,kişisel yeteneğe bağlı olarak bazı başkanlarımız başarılı belediyecilik sergilemiş olsalar da,YARIMADA’nın tümüne bütüncül olarak baktığımızda 20 yılda katettiğimiz yol ortada.Bodrum’un hali ve sorunları ortada. Çok değil,10 yıl sonra Bodrum’u yaşanmaz hale getirecek,turizmi bitirecek o kadar çok ihanetler yapıldı ki,kimi siyasi,kimi çıkar için,kimide cahilane. Artık bu yorgun ve hırpalanmış beden bu yükü daha fazla kaldıramaz.Tek çare;tüm Yarımada için acil STRATEJİK PLAN ve BÜTÜNCÜL-BİRLEŞİK BODRUM.

   Misyonu olmayan ve vizyonunu tanımlayamamış bir kent anlayışı ve yaz-boz tahtasına dönen SIRADAN imar planlamaları bugüne kadar Bodrum’un turizm, ekonomik,çevresel,toplumsal ve kültürel sürdürebilirliğini sağlayamamıştır. İtiraz ve iptaller sonucunda doğan kargaşa ortamından yararlanan fırsatçılar bulanık suda yeterince balık avladılar.Bodrum’un geleceği ranta kurban edildi. Dolayısıyla eksik,kasıtlı ve yanlış planlamalarla oluşan süreçte;sağlıksız,kalitesiz ve çarpık büyümenin önüne geçilememiştir.Turizm  eski Bakanı Atilla KOÇ;”100 bin konutu hangi alt yapıya güvenerek yaptınız?”diyerek bu acı tablonun en çarpıcı eleştirisini yapmıştır.Ve ben de soruyorum ki;plansız programsız ve dahi hormonlu büyümeyle Bodrum’u getirdiğimiz noktadan memnun muyuz? Hayırsız miras yedi gibi tüm değerlerimizi çar çur etmemizin adı TURİZM midir?

   Önümüzdeki tablo bize gösteriyor ki, Bodrum’un  yapısal ve yönetsel yeni açılımlara ihtiyacı var demektir.Yıllardır her fırsatta turizm politikalarını ve statükoyu eleştirdim.Yerel mikro-milliyetçilik ve kamusal kıskançlıklar sonucu sevmek ve korumak(!)adına Bodrum’un adım adım nasıl boğulduğunu anlatmaya çalıştım.Ama aynı zamanda çözüm önerileri de sundum.”Hadi belediyelerin birleşmesini anladık,stratejik plan da nereden çıktı ?”diyebilirsiniz.Kişi bilmediğine düşmandır.

   O halde stratejik plan nedir?”Stratejik Plan;belirli stratejik konulara odaklanan,bölgenin geleceğini belirleyen,çevre konusunda fırsatlar ve tehditler açısından güçlü ve zayıf yönleri dikkate alan;dış ve iç trendleri,güçleri ve olası kaynakları irdeleyen;kamu ve özel sektör aktörlerini belirleyen,bir araya getiren;uzun erimli vizyon ve stratejileri geliştiren;yeni yaklaşımları ve onları geleceğe taşıyan süreçleri ortaya koyan;kısa ve uzun vadede kararlara,eylemlere,sonuçlara ve uygulamalara odaklanan;kontrol,geri besleme ve revizyon süreçlerini içeren bir plandır.(Lavis ALBRİECHTS, Planlamada Yeni Politikalar ve Stratejiler) buy Premarin

    Biraz açarsak,stratejik planlar;yerelin geleceğini etkileyen temel kararları,temel alt yapı türlerini ve eksenlerini,örgütlenme biçimlerini ve uygulama kararlarını içerir.

    Biraz daha açarsak,stratejik plan;bütün planların anasıdır,bölgenin anayasasıdır,yol haritasıdır.Bir başka deyişle,stratejik planı olmayan bir kent,freni tutmayan,direksiyonu boşalmış,lastikleri patlamış bir araç gibidir.

    Stratejik planlamanın yerel kaynakların doğru kullanılmasını, beldeler arası sektörel dağılımın düzenlenmesini sağlarken, kaynak israfının ve popülist yaklaşımların önüne geçmesi gibi bir rolü de vardır.

    Anlaşılan Yarımadada gelecek 50 yılımızı dizayn edecek bir “stratejik plan” yapmak kaçınılmaz görünüyor.Bunun da yolu;Bodrum’daki  belediyelerin sayısını azaltmaktan geçer.Öncelikle BODRUM,BİTEZ,KONACIK,ORTAKENT ve YALIÇİFTLİK’in tek belediye çatısı altında birleştirilmesi teklifi dikkatle incelenmelidir.

   Çünkü, yerel yönetimler reformu kapsamında hazırlanan temel yasalar,nüfusu 50.000’nin üzerinde olan yerel yönetimlere “STRATEJİK PLAN” hazırlama görevi vermiştir.İşte onun içindir ki BÜTÜNCÜL ve BİRLEŞİK BODRUM diyorum.

   Sonuç olarak,ekonomik,sosyal,kültürel,politik ve yasal gerekçelerini anlatmaya çalıştığım “birleşmiş güçlü Bodrum” projesine sahip çıkılmalıdır.”Böl,parçala,rantı yut ”tuzağının kölesi ve kuklası olmayan politikacılarımız bu teklifi tartışmaktan korkamamalıdır. Burada sivil toplum örgütlerine de büyük görev düşmektedir.Söz konusu Bodrum olunca her türlü siyasi refleksler ve ön yargılar terk edilmelidir.Geldiğimiz noktada sayıları her geçen gün artan,belediyeler birleşmelidir diyen sağduyulu ciddi bir kesim var.Ama yetersizdir.Bu çözüm önerisine olan ihtiyaç daha gür sesle dile getirilirse ve tartışılırsa dayatma olmaktan çıkar,toplumun ortak ürünü olur.

  İkincisi siyaset cephesi;siyasilerimizin  mevzi kaybetme endişesi bir ölçüde makul bir itiraz olabilir,ancak politikacılarımız daha büyük,daha derli toplu,daha bütüncül bir Bodrum’u yönetmeye talip olmalıdırlar.Yani hedef büyütmeldirler.

   Asıl üzücü olanı,dar alanda paslaşmalarla,ahbap-çavuş,yandaş ilişkileriyle işi götüren rantiyeci grubun itirazlarıdır.Gerek sivil toplum örgütleri,gerek halk ve gerekse politikacılarımız,Bodrum hakkında ranttan başka düşüncesi olmayan bu tehlikeli tuzağa düşmemelidir.

Elimizi vicdanımıza koyup kendimize sormalıyız;”ben hangi grupta olmalıyım?”

    ÖNEMLİ NOT

   Fikir,öneri ve söylemde hata olabilir.Amacım,bilimsel bir ortamda konuyu uzmanlarıyla,ilgili kurum ve kuruluşlarla hiç vakit kaybetmeden tartışmaktır.Hatta yarın bile geç olabilir.

  En büyük adım,öncelikle 11 belediye başkanımızı Bodrum için el ele vererek geleceğimizi ilgilendiren bu konuda aynı masa etrafında toplanmaları olacaktır.Eğer bunu yapamıyorlarsa,nefislerinin,kaprislerinin ve siyasetlerinin esiri olacaklarsa Bodrum seçmeni bunu not eder ve sandıkta hesabını sorar.