Bodrum Gündem

BİLGİ SAHİBİ OLUNMADAN, FİKİR SAHİBİ OLUNMAZ..

05.02.2011
0
A+
A-

Yazıma 18 yıl önce katledilen, araştırmacı gazeteci Uğur Mumcunun sözü ile başlamak istedim.

24 Ocak 1993 yılında katledilen gazeteci yazar Uğur Mumcu’nun ardından 24-31 Ocak tarihleri arası 1993 yılından itibaren Adalet ve Demokrasi Haftası olarak  anılmaya başlandı. 18 yıl önce katledilen Uğur Mumcu ne ilkti ne de son oldu. Cumhuriyet düşmanları Kubilay’ı katlederek bu işe başladılar. Devamı ne yazık ki geldi. Doğan Öz, Bedrettin Cömert, Cavit Orhan Tütengil, Çetin Emeç, Abdi İpekçi, Bahriye Üçok, Turan Dursun, Muammer Aksoy, Onat Kutlar, Ahmet Taner Kışlalı, Metin Göktepe ve son olarak Hrant Dink’i hunharca katlettiler. Bu aydınlar ülke çıkarlarını laik Türkiye Cumhuriyeti’nin korunmasını her şeyin üstünde gördüler. Her türlü haksızlığı ve yolsuzluğu ülke gündemine taşımayı görev bildiler. Tek silahları kalemleri ve söylemleriydi. Kimi sakıncalı piyade oldu, kimi yobazlar tarafından dinsiz olarak nitelendirildi.


 


Katiller ölüm planlarını uygulamak için, kimini gazetesinden çıkarken, kimini evine bombalı paket yollayarak, kiminin aracına bomba koyarak, kimini bir otel lobisinde yazısını yazmaya çalışken, kimini bir davayı izlerken göz altına alıp acımasızca katlettiler.


 


Uğur Mumcu’nun katledilişinin ardından faillerinin 24 saat içinde bulunacağını söyleyen yetkililer ne yazık ki sözlerinde durmadılar. Biri İran’a kaçtı, diğeri ise 5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra serbest bırakıldı.  Bir ülkenin aydınları, gazetecileri, sosyologları, savcıları ve öğretim üyeleri tek tek öldürülüyorlarsa ve pek çoğunun katilleri bulunamıyorsa, o ülkede bir takım güçler vardır. Uğur Mumcu cinayetinin ardından TBMM’de Faili Meçhul Cinayetler Araştırma Komisyonu kuruldu. 1994 yılında 300 sayfalık bir raporu SHP’li ve Refah Partili milletvekilleri hazırladılar, ama ne yazık ki bu rapor Meclis’e getirilemedi.  İşlenen tüm bu faili belli yada meçhul cinayetler, içinde yaşadığımız sistemin ürünüdür. Katillerin korunması, aramızda dolaşıyor olmaları ya da yargılanmıyor olmaları insanın içini acıtıyor. Siyaset- Tarikat-Ticaret- Mafya işbirliğinin karanlık elinin üzerimizden kalkması gerekiyor. Katiller etrafta dolaşırken bilim insanlarının, akademisyenlerin  ve de gazetecilerin ne ile suçlandıklarını bile bilmedikleri ve tutukluluk hallerinin işkenceye dönüştüğü bir Türkiye manzarası görüyoruz. Sanıyorum şunu hiç kimsenin unutmaması gerekir “ Adalet ve Demokrasi Herkes İçin, Her Zaman Lazımdır”.


 


Devrimci ve kendini sosyal demokrat olarak nitelendiren insanların artık emeklerini ve inançlarını birleştirerek toplumu daha ileriye taşımaları gerekmektedir.


Bu inanç ve bilinçle ;


 


24 Ocak’lar hiç yaşanmasın istiyorum. How to treat erectile dysfunctiГ®n


  Proscar buy


Sevgiyle kalın,

cheap Topamax
Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.