Bodrum Gündem

Ses Ver Türkiye..

MHP Bodrumda Seçim Startını verdi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Edip Semih Yalçın Milliyetçi Hareket Partisinin iktidara tek başına gelmesi, size iddia ediyorum psikolojik olarak terörü yüzde 50 nispetinde bitirir dedi.

Ses Ver Türkiye..
28.02.2011
0
A+
A-

 


 


 


Ses Ver Türkiye…


MHP Bodrum’da Seçim Startını verdi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Edip Semih Yalçın “Milliyetçi Hareket Partisinin iktidara tek başına gelmesi, size iddia ediyorum psikolojik olarak terörü yüzde 50 nispetinde bitirir” dedi.


Bodrum Gündem Haber


MHP Parti İçi Eğitim, Siyaset ve Liderlik Okulundan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Edip Semih Yalçın ve MHP Genel Başkan Baş Danışmanı ve Merkez Yönetim Kurulu Üyesi (MYK) üyesi Prof. Dr. Zühal Cafoğlu,  partinin ilçe teşkilatının daveti üzerine geldikleri Bodrum‘da, genel seçim startını vermek ve bu süreçte yapılacak çalışmalar  ile partinin seçim beyannamesinin ele alındığı  toplantıda  konuşmacı olarak yer aldı.


Ortakent Beldesinde Müsgebi Düğün Salonu‘nda gerçekleştirilen,  genel seçim öncesi parti içi bilgilendirme toplantısına, MHP‘li belediye başkanları Konacık Belediye Başkanı Mehmet Tosun, Ortakent Belediye Başkanı Mehmet Onur Şahbaz, Mumcular Belediye Başkanı Birol Aydın, Gündoğan Belediye Başkanı İbrahim Bilgi, MHP İl Başkanı Mehmet Korkmaz, MHP Bodrum İlçe Başkanı Asım Başaran, ilçe ve belde teşkilatları yönetim kurulu üyeleri, kadın kolları ve gençlik kolları üyeleri başta olmak üzere yaklaşık 500 kişi katıldı.


Toplantının açılış konuşmasını yapan MHP Bodrum İlçe Başkanı Asım Başaran “Bu mücadele içerisinde sizlerle birlikte girdiğimiz her imtihanda Allah‘a şükürler olsun ki başımız öne düşmedi” diyerek “Birlikte girdiğimiz her seçimde zaferlerimizin üzerine zaferler kattık. Allah sizlerden razı olsun” dedi. Öte yandan daha önce AK Parti’den bir adayın seçilerek Belediye başkanı olduğu Mumcular Beldesinde, geçen yerel seçimlerde partisinin adayının kazanarak belediye başkanı olduğuna işaret eden Başkan Başaran “AKP buraya giremedi. Tek yeri vardı onu da Milliyetçi Hareket Partisi aldı ve sizler var oldukça asla giremeyecek, bu yarımada da olamayacak” ifadelerini kullandı.


MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr.Edip Semih Yalçın ve MHP Genel Başkan Baş Danışmanı ve MYK üyesi Zühal Cafoğlu partililerini selamladıktan sonra, ilk konuşmayı Cafoğlu  gerçekleştirdi.


Sovyetler birliğinin dağılması ve Berlin Duvarı‘nın yıkılmasından önce dünyada 2 tane süper devlet göründüğünü söyleyen MHP MYK Üyesi Cafoğlu “Bunlardan bir tanesi Amerika Birleşik Devletleri bir tanesi de Rusya idi. Bunların diğer ülkeler üzerinde çok fazla yaptırım güçleri vardı. Yani ne yapıyorlardı? Az gelişmiş yada gelişmekte olan ülkelere baskı yoluyla, korkutarak, tehdit ederek askeri ve cebren bir takım kuvvetler uygulayarak istediklerini yaptırıyorlar. Bu istediklerini yaptırma ne? işte işgaldir veya başka  türlü vasıtalarla onları kontrol altına alarak bir takım  menfaatler sağlamaktı. Ama bu, Rusya‘nın, Sovyetler birliğinin yıkılmasından sonra, bütün dünyaya baktığımızda  bir tane süper gücün kaldığını gördük. Bu da Amerika Birleşik Devletleri. Bunun dünyadaki bütün ülkelerde bir elinin, bir uzantısının olduğunu da görebiliyoruz. İşte çok yoğun olarak uzantısının olduğu ülkelerden biri olarak şu anda bizim ülkemizde cereyan eden olaylarda da Amerika Birleşik Devletlerinin etkisini rahatlıkla görebilmemiz mümkün” dedi.


“BABASININ HAYRINA MI GELDİ”


Büyük Ortadoğu projesinin gerçekleştirilmeye çalışıldığını öne süren Cafoğlu, bu konudaki konuşmasında “Daha çok fazla ülkemize gelmeden önce, şöyle olaylara baktığımızda 1978 79‘lu yıllarda neyi gördük?  Sovyetler Birliği‘nin Afganistan‘ı işgali ile, onlara yardım etmek üzere Afganistan‘a geldi yerleşti. Şu anda Afganistan‘ın halini biliyorsunuz. Acaba Afganistan‘a geldiğinde babasının hayrınamı geldi. Tabiki hayır. Genel Başkanımızın ifadesi ile özellikle vurgulamak istiyoruz. Dendi ki özellikle Amerika Birleşik Devletlerinin Büyük Ortadoğu Projesi var. Adalet ve Kalkınma Partisi aracılığıyla BOP gerçekleştirilmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.


MHP Genel Başkan Baş Danışmanı ve MYK üyesi Zühal Cafoğlu  sözlerini şöyle sürdürdü:


“Bunu gerçekleştirirken neyi görüyoruz, Tunus‘da halk ayaklandı. Ama bu ayaklanma gerçekten büyük bir ihtiyaçtan mı kaynaklandı. Acaba başka faktörleri mi vardı. Kaos ortamı halen devam ediyor. Gerçekten halkın ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir iktidar mı geldi. Hayır. Mısır‘a bakıyorsunuz, Mübarek çekti gitti. onun yerine Mübarekle beraber çalışan askeriye geldi oturdu. Değişen bir şey var mı yok. Bu arada Yemen‘de patlak verdi. Libya‘da patlak verdi. Şu anda devam ediyor. Buna domino etkisi deniyor. Acaba bir kaç gün sonra hangi ülkeye sıçrayacak”


“Irak‘ı üç parçaya böldüler” diyen Topçu “Ondan sonrada çekip gittiler. Irak‘ta gerçekten demokrasi geldi mi? Hayır. Kaos ortamı, bir düzen yok. Ama kendisi stratejik noktalara  kendi şirketlerini ve adamlarını yerleştirdikten sonra  çekti gitti” dedi.


 “YUMUŞAK ETKİLEME YÖNTEMİ UYGULANIYOR”


Türkiye‘de de uzun dönemdir, bir şeylerin, kıpırdanmaların olduğunu gördüklerini söyleyerek bir takım durumların uyandırılmaya çalışıldığını ileri süren MHP Genel Başkan Baş Danışmanı ve MYK üyesi Zühal Cafoğlu  “İşte daha fazla demokrasi hikayeleriyle, işte özellikle sayın başbakanın hiç bir gerekçe yokken 36 etnik yapı şeklindeki ifadeleriyle bir takım durumların uyandırılmaya çalışılması, kaşınması bizde kocaman soru işareti uyandıyor bizde. Şimdi diyoruz ki bu gibi gelişmiş ülkeler, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde etkilerini artırabilmek için, menfaatlerini sağlayabilmek için  2 türlü yol izliyorlar. Bunlardan bir tanesi istila yolu ile savaş yolu ile menfaat elde etme. Ama şu anda uygulanan yollardan en önemlisi, hem de farkında olunmadan yapılanı yumuşak etkileme dediğimiz yöntemlerden bir tanesi. İnsanlar hiç farkına varmadan düşünce yapıları etkileniyor. En önemli araçlardan biri kitle iletişim araçları. Bir başkası sivil toplum kuruluşları dediğimiz, özellikle kökü dışarda olan, maddi olarak dışarıdan beslenen kurumlar. Tabiki kendi içimizden çıkan çok faydalı sivil toplum örgütleri var. Ama bunların arasında gerçekten kökü dışarıda olan on birlerce sivil toplum örgütünden bahsedebilmemiz mümkün. Bunların Türkiye için hazırladığı raporlar var. O raporlar sürekli olarak televizyonlarda, radyolarda söylenerek insanlar etkileniyor” şeklinde konuştu.


“HAŞLANMIŞ KURBAĞA ÖRNEĞİ”


MHP MYK üyesi Zühal Cafoğlu anlattıklarına, “haşlanmış kurbağa” diye bir örnek vererek iyice açıklık getirmeye çalışarak şunları söyledi: “Deniliyor ki ‘kurbağayı kaynayan bir suya attığınızda, kurbağanın vücudu sıcak suyla temas ettiğinde sıçrayıp tencerenin dışına çıkarak canını kurtarabiliyor. Ama soğuk suya koyduğunuzda, suyun ısındığını fark etmeden, haşlanıp ölüyor‘ Televizyonlarla, diğer projelerle yapılanlarda, bizim aynen soğuk suya konulan kurbağalar gibi, farkında olmadan düşünce sistemi yavaş yavaş zehirlenme dediğimiz, etkilenme dediğimiz durumla karşı karşıyayız.  Amerika Birleşik Devletleri‘nde aile yapılarının korunmasına yönelik kanunlar çıkartılıyor. Özel olarak diziler hazırlanıyor. Hafta sonları kiliseye gidiyorlar, temiz kıyafetlerini giyiniyorlar. Ama bize baktığımızda dağılmış ve parçalanmış aile, sanki gerçekten herkes o kadar rahat yaşıyor ki, kim kiminle iletişim içinde, ilişki içerisinde fark edemiyoruz. Tepki sistemimiz dumura uğramaya başlıyor. Acaba 15 yıl önce bu diziler seyredilse vereceğimiz tepkilerle şu andaki tepkilerimiz arasında fark var mı?  Var aslında.Şu anda tepkisiz bir toplum olduk. Bizim kültürel dokumuz, temel değerlerimiz sorgulanmaya başlandı”


“ARSIZDAN, HIRSIZDAN OLUŞAN BİR ÜLKE MİLLETLEŞTİ”


Amerika Birleşik Devletlerinin milletleşme sürecine girdiğini ve bu konuda çalışmalar yürüttüğünü söyleyen Cafoğlu bu konuda  ise “Amerika Birleşik Devletleri‘nin,  kendi sistemlerine baktığımızda daha 200 küsür yıllık bir geçmişi var. Ama neyi görüyoruz, milletleşme sürecine girmiş, yani kendini bir millet olarak kabul ediyor, arsızdan hırsızdan oluşan bir ülke milletleşti. Bin yıllık bir geçmişimiz var, bir kardeşliğimiz varken bize de diyorlar ki hayır. Bin yıllık geçmişi boşverin,36 etnik yapınız var bunları çok kültürlü olarak yaşamanız lazım‘. Geçen hafta İngiltere başbakanı dedi ki ‘çok kültürlülük bizi bozdu‘ dedi. ‘Artık benim İngiliz halkım kendini İngiltere‘de yaşıyor gibi hissetmiyor‘ diyor.  ‘Biz azınlığa düştük onun için çok kültürlülüğü kabul etmiyoruz‘ diyor, ona göre tedbirlerini alıyor. Bunu Hollanda, Almanya destekledi” dedi.


“FARKLI TABLO SUNULUYOR”


get Diflucan

Farklı raporlarla Türkiye ile ilgili farklı bir tablo çizildiğini savunan MHP Genel Başkan Baş Danışmanı ve MYK üyesi Zühal Cafoğlu bu konudaki sözlerinde şunlara yer verdi. “Ama bize baktığımızda sürekli olarak bize neyi veriyorlar? ‘Çok kültürlü bir toplum, etnik yapıları kaşıyın, ortaya çıkartın. Herkes kendi dilini konuşsun, kendi kültürünü yaşasın‘. Tabiki yaşasın. Bireysel olarak herkes yaşasın ve yaşıyor da aslında. Bir problem var mıydı şimdiye kadar. Hiç bir problem yoktu.Ama işte farklı raporlarla  abartılmış ifadeler kullanıyor. Ama görüyoruz ki 4-5 tane üniversitenin bir araya gelerek, üniversitedeki bilim adamlarının hazırladığı raporlar var elimizde. Doğu Anadolu‘da yaşayan Kürt kardeşlerimiz arasında yapılan ve bunların güney ve batı sahillerine göç etmişler arasında yapılan araştırmalarda hiç biri ne ayrılmak istiyor, ne ikinci dil istiyor, ne ayrı bayrak istiyor”.


“2023 VİZYONU GENÇLERE VERİLEN DEĞERİ GÖSTERMİŞTİR”


Türkiye‘nin içinde bulunduğu durumu en iyi idrak eden siyasi parti olduklarını  savunan  MYK üyesi Cafoğlu işlerinin zor olduğunu ifade ederek “Ama bu ülkeyi karşılıksız sevdiğimiz için ve bütün gönlümüzle de bu vizyonu desteklediğimiz için de bir yerde işimizin kolay olacağını düşünüyorum” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin 28 ocak 2011 açıkladığı seçim beyannamesinde 2023 vizyonu olduğunu kaydeden Topçu “2023 vizyonunu ilk defa kullanan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘dir. 1996 yılında ilk defa hazırladığı konuşmada bahsetmişti. Bunun temelinde de gençlere verdiği değeri göstermiştir. Şu anda Türkiye‘de 18 ile 25 yaş arasında 9 küsür milyon genç bulunmakta. Yani bu 2023 vizyonu, aynı zamanda şu andaki gençlerin yönlendiği partiyi nerelere taşıyacağının da göstergesi. Bu gençler 2023 yılında artık Türkiye‘yi yönetecek ve karar merciinde olacak gençler. O zaman diyor ki sayın genel başkan  ‘Ben bu gençlere güveniyorum, ben bu gençlerle beraber yürümek istiyorum ve bu gençlere fırsat tanımak istiyorum‘ diyor” sözleri ile konuşmasını tamamladı.



MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr.Edip Semih Yalçın ise söz konusu Büyük Ortadoğu Projesinden bahsederek “Çok geniş kapsamlı bir projedir” diyerek konuşmasına başladı.
“Tarihte daima bu tür mücadeleler yapılmıştır” diyen Yalçın “Bizim Küresel güç dediğimiz olgular genelde askeri, ekonomik siyasi ve kültürel sebeplere dayanır. Bu 4 unsuru elinde tutan güçler kendi coğrafyasında büyük güç olur ve diğerlerine taaküm ederler. Osmanlı büyük güç olmuştur, fakat hiç bir zaman emperyalist bir gaye ile hareket etmemiştir” dedi.


 “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE‘ YAZISINI DAĞLARDAN SİLDİLER”


Tartışmalara neden olan açılımla ilgili olarak da kapsamlı bir konuşma yapan MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr.Edip Semih Yalçın, bu konudaki bakış açılarını şöyle ifade etti:


order Lasix “Açılımdan kastımız, mevcut siyasi iktidarın maalesef bu konjonktürü bilmesine, bu baskı metotlarını çok iyi bilmesine rağmen Türkiye bütün bu hususlara yeşil ışık yakmasıdır. Kesinlikle milli bir direniş göstermeksizin kendisine empoze edilen fikirleri, Türkçe düşünmeden, Türkçe duymadan, Türkçe konuşmadan olduğu gibi kabul etmesidir. Açılımda bu anlayışın bir sonucudur. Hatırlayınız, sayın Abdullah Gül‘ün iyi şeyler olacak diye başlattığı bu süreçte, daha sonraki sürece dikkat ettiğimizde ‘Bir fırsat lazım. bu fırsatın kaçmaması gerekir‘ şekliyle kamuoyunu bilgilendirmiş, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bütün vatandaşları bu bilgilendirmeyi gerçekten umutla takip etmişler. Ancak sonrasına baktığınızda maalesef iyi şeylerin olmadığını, Türkiye’yi değişime tabi tutmak isteyen bir zihniyetin, Türkiye sınırları içerisinde alan bulduğu ve bu alan içerisinde istediği gibi at oynattığını görmeye başladık. Hepsi rahat bir şekilde MHP’nin dışında görüşüp anlaştılar. Açılım sonrası gelişmelere baktığımızda “Ne Mutlu Türküm Diyene” yazısını dağlardan sildiler. Bu açılım neydi, konusu neydi diye sorarsanız, maalesef birlikte hareket ettiği kişilere veya devletlere, devletçiklere baktığınızda arkasında çok rahat bir şekilde PKK‘yı, BDP‘yi, Barzaniyi görmeniz mümkün” dedi.


 “BUNUN ADI PKK AÇILIMIDIR” generic Colchicine


Açılım adı konusunda da değişiklikle olduğunu söyleyen Yalçın “Adı neydi. Adı, sayın başkanın ilk söylediği Kürt açılımıydı, tepki gördüğünde geri durdu. Adına demokrasi açılımı dedi. Ancak çok muğlak kaldı bu ifade tarzı da. Onu da halka mal edemedi. Onu da çevirdi “Milli birlik ve kardeşlik projesi” dedi. Bunun adı çok net bir şekilde PKK açılımıdır. Açılımın sahibi kimdir, okyanus ötesindeki anlayıştır, güçlerdir. Taşeronları belli. Net bir şekilde ifade edeyim Büyük Ortadoğu Projesi‘nin merkezinde coğrafi olarak Türkiye vardır. Bugün Arap ülkelerinde ihtilallerle veya karşı ihtilallerde devam eden süreç esasında BOP‘un bir basamağıdır. Sıra Türkiye‘ye gelecek mi? Zaten merkezinde Türkiye var, ama Türkiye‘ye Arap ama örneğinde olduğu gibi gelmez. Allah göstermesin Türkiye‘ye çok farklı bir çeşitle gelir. Nedir o? bugün yapmaya çalıştıkları gibi iki dillilik kalkışmasıyla birlikte ortaya koydukları bir çatışma ortamıdır. Bu şekliyle gelebilir” şeklinde konuştu.


 “İMRALI CANİSİNİ MİLLETVEKİLİ YAPACAKLAR”


Bu projenin sahibinin belli olduğunu söyleyerek “Projenin sahibi belli, Amerika. Denetmeni Avrupa Birliği, taşeronu AKP, hedefleri, net olarak sadece bir tanesini söylemem yeterli, PKK‘nın siyasallaşması” diyen MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr.Edip Semih Yalçın şu ifadeleri kullandı. “Eğer bu projeye, veya Büyük Ortadoğu Projesine evet diyeceksek seçimden sonra yapacakları Anayasa değişikliği ile birlikte İmralı canisini de serbest bırakıp ve hatta milletvekili yapacaklar.Bu bir öngörü olmakla birlikte afaki bir husus değil. Anayasayı da değiştirmek suretiyle farklı bir ortamda bölecekler, ikiye bölecekler. İşte PKK‘nın istediği bütün hususlar açılım projesi çerçevesinde yerine getirilmeye çalışılıyor. Habur‘u özellikle unutturmamamızın sebebi de budur. Bu süreçte AKP‘nin PKK ile pazarlık yapmak suretiyle bu örgüte teslim olduğunu çok aleni bir şekilde söylüyorum, delilide şuanda gözünüzün önüne geldi. Habur için sayın başbakanın söylediği ‘Habur sınır kapısında yaşanan manzara karşısında umutlanmamak mümkün mü? Bu bir umuttur, Türkiye‘de iyi güzel şeyler, umut verici gelişmeler oluyor’ diyerek devam ediyor. Habur’u anlatım biçimi”


“MHP İHANETE KARŞI DİRENEN TEK PARTİ”


MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr.Edip Semih Yalçın  kendi ifadeleri ile anlattığı ve devam ettiğini belirtiği süreçte, mevcut siyasi parti karşısında partisinin tıpkı ana muhalefet partisi gibi hareket  ettiğini söyledi. Partisinin il il, ilçe ilçe, bel belde dolaşmak suretiyle tespitlerini halkla paylaşacaklarını belirten Prof.Dr.Edip Semih Yalçın “MHP, medyanın inadına, medyanın tarafgirliğine ve yandaşlığına rağmen kendi ifadelerini, tespitlerini halkı ile paylaşacak ve karşılığını da bulacaktır diye umut ediyorum. MHP ihanete karşı gerçekten direnen tek parti konumundadır” dedi.


“YÜZDE 40‘LIK HEDEF HAYAL DEĞİL”


Partisinin bugün itibari yüzde 20 bandında olduğunu ve buradan seçim yarışına başlayacaklarını savunan MHP genel Başkan Yarımcısı Semih Yalçın “Buna razı filan değiliz. Sakın yanlış anlamayın.  Yüzde 20 bandından hareketle, çalışarak üzerine ne koyarsak onunla iktidar olacağız. Yani yüzde 40’lık bir hedef hayali bir hedef değildir” dedi.
Partisinin verdiği sözü yerine getirdiğini, terör bitecek deniyorsa, geçmişte örneğinin olduğunu söyleyen Yalçın “2002‘de sıfıra indirilmiş. İktidar ortaklığında bile sıfıra indirilmiş bir örnek var. Zaten Milliyetçi Hareket Partisinin iktidara tek başına gelmesi, siz iddia ediyorum psikolojik olarak terörü yüzde 50 nispetinde bitirir. Milliyetçi hareket partisinin o anlam ne yapacağını terörist başı da bilir, kandildeki veya Cudi‘deki de bilir. Böyle bir anlayış içerisinde hareket eden bir siyasi partiye başka yerlerden saldırı mutlaka gelecektir. Anketlerle oynamak bu sebeple moda haline gelmiştir”
  dedi.



Yaklaşık 2 saat süren bilgilendirme toplantısında  yöneltilen soruları da yanıtlayan MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr.Edip Semih Yalçın  dış politikaya yönelik bir soruda “Dış politikada MHP neyi yapacak diyorsanız bir benzetme yapayım” diyerek şunları söyledi:
“Atatürk dönemi dış politikası, Cumhuriyet dönemi dış politikası içerisinde çok büyük farklılık arz eder diğerleri göre. Atatürk dönemi, vefat ettiği tarihe kadar çok ciddi haysiyetli, milli olan bir siyaset takip etmiştir. Misak-ı Milli‘nin temelinde yer alan o bağımsızlık ruhu dış politikaya da aynı şekilde sirayet etmiştir. Mustafa Kemal Paşa ölene de kadarda bunu muhafaza etti. Hiç bir bloka boyunduruk altına girmedi. Ama o bloklarla da anlaşmayı sağladı.”


  
Bilgilendirme toplantısının sonunda, MHP İlçe Başkanı Asım Başaran ve salondaki diğer partililer MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin Bodrum‘a gelmesini, Bodrumla onla bir araya gelmek istediklerini belirterek ayakta alkış tuttular. MHP Parti İçi Eğitim, Siyaset ve Liderlik Okulundan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Edip Semih Yalçın‘da bunun üzerine, “Bu konudaki ısrarı, bu güzel daveti bizzat bildireceğim” dedi. MHP Bodrum İlçe Başkanı konuşmacılara birer gemi maketi ile çiçek hediye etti.

ETİKETLER:
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.