Bodrum Gündem

Büyük ve Karman Çorman Bir Tatil mi? Yoksa Küçük ve Size Özel Bir Tatil mi?

Büyük ve Karman Çorman Bir Tatil mi? Yoksa Küçük ve Size Özel Bir Tatil mi?

Büyük ve Karman Çorman Bir Tatil mi? Yoksa Küçük ve Size Özel Bir Tatil mi?
09.03.2011
0
A+
A-

 


 


 


 

Büyük ve Karman Çorman Bir Tatil mi? Yoksa Küçük ve Size Özel Bir Tatil mi?

Röportaj-Bodrum Gündem/Fatih Bozoğlu


Marina Vista Otel yaz kış kaliteli ve özel hizmeti ile Bodrum’da bir marka haline gelmiş. Otelin sahibi Vural Öger olması elbette bir artı değer. Lakin Marina Vista Otel’in genç ve tecrübeli Genel Müdür Serdar Koç çok özel çalışmalar yaparak, Bodrum turizm dokusuna ve ekonomisine uygun bir otel yaratmış. Vizyonu geniş olan Serdar Koç ile yaptığımız söyleşi ile Bodrum turizminin sorunlarına ve çözümlerine hakim olacak ve çok hak vereceksiniz. Süreklilik ve sabrın  en önemli nokta olduğunun altını çizen Koç, Marina Vista’da 5 yıldır görev yapmakta. Otelciliğe 1988 yılında Didim’de ailesine ait, 70 odalı bir aile otelde başlamış. O gündem bu yana 7-8 otelde görev almış.


Bodrum turizmi nereye gidiyor. Genel bir değerlendirme yapabilir misiniz? 


Akdeniz’de Belek’le yarışır hale gelmeye başladığını ifade edebilirim. Tabii ki yatırım olarak devam eden eksiklikler var. Ama Belediye’nin 2 yıldır yaptığı reklam tanıtım çalışmaları ve uluslar arası ismi duyulmuş olan otellerin açılmış olmasıyla artık daha kaliteli turistlerin geldiğini düşünüyorum.  Burada kışın açık olan otel sayılarının artmasıyla birlikte kendimizi Bodrum olarak daha iyi duyurmayı başardık. Bana sorarsanız mutlaka eksikler daha var.  Bir fuar alanımız yok.  Kendimizin kongre adına, fuar adına yapmak istediğimiz bir mekanımızın olmaması böyle güzel bir tatil beldesinde sıkıntı bence.  Bilhassa kış dönemlerinde  biz otelimizin doluluğunu %70’lerde korumaktayız. Kışın sıcaklığın 17-18 derece olduğu bir tatil beldesindeyiz. Ancak yurtiçi ve yurtdışından futbol takımlarına biz cevap veremiyoruz. Nitelikli futbol sahalarımız yok. Olmuş olsaydı böyle hareketli bir ivme kazanırdı. Hep yabancıları konuşuyoruz ama bizim konuklarımızın %80’i yerli. Ama gelen misafirler Bodrum girişinde sanayi ile karşılaşıyorlar. Ankara bunu çözdü. Havalimanından Bodrum girişine kadar olan 35-40 km’lik mesafede moloz bir yapı görmek mümkün değil artık.Ancak bu Bodrum sanayisi olumsuz bir görüntü.


Siz oda kahvaltı çalışıyorsunuz, yaz kış açıksınız. Bunu başarmak için neler yapıyorsunuz?


Gelen kişiler genelde şunu söylüyorlar. Otelin lokasyonu. Tamam şimdi otelin lokasyon durumu var, ama bu doluluğun %25-50’sini teşkil ediyor. Kalan %50’sini son 43 yıldır yapmış olduğumuz kaliteli personel ile durmaksızın kendimizi reklamlarla birlikte Bodrum’lulara ve gelen misafirlere, yeniliklerimizi haberdar ederek korumaya çalışıyoruz. Bizim nasıl olsa adımız var demiyoruz, o zaman Coca Cola’nın reklama ihtiyacı yok diye düşünmek lazım.


Nasıl olsa benim ismim şanım var diye yazın Bodrum girişinde yeni bir otel açıldı. İsmini vermeyeyim. Onun ismi yetmediğinden, yazın bırakın  %10’ları görmediği gibi sadece 90 odasını bile %10’larla bitiremediğinden Ekim’in başında 5 yıldızlı tesis kapandı.


Her şey dahil sisteminden kaynaklı olabilir mi?


Bir tesis şehrin en az 10 km. dışındaysa yarım pansiyon yerine her şey dahil olabilir. Çünkü oraya gelen misafir kendi olanaklarıyla ya araç kiralayarak, ya da taksiyle şehrin merkezine gelerek yeme içme ihtiyaçlarını karşılayabilir. O şekilde otel her şey dahil veya yarım pansiyon olabilir. Ama bakıyorum otellerin % 95’i her şey dahil sisteme girmiş durumda.  Her şey dahili o kadar abartmışlar ki tekne gezilerini bile her şey dahil sisteme koymuşlar.


Esnaf ta bu işten çok rahatsız, bu bir zincir ve zincir kırılıyor değil mi?


Elbette çok haklısınız, esnaf bu durumdan rahatsız.  Tabii ki otel içinde misafir otel dışına çıkmaz bu durumda.  Otelci akıllı halıcısı, kuyumcusu her türlü ihtiyacı karşılayacak dükkan mevcut otel içinde. Bu yüzden esnafı küstürüyor. Turist otel dışına çıkmıyor. Zaten bunu tercih eden turist en kötü 3. sınıftan bir turist. Yabancı turistten söz edelim. Şimdi bu her şey dahile gelen, ülkesine dönünce 14 gün boyunca otelin içinde şu dükkanı gezdim, kumsala güneşlendim, denize girdim yemek yedim tamam mı diyecek? O zaman ben Türkiye’yi, ben Fransa’yı, Almanya’yı görmüş mü oluyorum?  Ben otelde oda-kahvaltı, maksimum da kahvaltı yarım pansiyonda kalıyorum. Şehir merkezindeki otellerde zaten her şey dahil sistemi anlamış değilim. 3. sınıf vatandaşlarla, 3 kuruşluk insanlarla doldurmak mı, yoksa otelin yarısı boş olsun 10 Liralık insanlarla dolu olsun. Ama tatili konuşacak insanlarla uygulamak var iken,  kısa yolu kolay yolu tercih ediyorlar. Avrupa’da en kötü otel 80-90 Euro ile başlarken, şu anki bazı web sayfalarında görüyorum buradaki oteller her şey dahil 35-40 Euro’luk sisteme girmiş oluyorlar. Acenteler sözleşme yaparken sunacakları, önerecekleri ürünlerin markalarını yazmadıklarından dolayı, örneğin; kangal sucuk 5 Euro iken x firmada 2.5,-TL çok ciddi fark var.


Acentaların baskısı ve pazarlıkları etkili değil mi? Otelciler ne yapsın?


Tabi ki acentenin baskısı var. Sabırsızlıklarından dolayı her şey dahil sisteme kayıyorlar. Oraya gelen turist ne görecek de ne anlatacak. Kazara 2 gün Bodrum’a inecek de alış veriş yapacak. Birbirimizi küstürüyoruz.  Biz bu konuda doğru yolu seçtik. Ben gelmeden önce de yarım pansiyondu.  Biz devamlı yaptığımız tadilattan, çalışmalardan, kaliteli ürün seçimimizden, iyi ve kitleli personeli bünyemizde tutuyoruz, bir süreklilik var.


cheap albuterol Bir çok otel personeli kışı nasıl geçireceğim diye düşündüğü için hizmet kalitesi düşüyor değil mi?


Kesinlikle doğru. Oteller Eylül 15’ten sonra kapatıp personele yol veriyor. Bu personel Ekim’den sonra hayatını nasıl idame ettireceğini bilmiyor. 4-5 aydan sonra bir keyifsizlik yaşıyor ve müşteriye yansıtmaya başlıyor.  Ben bile her şey dahil otele gittiğimde sezona henüz hazır değildirler diye ilk açılış ayında gitmediğim gibi, son ayında  da gitmiyorum. Buradan da her şey dahil sistem otele gideceklere tavsiyem budur.

Clonidine without prescription buy Ventolin no prescription

Sizin misafirlerinizin yapısı nasıl? Gördüğümüz kadarı ile bir çok ünlü ve zengin otelinde konaklıyor Bodrum’a geldiğinde.


Bizim misafirlerimiz hakikaten çok çok seçme misafirler. Belki bizim sürekli olarak burada bulunmamızdan kaynaklı olabilir. Müşterilerimizin %40’ı sürekli gelen misafirlerden oluşuyor.  Kendi misafirlerimiz bize yetiyor. Bu doluluklar 4 yıl öncesine kadar yoktu. Bu oda gelirleri, bu cirolar yok idi. Zamanla biz burada 5 yıldızlı otellerle yarışır iken, kış dönemlerinden bahsediyorum. Yazın otel doldurmak zaten problem değil. Kışın 200 TL’ye sattığımız odaları yazın 400 TL’ye sattığımız dönemleri daha sonra anlatacağım. Kışın onlar 49,-TL’den fiyat açar iken, biz onlarla birlikte yarışır şekilde başladık ve şu an 2 katı fiyatla kışı geçiriyoruz. Kişi başı fiyatla konuşuyorum. Sadece kahvaltı sunuyoruz.


Neden siz tercih ediliyorsunuz?


Bunun cevabı çok basit aslında. Büyük ve karman çorman mı, yoksa küçük ve özel mi?  Burada insanlar özel hissettiriliyor. Yazın hep yerli, kışın bir kısım yerli, her ne kadar direk uçuş olmasa da bir kısım yabancı turistle devam ediyoruz.  Bizim yabancı konuk sayımız kışın %10-15’leri buluyor. İzmir üzerinden geliyorlar. Yerli misafirler eskiden bizlerle durmaksızın pazarlık yaparken, son 2 yıldır fiyatlarımızı arttırdığımız halde artık bunu yapmıyorlar. Bir sonraki konaklama için rezervasyon yaptırıyorlar. Geçen yılı %73 oranında dolulukla kapattık.  Şubat % 72, Ocak da çok iyiydi %65.  Doluluktan ziyade marka, misafir memnuniyetinde sürekli bir artış varsa, bu oluyor demektir. Yenilik yapmadıkça insan kendini unutturur. Durmaksızın bahsettirmeli kendisinden. Çünkü etrafta çok otel var, çok tesis var. Kocaman bir Türkiye var, Bodrum yarımadasında çok çok güzel otellerimiz var.


Yenilikler var mı peki Marina Vista’da?


Yaptığımız yeni çalışmalar 1 Mayıs’ta yepyeni bir SPA Center var. Kış döneminde Fitnes Center ve saunadan başka bir şey sunamıyorduk.  Çünkü misafirin odada geçirdiği toplam zaman 6-7 saattir. Sonra manzara karşısında, Bodrum Kale karşısında. Hizmet kalitesi, marka her şey birinci sınıf tercihi ile çalışıp çok iyi bir şekilde kahvaltısına başlıyor.  İz bırakıyoruz biz. Tabii ki sezonda diğer otellerde de kalıyorlar. Ama dönüp dönüp buraya geliyorlar.  Burada yapacağımız yeni yatırımı da özetleyeyim. Güzellik merkezi olacak, masörlerimiz olacak yerli yabancı, hamamımız olacak. Çünkü % 90 Türk olup saunayla cevap vermek sıkıntı oluyor. Saunayı kullanmak daha çok yabancıların alışkanlığı.Daha ilerde jakuzili büyük oda tipleriyle devam ediyoruz, çalışmalarımıza. Çünkü standart odadan ziyade büyük oda da talep ediliyor. Bilhassa en az 1 hafta kalmalar için söylüyorum. Bu tarz olan yeniliklerle birlikte çeşitli toplu organizasyonlarımıza yine hız vermeye başladık. Bu 4 yılda 550’yi aşkın yemek verdik.  Toplantı, seminer, düğün gibi organizasyonlara ev sahipliği yaptık. Daha dün İzmir firması burada 90 kişilik bir toplantı yaptılar. Yemeklerini aldılar.  Yani 3 koldan saldırıyoruz.


Her yönden müşteri taleplerini karşılayarak marka oluyorsunuz.

Bir misafir memnun değilse 1000 kişilik bir sıkıntı yaratır. Aleyhte propaganda ile. Onun için biri de, bini de, yüzü de aynı kefede tutuyoruz. Hepsi bizim için çok önemli. Onun için düğün, bayii toplantıları gibi farklı sektörlerden geliyorlar. Her birinin konuşmaları bizim için önemli. Gerçek reklam bu. Kulaktan kulağa konuşmalar. Sonuçta bir bedel ödüyorlar, bu bedelin kötü olma ihtimali yok ki.  Zaten kötü hep konuşulur.  İyi pek konuşulmaz, ancak çok iyi olan konuşulur.  Biz çok iyi olmak için uğraş veriyoruz. Bunlar sadece benimle değil, ekiple birlikte mümkün. Bunu yaptığınız 12 ay boyunca sözünün eri, sadık olanlarla birlikte birebir çalışmak en büyük nimettir diye düşünüyorum.
ETİKETLER:
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.