Kriz Aşısı 5:

Nasılsınız? İlk panikleri atlattınız mı? Aşı olmak işe yaradı mı? Beşli kriz aşınızın sonuncusunu bugün olacaksınız. Heyecanlı mısınız? Umarız öylesinizdir.  Çünkü bugün etkili liderin beşinci kilit becerisi olan “Heyecanlı İletişim”i anlatıyorum. “İletişim zaten zor bir de heyecanlısı nasıl olacak, bu kriz ortamında olsa olsa endişeli iletişim olur” diyorsanız buyurun okumaya… cheap albuterol

Kriz Aşısı 5: İşletmenizin kaderi sizin elinizde… Krizin, çalışanlarınızın ya da başka birilerinin değil, sizin!

Vizyon, ayırdetme, stratejik düşünme, kendini adama , liderin beş kilit becerisi.  Son beceri Heyecanlı iletişim! Bu beceriyi sona saklamamın bir sebebi var. Düşünün, ilk dört beceriyi uygulamaya koymazsanız beşinci beceriye gerek kalmıyor zaten. Çünkü ortada iletişim kuracak birşey yok demektir. Bu durumda bir lider de yok demektir. Ama olmadı. Siz çoktan lider olmuştunuz, birinci kriz aşısından hatırlayın. İşletmenizin kaderi sizin iyi bir önder olup olmamanıza bağlı demiştim. O halde el mecbur kilit liderlik becerilerinde ustalaşmak zorundasınız. Kriz aşısı ile ilk defa bugün karşılaştıysanız, önceki dört makaleyi okuyarak işe başlayabilirsiniz.

Heyecanlı iletişim becerisi. Oldukça bariz değil mi? Etkili bir liderin iyi bir iletişimci olması gerekliliği şaşırtıcı olmasa gerek. İlk dört liderlik becerisine sahip iseniz “heyecan” kısmını halledersiniz ama iletişim beceriniz zayıfsa ilk dört beceri yetmez çünkü vizyona ancak bir takımla gidebilirsiniz. Eğer insanları vizyonunuza ve stratejinize kendilerini adamaları için heyecanlandıracaksanız, duyguları harekete geçiren şekillerde iletişim kurabilmelisiniz. Maalesef yıllardır görüyoruz ki KOBİ patronlarının en zayıf yanlarından biri de yine iletişim. Hatta KOBİ’lerin başına ne geliyorsa firma içi kötu iletişimden geliyor bile diyebilirim. Tabii ki bu durum, daha hızlı kararlarla daha hızlı uygulamalar gereken kriz ortamında önemini daha fazla hissettiriyor.

İşte bir test: Çalışanlarınızın size ne dediğinizi veya ne istediğinizi anlamadıklarını söyledikleri oluyor mu? Kendinizi, “lanet olsun, en iyisi ben kendim yapayım” derken bulduğunuz oluyor mu? Ya da aynı hata tekrar tekrar yapıldığında “bunu nasıl düşünemezler?” derken… Bu sorulara verdiğiniz evet yanıtları temel iletişim sorununu gösteriyor. Koyduğunuz hedeflerin hep neden kâğıt üzerinde kaldığına şaşmamalı.

Heyecanlı iletişim becerisi nasıl geliştirilir? İletişiminize enerji, duygu ve inanç nasıl katılır? Tecrübelerim bana iletişim becerisinin insan doğasını tanımaktan geçtiğini söylüyor. Birisi demiş ki, “İletişim, ne söylediğinizden ziyade karşıdakinin ne anladığıdır.” Öyleyse insan doğasını anlatan ne bulursanız okuyun, izleyin, öğrenin. Bir de kelimeler var. Sihirli kelimeler. İşte heyecanı da onlarla iletirsiniz. “Hedeflerimize ulaşmak için elimizden geleni yapmalıyız” ifadesi mi daha heyecanlı, yoksa “Müthiş bir gelecek bizi bekliyor, hadi kolları sıvayalım!” mı? Ya da “Yurdumuzu düşmanlardan kurtarmalıyız” mı, yoksa “Ya istiklal, ya ölüm!” mü?

order Levitra online Heyecanın bulaşıcı olduğunu söylerler, denemesi bedava, üstelik buna karşı bir aşı da yok! Promethazine without prescription