BÜYÜK şehir mi? Büyük OYUN mu?

Seçimlerden bu yana Muğla, Bodrum R.Tayyip ERDOĞAN?nın “Muğla?yı Büyükşehir yapıyorum” sözüne takıldı gidiyor. Bazıları  Retin-A without prescription “büyük heyecan duydu”, bazıları da kuşku ve kaygı duymaya başladı. Ancak hiç kimsenin somut fikri, düşüncesi yok. Yok, çünkü ortada somut hiçbir şey yok.

Sistem ne olacak?

Yöntem nasıl olacak?

İstanbul-Kocaeli yöntemi mi uygulanacak?

Yoksa İzmir modeli mi uygulanacak?

İstanbul-Kocaeli yöntemi uygulanırsa, Muğla?nın tamamı köyler dahil büyükşehir kapsamına girecek, yok eğer İzmir yöntemi uygulanırsa şehir merkezinden50 km., yada uygun km. çap içindeki yerleşim bölgeleri büyükşehir kapsamına girecek. Bu durumda Bodrum ve Fethiye başta olmak üzere bazı ilçeler büyükşehir kapsamında olmayacak, ama bu seferde nüfus kriteri tutmayacak… Çünkü yasaya göre toplam nüfus en az 750.000 olmak zorunda… Zorunda diyorum çünkü yasa böyle söylüyor, ama başbakan ne söyleyecek bilinmiyor.

“Tiz yasa değiştirile” buyurabilir. Çünkü artık hepimizin bildiği gibi Türkiye Cumhuriyeti Buy cheap Lasix “başkanlık konseyi” tarafından yönetiliyor. “Yasama” organı devre dışı, yani meclis devre dışı. Meclis çoğunluğu AKP?de olmasına rağmen, istediği her yasayı yapma gücüne sahip olmasına rağmen, kendi meclis gurubuna bile yasa yaptırmayı reddedip, KHK?larla ülkeyi yöneten bir başbakana sahibiz. Yani artık ülkemiz TBMM tarafından değil, “başkanlık konseyi” tarafından yönetiliyor.

Biz konumuza dönelim;

Muğla?nın büyükşehir statüsüne kavuşmasının düz mantıkla bakıldığında, Muğla?ya artı değer katması kaçınılmaz. Örneğin büyükşehir olduğunuzda devletin Muğla?ya göndereceği ödenek oranı şu an gönderilen oranın en az 10 katı artacak (Muğla da toplanan vergilerin % 5 i Muğla ya gelecek), bu rakamda çok ciddi olacaktır. Böylesi bir bütçenin geliyor olması özellikle alt yapı problemlerinin çok hızlı bir şekilde çözüme kavuşması anlamına gelir ki, özellikle Bodrum?un buna çok ihtiyacı var.

Soru şu; bu kaynak büyükşehir yapılmadan Muğla?ya, özellikle Bodrum?a gönderilemez mi? Öyle ya,  Bodrum Türkiye?nin dünyaya açılan penceresi, ekonomiye kendi ölçeğinde en yüksek katkıyı sağlayan kent. Evet, Bodrum bir ilçe olarak Türkiye bütçesine en büyük katma değerini sağlayan ilçedir. Ama özellikle 9 yıllık AKP iktidarında Bodrum?a yapılıyormuşşş gibi gösterilenlerin dışında yapılmış tek bir yatırım yoktur. Örneğin bir katı atık sorunu bu güne kadar çözdürülmemiştir. Çözdürülmemiştir diyorum, çünkü merkezi hükümet bu konuda Bodrum?u hep ötelemiştir. Böyle bir yatırımın yerel kaynaklarla yapılabilmesi de mümkün değildir. Amaç Türkiye?nin dünya ya açılan penceresi olan, ekonomiye en yüksek oranda katkı sağlayan Bodrum?a vazgeçtim hak ettiğini vermeyi, asgari oranda hizmet etmekse, inanın çok kısa bir zaman diliminde bu sorun çözülürdü, çözülür. Yani Muğla?yı büyükşehir yapmadan da Muğla?nın sorunları çözülebilir. Muğla?nın sorunlarının çözümü için Muğla?yı büyükşehir yapmanın dışında daha pratik çözümler mevcutken neden büyükşehir. Çünkü pratik olarak Muğla?nın büyükşehir modeliyle yönetilmesi neredeyse imkansız gibi. Muğla?nın coğrafi yapısı, sosyal yapısı ve kültürel yapısı buna müsait değil. Örneğin Kavaklıdere ilçesiyle Bodrum ilçesini kıyasladığınızda hem coğrafi olarak, hem sosyal olarak ve hem de ekonomik olarak yönetim sorununun karmaşıklığını anlarsınız. İzmir?in Konak?ıyla Karşıyaka?sı değildir, Muğla?nın Bodrum?u ile Kavaklıdere?si de.

Çağdaş demokrasilerde “yerinden yönetim” Premarin 0.625mg esastır. Bizim “ileri demokrasi”mizde her geçen gün merkezi yönetime döndüğümüzü görmek gerekiyor. Her gün neredeyse yeni bir KHK ile uyanıyoruz, nerdeyse belediye başkanları her sabah 8 de kart basacak, akşam 17?de çıkarken tekrar kart basmak zorunda kalacak.

Muğla?nın büyükşehir olması durumunda 10 tanesi Bodrum?da olmak üzere 49 tane belde belediyesi kapanacak.

Bodrum?da ya da Muğla?da bu kadar belde belediyesi olması doğru mudur?

O ayrı bir tartışma konusu olabilir. Ama 49 adet belde belediyesinin varlığı realite midir?

Evet realitedir. Bunların kapanacak olmasının yaratacağı sosyal bir sorun var mıdır? Vardır. Amaç var olan sorunları aşmak mı, yoksa yeni sorun alanları yaratmak mı? Amaç demokrasimi, yoksa daha monarşik bir yönetim şekline doğru hızla sürüklenmek mi?

Bu ve buna benzer soru ve sorunları çoğaltmak mümkün.

Büyükşehir olmanın elbette faydaları var, ancak söz konusu faydaları büyükşehir olmadan da sağlamak mümkün. Amaç Muğla?ya, Bodrum?a hizmetse eğer bu yollar var ve daha basit. Yok eğer şeytan ayrıntıda gizliyse, o zaman durum farklı. İlginç olan şu; bu kadar hayati önemde olan bir konu hakkında ne siyasi partilerden, nede demokratik kitle örgütlerinden en ufak bir açıklama, çalışma yada bir fikir duyulmuyor olması.

Özellikle iktidar partisinin ilçe yönetiminin bu konuda toplumu bilgilendirmek gibi bir görevi yok mu sizce?

CHP dışında diğer hiç bir kurumun bu konuya kafa yormuyor olması. Korkarım toplumun hızla sürüklendiği bir teslimiyet ve kabul ediş psikolojisi olmaz. Özellikle Bodrum?un bu konudaki dinamik yapısının harekete geçmemiş olması, harekete geçmeyeceği anlamına gelmez. Öncelikle ve özellikle yarımada da bulunan 11 belediyemizin, başta Bodrum olmak üzere bu konuda tavır oluşturmalarını beklemek toplumun hakkıdır diye düşünüyorum. CHP olarak bu konuda Muğla?da yaptığımız 2 günlük Çalıştayda parti üst yönetimiz, bilim adamları, İzmir büyükşehir belediye başkanımız sayın Aziz KOCAOĞLU ve Muğla?da bulunan bütün belediye başkanlarımız, belediye meclis üyelerimiz, il genel meclis üyelerimiz ve örgüt yöneticilerimizle yaptığımız çalışmalarda belli bir tavır oluşturma noktasına gelmeye çalışıyoruz. Bu ve benzeri atölye çalışmalarımız elbette devam edecek, ancak bu sorun (eğer sorunsa) sadece CHP?nin sorunu değil ki..!

Eğer bu konuda Muğla olarak bir tutum oluşturacaksak ki oluşturmalıyız, buna hem diğer siyasi partiler, hem de sivil toplum ve meslek odalarımızda katılmalı. Çünkü bu sorun sadece CHP?nin sorunu olmamalı, sadece CHP?nin çözüm önerisi olmamalı. Evet özellikle Bodrum?un ve Muğla?nın en güçlü siyasi örgütü CHP?dir. Ancak toplumun tamamını ilgilendiren böyle bir konuda, özellikle bütün siyasi partiler tavır almak, tutum almak zorundadır. Aksi halde AKP?nin ince siyasi hesaplarına Muğla?mızı ve Bodrumumuzu korkarım ki kurban ederiz.

Unutmayalım ki bizlerin ortak paydası BODRUM?dur ve yeryüzünde başka BODRUM yok….

Sevgiyle kalın.