ZOR İŞTİR DEMOKRASİ…

Eğer demokrasiye gerçekten inanmıyor, demokrasiyi kafanızdaki rejime gidecek bir araç olarak görüyorsanız, zor iştir demokratik rejimde yaşamak ve yönetici olmak. Nefes alamaz hale gelirsiniz..

Bir yandan Parlamentoyu çalıştıracaksınız, milleti ilgilendiren ciddi konuları TBMM de tartışacaksınız, muhalefet partilerinin önerilerini saygıyla karşılayıp uzlaşma gayreti göstereceksiniz, bir yandan da tüm bunları halkın ve basının gözü önünde yapacaksınız. Bu arada size gelebilecek her türlü eleştiriyi saygıyla karşılama olgunluğunu gösterebileceksiniz?

Devleti,  milletin hizmetinde güçlü kılacaksınız. Bölünmezliği-birliği-beraberliği- kalkınmayı-zenginleşmeyi-hakça paylaşımı ve örgütlü toplumu savunacaksınız. En önemlisi ?hesap verebilir? durumda olacaksınız.  Dokunulmazlık zırhına saklanmayacaksınız. Kendinden ve namusundan emin her insan gibi hem kendinizin, hem ailenizin hem de yakınlarınızın servetlerinin hesabını takılara-çıkınlara sığınmadan,  doğru olarak verebileceksiniz?

Yalan söylemeyeceksiniz. Öğleyin tanımıyorum dediğiniz adam için akşam, tanıyorum demeyeceksiniz. Tanımıyorum, benim nesebimden değil dediğiniz adam, evinize devamlı girip-çıkan, çocuklarınızın mali müşaviri olmayacak?

Zor iştir demokrasi. Dediğim gibi, demokrasiye inanmıyorsanız sizi çok sıkar, sonunda  her sahte demokrat gibi yanlış yollara saparsınız? Neler mi yaparsınız? Beraberce bakalım mı?…

*Önce, sadece çok acil durumlarda kullanılması gereken ve TBMM?yi yok sayan ?KHK yani Kanun Hükmünde Kararname? kullanmaya başlarsınız. Canınız ne isterse yazarsınız, her biri gözlerinizin içine bakan Bakanlarınız okumadan anlamadan itirazsız imzalarlar, Cumhurbaşkanı da geldiği gibi tasdik eder,
alın size hazır, az pişmiş bir çuval kanun.

*Yargıyı, çeşitli ayak oyunlarıyla iktidara bağımlı hale getirirsiniz.

*Devletin denetim mekanizmalarının yetkilerini azaltacak tedbirleri alırsınız.

*Toplumu ?Korku Toplumu? haline getirmek için, emniyet teşkilatının en önemli birimini cemaatin emrine verir, istediğiniz kişiyi sahte delillerle- dijital tuzaklarla tutuklatırsınız. Ülkede herkesi telefonda konuşurken, bilgisayar kullanırken korkarak kullanır hale getirirsiniz.

*Devlet Bankalarından kredi verdirip, sonra da kredi verdiğiniz kuruluşu teminat olarak kabul edip, yakınlarınızı medya patronu yaparsınız. Sizin emrinize girmeyen olursa, ona öyle bir vergi cezası kestirirsiniz ki, adamın feleği şaşar. Böylece medyanın sizin aleyhinize yazmasını-konuşmasını engellemiş olursunuz.

*Sivil Toplum Kuruluşlarından size diklenen olursa içlerinden birkaçını içeri attırırsınız. Hepsi yumuşacık olur. Öyle ki, bir emir verirsiniz, size helikopter bile alırlar.

* Bir KHK darbesi ile;  Kamu İhale Kurumunu,   Menkul Kıymetler Borsasını iktidarın emrine alırsınız.

*Bilim Özerkliğine izin vermez, yüzlerce Bilim Adamının istifasına sebep olursunuz.

*Emperyalist Devletlere yaranmak için, onların taşeronluğunu kabul edersiniz.

*Ülkenizin kanını emen Narko-Terör örgütünü yok etmek yerine, komşularınızla savaşacak duruma gelirsiniz.

* Ülkenizin sizden evvel ki 79 yılda  borçlandığının üç katını 9 yılda  borçlanır, uluslararası para baronlarının-tefecilerin dış desteğini sağlarsınız.

Hele bir de mecliste çoğunluğunuz ve sizden gelen talimata tartışmadan uyan, biat kültürü ile yetişmiş cemaat talebeleri gibi milletvekilleriniz varsa, tüm bunları yapabilirsiniz. Tüm bunları yaparken de katlettiğiniz demokrasiye sığınır ve ?yaptıklarımızın hepsi yasalara uygundur Valtrex prescription ? diyebilirsiniz.
Yaptıklarınızı, çıkaracağınız yasalarla uyumlu hale getirebilirsiniz ama
? buy Plavix evrensel hukuka? , ? order Ventolin Demokrasinin evrensel kurallarına? uyduramazsınız. Ne kadar uğraşsanız da, bu mızrağı çuvala sığdıramazsınız. Hür dünyayı da kandıramazsınız. Sizin yüzünüze gülerler ama tüm demokratik ülkelerde alay konusu olursunuz. Çünkü bunları ilk siz yapmıyorsunuz?

Tarihi incelerseniz görürsünüz ki, yukarıda yapılanların benzerleri Sultanlar, faşist ve komünist diktatörler, eli kanlı aşiret ağaları tarafından yapıldı. Hiç biri bu zulmü, bu haksızlıkları sürdüremedi. Sonunda kimi, halk tarafından linç edildi, kimi intihar etti, kimileri de yargılanıp layık oldukları cezalara çarptırıldılar. Sonunda hep demokrasi kazandı.

Yazının başlığında dediğim gibi, zor iştir demokrasi?
Vatan sevdası ister, insan haklarına saygı ister, bilgi birikim ister, karşı fikirlere çeşitli düşüncelere hürmet ister, örgütlü toplum ister, çokseslilik ister, açıklık şeffaflık hesap verilebilirlik ister, dürüstlük ister?
Zor zanaattır demokrasi, kabadayılığı-küfrü-hileyi asla kabul etmez?

Sağlık ve başarı dileklerimle

08 Kasım 2011