Bodrum Gündem

YENİ NESİL SİYASET…

16.04.2012
0
A+
A-

İNSANOĞLUNUN ?YENİ NESİL SİYASETLERE, HER ZAMANKİNDEN DAHA ÇOK İHTİYACI VAR?

Martin Luther King Jr., 1964 de Nobel Ödülü kabul konuşmasında, ?İnsanoğlu insanlar arasındaki bütün çatışmaları çözmede intikam, saldırganlık ve hıncı reddeden bir yöntem geliştirmeli.? ifadesinde bulunmuştur. Bu ifade, uluslararası ilişkilerin, insanlığın, siyasetin, temel prensibi olmalıdır.

Bu yazımda; alıştığınız felsefi, sosyolojik ya da siyasi bir söylemden hareketle politika yapmayacağım. Yani, duyguları okşayarak, var olan uyuşmazlıklardan, zaaflardan, zayıflıklardan yararlanarak ne kendi egolarımı tatmin edecek ne de bir başka düşüncenin, siyasetin borazanlığını yapacağım. Hele hele, darbe ve darbe girişimlerini dönemin bir nevi kaçınılmaz gerekliliğiymiş gibi gösterme çabası içinde olan zihniyetin, yaşanılmış acıların- adaletsizliklerin ve hukuksuzlukların kanun önünde hesap verilebilirliğine ?kinci yaklaşım? yaftası yapıştıranların üslubunun kenarından bile geçmiyorum. Sizlerle bir bakıma dertleşecek ve ziyadesi ile birlikte düşüneceğim. Alışılan tüm kalıplardan sıyrılarak, bugüne kadar bize dayatılmış tüm kavramları sorgulayarak, sıradan siyaset anlayışından arınarak düşünmenin ve insanlık için harekete geçmenin zamanı geldi de geçiyor.

Yıllardır var olan, dünya üzerinde iktidar olmuş siyasal sistemlere bir bakalım. Bunlar nasıl ortaya çıktı? Bu yapılanmalardan kimler kazançlı, karlı çıktı? Refah, demokrasi, insan hakları dediğimiz kavramlar gerçekten hâkim kılındı mı? Siyaset bilimi dediğimiz göreceli bilim, siyasal ilişkileri ?mutabakat? ve ?işbirliğine? dayanan eylemler olarak tanımlasa da, çağdaş yaklaşımlar geliştirse de, sormadan edemiyorum: hani, bunlar nerede? Ben daha online casino çok siyaset sisteminin işleyişinde ?atışma?, ?uyumsuzluk?, ?çatışma? ve dahası ?çözümsüzlükten çözüm üretimi? görüyorum. Sıkıldım artık! Var olan siyaset dilinden; dünya üzerinde hâkim kılınan güçlünün daha da güçlü kılınması adına yürütülen politikalardan; aslında her şeyin insanlık adına değil de ?iktidar? sevdası adına olmasından bezdim. Hassas bir insanım, ruhum yoruldu. Ama karamsar değilim. Hele şu haberi okuduğumda çok mutlu oldum:

? Alman siyasetinde ?korsan? paniği?

?Almanya?da Korsanlar Partisi?nin önlenemeyen yükselişi sürüyor. Korsanlar anketlerde Yeşiller Partisi?ni geride bırakarak ülkenin üçüncü büyük buy cheap Lithium partisi oldu.

Almanya?da Korsanlar Partisi?nin yakaladığı başarı ve çok sayıda milletvekilini meclislere sokmayı başarması büyük yankı bulmaya devam ediyor. İlk olarak geçen Eylül ayında Berlin Eyalet Meclisi?ne giren Korsanlar Partisi?nin yükselişi geçen ay yapılan Saarland eyaleti seçiminde de sürdü. Son olarak kamuoyu araştırma şirketi Forsa?nın yaptığı anket, ülke siyasetini alt üst isotretinoin without prescription etti. Ankete göre, Korsanlar bugün bir seçim yapılsa oyların yüzde 13?ünü alarak Hıristiyan Demokratlar ve Sosyal Demokratların ardından ülkenin en büyük üçüncü partisi olacak. Ankete göre, bugüne kadar hep üçüncülük koltuğunda oturan Yeşiller Partisi yüzde 11, Sol Parti ise yüzde 8 oy alacak. Federal hükümetin küçük ortağı Hür Demokrat Parti ise (FDP) yüzde 5?te kalacak. Anket mayısta Schleswig-Holstein ve Kuzey Ren Vestfalya?da yapılacak seçimlerde Korsanların yine büyük başarı elde edeceğini gösteriyor.

Kendilerini ?İnternet kuşağının? temsilcileri olarak tanımlayan Korsanların ana hedefi internetteki tüm sınır ve yasakların kaldırılması. Bunun dışında siyasetin işleyişinde şeffaflık, gelir düzeyine bakmaksızın herkese eğitim ve vatandaş hakları gibi konulara ağırlık veren partinin toplu taşıma Cheap Lamisil ücretlerinin kaldırılması ve okullarda uyuşturucu dersinin başlatılması gibi talepleri de var. Yeşiller?in 1980?lerdeki başarısını çağrıştıran Korsanların yükselişi rakiplerini de panikletti. Diğer partiler 2013?teki seçimler öncesi Korsanların hitap ettiği genç seçmenleri kazanabilmek için internet konusundaki söylemlere öncelik vermeye başladı.?

(Vatan Gazetesi?10.04.2012)

Tıpkı Almanya?da, yeni nesil bir hareketin elde ettiği başarı gibi dünyada-ülkemizde, yeni nesillin başını çekeceği ?intikamı-saldırganlığı-hıncı? reddeden, çatışma-atışma lisanı yerine uzlaşı dilini kullanabilen, farklılıklara rağmen çözümden yana olan, tutucu ideolojilere, bir dile, ırka ya da dine takılmadan, hep bana hep bana demeden, ortak paydayı ?insanca yaşam? düsturuna dayandıran, ?silahsızlanma?yı öncelikli politika olarak gerçekleştirebilecek, sınırları kaldıracak, paylaşımı artıracak siyaset anlayışı hâkim kılınabilir mi? Olur mu olur, neden olmasın?

İşin özü; insanoğlunun beyni yıkanmamış, ideolojik kalıplara sokulmamış ?yeni nesil siyaset?lere her zamankinden daha çok ihtiyacı var?

ETİKETLER:
Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.