Bodrum Gündem

ULUDERE-KÜRETAJ-SEZERYAN?

03.06.2012
0
A+
A-

Gündem her zaman olduğu gibi yine çok yoğun.

Önce Uludere ile başlamak istiyorum. 28 Aralık 2011 tarihinde nereden istihbarat alındığı şu gün bile belli olmayan, ama çoğunluğu çocuk olmak üzere 34 vatandaşımız üzerlerine atılan bombalar sonucu hayatlarını kaybettiler. Çok fazla gündem tutmadı. Çünkü o insanlar Farklı etnik kökenli idiler, çünkü o insanlar yaşamlarını yasal olmayan yollardan yani kaçakçılık yaparak sağlamaya çalışıyorlardı, suçlu idiler, zaten eğer öldürülmese idiler mutlaka yakalanıp yargılanacaklardı. Dolayısıyla üzerinde fazla durulacak bir hadise değildi. O kadar önemsizdi ki olaydan 2 gün sonra TASMALILAR Sn.Başbakan’a sorduklarında neredeyse benim haberim yok dedi. Dedim ya önemsizdi, bizlerde unuttuk. Ne zaman ki WallStreetJournal gazetesi 6 ay sonra tekrar gündeme taşıdı işte o zaman neredeyse yer yerinden oynadı. İçişleri Bakanımız kafasının ardındaki bütün kinini, nefretini kustu. ?ONLAR ÖLÜMÜ HAKETMİŞLERDİ? anlamına gelen açıklamalar yaptı. AKP sözcüsü ise o bakanlarının söylemlerinin talihsizlik olduğunu, orada ölen vatandaşlarımıza sahip çıktıklarını, konunun yargıya intikal ettiğini, hükümet içinde içişleri bakanının görüşlerine karşı çıkan pek çok arkadaşlarının olduğunu söyledi. Toplumda uyanan genel kanı İçişleri Bakanı’ nın istifa etmesiydi. Ama Sn.Başbakan bakanına sahip çıktı ve bundan böyle bu konu hakkında sadece ben konuşurum dedi. Fakat TASMALARI çıkarılanlar rahat durmadılar, sürekli bu olayı kaşıyıp durdular, yazılı ve görsel basının köşe yazarları, AKP’ nin  daha doğru bir ifade ile Başbakan’ın her söylediği ve arkasından da yaptığı her icraatına şartsız koşulsuz destek veren, 2011 referandumunda ?yetmez ama evet? diyen pek çok kesimden hükümet aleyhine ÇATLAK  sesler yükselmeye başladı. Böyle tatsız söylemlere alışık değiliz, canımız çok sıkıldı.

Gündemi değiştirmede üzerine yok.Bir gece İSTİARE’ye yattı ve ertesi gün İstanbul İl Kongresinde bombayı patlattı. Hem de Arena Stadını dolduranların yarıdan fazlası kadın olmasına rağmen. Olsun neylerse güzel eyler hesabından, ne söylerse doğrudur algısı ile konuştu ve kükredi. Siz misiniz Uludere konusunda beni köşeye sıkıştırmak isteyen. Sanki bu ülkenin başka gündemi yok. Ben size öyle bir gündem yaratırım ki şaşırır kalırsınız, Uludere’ yide unutursunuz, daha önce pek çok şeyi unuttuğunuz gibi.

HER KÜRETAJ BİR ULUDERE’dir. Bizim büyümemizi istemeyen dış güçler kadınlarımızı SEZERYAN ile doğum yapmaya teşvik ediyor, biz nüfusumuzun artmasını istiyoruz, 3 de yetmez 5 diyoruz. Oysa Sezeryan ile doğum en fazla 3 diyorlar. Onun için gerekli çalışmaları en kısa zamanda yaparak KÜRETAJ ve SEZERYAN’ ı zinhar yasaklıyorum. Haklı; çünkü bu ülkede hiç tecavüz vakasına rastlanmamış, ensest ilişki nedir hiç kimse bilmiyor, duymamış. Şimdilerde bunlarla yatıp, bunlarla kalkıyoruz. Sazı eline Sağlık Bakanı almış durumda. Hangi TV kanalına baksanız karşınızda. Samimiyetsiz ve tıp etiğinden yoksun cevaplar. TASMALILAR soruyor; efendim tecavüz sonucu hamile kalan kadının durumu ne olacak diye! devletin gücü her yurttaşa bakmaya yetecek güçtedir diyor. O kadının yaşadığı travmayı düşünen yok, toplumda ?PİÇ? damgası yiyen bir çocuğun nasıl yaşayacağını düşünen yok. Kadını yok sayan bir zihniyetin düşüncelerinin dışa vurum halleri bunlar. Daha vahim olan bir durum ise Başbakan’ın cinayet diye nitelendirdiği KÜRETAJ  AKP Kadın Kollarının İnternet Sitesinde EŞİTLİK olarak karşılık bulması. Akıl tutulması bu olmalı.Dünya Sağlık Örgütü küretajın yasaklanmasıyla birlikte kadın sağlığının tehlikeye gireceğini, çünkü yasaklamaların güvensiz operasyonları beraberinde getireceği, anne ve çocuk ölümlerinin hizla artacağı uyarısında bulunuyor.

Yani uzun lafın kısası elinizi ve aklınızı ve politikalarınızı kadın bedeni üzerinden çekin.Tasarruf kadına aittir, isterse doğurur, istemez ise aldırır.  Gelelim sezeryan olayına; devlet hastahanelerinin içini bu kadar boşaltmasaydınız, yani özel hastahanelere bu kadar prim vermeseydiniz bu iş şirazesinden bu kadar çıkmayacaktı. Özel hastahanelerin bu kadar güçlü kılınması beraberinde pek çok sorunu da getirir. Eğer SGK kamu kurumlarından alacağını sorunsuz olarak tahsil edebilseydi hiç sesiniz çıkmayacaktı. Çünkü bütün yandaşlarınıza sağladığınız sınırsız kredilerle özel hastahaneler açtırdınız. Bu ülkede asgari ücretle geçimini sağlamaya çalışan milyonlarca yurttaş var. Hangi parayla özel hastahanelere gidecekler de hastalıklarını tedavi ettirebilecekler? Fakir-fukara, garip-gureba edebiyatıyla bu gemi artık yürümüyor, gemi su almaya başladı. Haydi zenginler cami, kuran kursu yani ibadethane yaptırmaya, size bir kıyak daha. İbadethane yaptıranlar Kurumlar Vergisinden muaf. Bize de bu yakışır. Okulların tatili yaklaştı, çocuklarımız dinsiz olarak mı yetişecekler.

order Aciclovir

Yok canım en büyük hedef dindar-kindar gençlik yetiştirmek.

buy Ventolin online purchase Lithium

Ne olur sevgisiz kalmayın.

Sevgiler.

ETİKETLER:
Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.