Bodrum Gündem

CHP?NİN ŞİFRESİ?

Strattera Buy

Dan Brown?un en çok satanlar listesine giren kitabı ?Da Vinci?nin Şifresi?nde yola çıkarak bu başlığın uygun olduğunu düşündüm. Diğer kitaplarını da sıralayalım; Digital Kale, İhanet Noktası, Melekler ve Şeytanlar en sonunda da Kayıp Sembol?

Kitapların konularından daha çok isimlerinden yola çıkarak bir değerlendirme ve analiz yapmaya çalışacağım. Burada hakaret unsuru yer almamaktadır ve tamamen Dan Brown?un kitaplarında olduğu gibi kurgu ön planda olacaktır.

Lakin suya sabuna dokunmayan bir yazı da olmayacaktır, buda biline.

Hikaye 2009?dan önce başlamasına karşın, 2009 yılından bu yana hızlıca tarayarak bu güne gelmek istiyorum.

Mart 2009 yerel seçimler yapıldı ve 166 oy fazlası ile DP?li Mehmet Kocadon 85 yıllık CHP?nin adayı Mazlum Ağan?ı er meydanında alt etti. Strateji, propaganda, aday seçimi hataları ve diğer bir çok hata bir araya geldi o günlerde. Seçim sonrasında o hataların hepsi teker teker konuşuldu.

Sadece konuşuldu. Ders alınmadı. Ders alınmadığı bir sonraki dönemde yani 12 Haziran genel seçimlerinde ortaya çıktı zaten. CHP gerine gerine Bodrumlu bir milletvekili çıkaracakken, avucunu yaladı. Neden öncesinden ve daha öncesinden ders almadığı için. Kişisel hırs ve bencilliklerin, delege ağalıklarının, ben bilirimcilerin yüzünden ve hakimiyetinden kaybedildi, aynı 2009 Mart?ında kaybedildiği gibi.

2009 Mart ayında başkan ve meclis adaylarının seçimine baktığınızda bu günkü huzursuzluğun tohumlarının atıldığını görüyorsunuz. Bir çoğumuz belki yeni fark ediyoruz, lakin o belirleyiciler bu riskin olacağının farkındaydılar. Risk aldılar ve risk kazanç yerine yıkım olarak karşılarına çıkıverdi. Üç yıl boyunca meclis üyeleri de ?MIŞ? gibi davrandılar. Birlik beraberlik mesajları ile gülümsediler. Muhalif beklentileri hep birlik beraberlik söylemleri ile susturdular. Şişti, şişti, şişti ve şimdi patladı. İlçe Kongresinde gün yüzüne çıkmasına karşın kimse cesaretle bu durumu ortaya koyamadı. İki adaylı seçimde Okan Özsu kazandı ama yanında olanlar dahil kimse çok sevinmedi. Bunu şimdi ifade edenler o gün ?MIŞ? gibi yaptılar. İlçe başkanlığını kaybeden Mahmut Özbelen?de tam olarak kaybetmedi. Zira ona oy verenler de kerhen oy verdiler. Hatta şimdi Mahmut Hoca?da kazanmış olsaydı bu kriz çıkacaktı deniliyor.

Demek ilçe kongresinde iki adayda yokluktan desteklenmiş.

Tadalafil without prescription

Ne acı değil mi?

Hayır diyenler var ise sokağı bir dolaşsın, dinlesin. Sokağın sesini tokat gibi suratlarında hissedeceklerdir.

Yukarıda söylediğim ?KRİZ? kelimesine özellikle dikkatinizi çekmek isterim. Belediye yapılan baskın ve Başkan Kocadon?un tutuklanması ile zirveye çıkan kriz ortamı CHP İlçe Kongresi sonrasında yazdığım ?KRAL ÇIPLAK? yazısında öne sürdüğüm her noktanın doğruluğunu meydana çıkardı. O yazımda zikrettiğim her isim yerlerine oturdu bu yaşanan krizde. Lakin bazıları için yolun sonu da oldu. Örneğin İlçe Başkanı Okan Özsu?nun belediye başkanlığı hayalleri noktalandı. Erman Aras?ın önü açıldı gibi görünse de, o yol da kapandı artık. Sokağın, CHP tabanının istediği ve açıkça deklare edildiği Taner Uslu son akşam yapılan bir siyasi atraksiyon ile nedeni bilinmez bir şekilde refüze edildi. Lakin bu atraksiyon ileriki süreçte Taner Uslu?nun şansını daha da arttırdı. Diğer taraftan dostlukları ile parti içinde ve dışında gerçekten örnek olan Mehmet Özalın?ın da şansı arttı. Bu tavrın 2014?de de süreceğinden sokaktaki insanın zerre kadar kuşkusu yok.

Birileri tarafından dillendirilen; ?Eğer Taner Uslu Başkan Vekili olsaydı 2014?de yapılacak yerel seçimlerde diğer başkan adaylarının şansı olmayacak ve diğer adayların önleri kapanacaktı? söylemi kadar saçma ve onur kırıcı bir gerekçe olamaz.

Amaç kazanmak değil mi?

CHP yerelde iktidar olmak için çalışmıyor mu?

Üstelik bu Dursun Göktepe?ye de saygısızlık değil mi? Dursun Göktepe bir zamanların başbakanlığın emaneten verildiği Yıldırım Akbulut?a mı benziyor?

Nereden bakarsanız bakın, CHP İlçe Yönetimi bu süreci yönetemedi ve fiyasko ile sonuçlandı. Sokakta dedikodu almış başını gitmiş durumda. Bize ne dedikodulardan diyorsa birileri zaten yenilmeye mahkum olacaklardır. Sokağın sesini dinlemeyen ve dikkate almayan partiler ve yönetimler seçimde öyle bir tokat yerler ki nerden geldiklerin anlayamazlar. Sokakta konuşulanlara mutlaka bir açıklık getirmek zorunluluğu vardır.

Çünkü konuşulanlar çok can sıkıcı.

Duran Öztürk?ün ilçe başkanlığı sırasında, yani 2009 Mart ayında meclis listesine giren başta Başkan vekili olan Dursun Göktepe, Mustafa Özsu ve Uğur Özsarsılmaz?ın CHP?lilikleri, Ana Vatan kökenli olmaları, Demokrat Partililer ile beraber hareket ettikleri ve edecekleri konuşulmakta, bu doğru mu? CHP meclis üyesi Necip Yılmaz neden başkan vekilliği oylamasına katılmadı? Bu kriz zirve yapmışken neden Dursun Göktepe izin aldı? Dursun Göktepe?nin seçilmesi ile salonda CHP?liler neden alkışlamadı? Salondan çıkıldıktan sonra neden herkes çil yavrusu gibi dağıldı? CHP yönetimi kimin başkan vekili olacağını neden son güne bıraktı? Son güne kadar Taner Uslu konusunda uzlaşılmışken neden ve kim Dursun Göktepe ismini öne çıkardı? Başkan vekilinin kim olacağını neden geçen haftadan belirleyerek bir program ve yol haritası yapmadı?

CHP yöneticileri bunları yazdığımdan dolayı kızıyorlar şu an. Lakin kızmayı sinirlenmeyi ve yapılan bu seçim için tebrikler alıyoruz demeyi bırakarak ?KRİZ? için çözüm üretmeleri  gerekmektedir. Sokağın sesini dinleyip, sorularını yanıtlamak boyunlarının borcudur.

Bu arada Dan Brown?un kitaplarının isimlerini bu yazıda gereken paragraf başlarına koymayı da siz okurlarıma bırakıyorum. Tekrar anımsatayım isimleri; Da Vinci?nin Şifresi, Digital Kale, İhanet Noktası, Melekler ve Şeytanlar en sonunda da Kayıp Sembol?

Where to buy Viagra NOT: Hep CHP?yi eleştiriyorsun, Ak Parti ve MHP?yi neden eleştirmiyorsun diyenlere de bir çift lafım var. Ak Parti Bodrum?da sıkıntı içinde, sanıyorum Bodrum?u gözden çıkardılar. Onunla ilgili önümüzdeki haftalarda yazılacaklar var, merak etmeyin. MHP?nin ise sesi soluğu çıkmıyor, o nedenle de yazacak bir şey yok. Biliyorsunuz hiçbir şey yapmayan hata da yapmaz.

ETİKETLER: ,
Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

  1. Salih Sevinç dedi ki:

    Söylediklerinize katılmamak elde değil. Malesef CHP nin durumu bu. Eğer bu kadar hazırlıksız, plansız programsız ve çekişmelerle seçim dönemlerine girilirse Bodrum’u hem meclis hemde başkanlık düzeyinde kaybetmek süpriz olmaz. Yazının not bölümünde akp ve mhp den ses çıkmadığını ve bir şey yapmadıklarını söylüyorsunuz ama ben hiç öyle sanmıyorum…akp seçmeninin pek olumsuz bakmayacağı bir mhp li aday bodrum yarımadasında başkan seçilebilir….Unutmayın bu seçimlere Bodrum Büyükşehir ilçe belediyesi olarak irecek.

  2. Ayla Gürpınar dedi ki:

    Fatih bey, siz gazeteciliğiniz gereği sokağın, yani halkın bir kesiminin siyasi sesini bizlere özetlenmiş haliyle yansıtıyor ve yorumunuzu da yapıyorsunuz. Emeğinize sağlık. Gündemi atlayanlar var ise hatırlanmasına yardımcı oluyorsunuz. Bazıları kızar, bazıları alkış tutar……ama görevinizi yaptığınız için sizi kimsenin kınamaya hakkı olmamalıdır. Sizin yazılarınız çok okunmakta ama okuyanların çoğunluğu nedense sessiz kalmayı tercih etmektedir. Bir bildikleri vardır! CHP nin şifresi derken mutlaka bölge gereği Bodrum Yarımadasını kastediyorsunuz. Bu bölgenin CHP sinde şifre var mıdır bilemem ama bazı hesaplar olduğu gözden kaçmamaktadır. Bu hesaplar parti içi demokrasisi öne çıkarılarak yapılıyor, hesapların içinde tüm üyelerin katılımıyla gerçekleştirilen çalışmalar var ve hesaplar kişilerin değil, halkın ve doğanın yararları doğrultusunda yapılıyor, her geçen gün örgütsel çalışmalar üye sayısını arttırıyor ve hesaplar CHP nin bölgede tek yürekle – tek iktidar olması üzerine kurulu ise, her şey yolunda demektir!!! Yazınızın özü ise, sokağın sesinin olması gereken bu durumu teyit etmemesidir. Son paragrafta koyu harflerle yazdığınız bölümde ise AKP ( siz Ak Parti olarak belirtmişsiniz) bölgeden ümidini kestiğini yazmışsınız! Belki bir sonraki yazınızda bahsedeceksiniz, sabırsızlıkla, bekliyorum.

  3. mehmet ömer girgin dedi ki:

    ÖNCE ÖRGÜT,ÖNCE CHP DÜŞÜNCESİ YERLEŞMEDİKÇE RUHUMUZA DAHA ÇOOOOK KİŞİLER EGOLARINI TATMİN ETMEYE DEVAM EDEDECEKTİR.