NE ZAMAN YÜZÜNE BAKSAM?
generic Lithium order Lasix buy Ventolin online Ne zaman yüzüne baksam; öfkeye kardeş bir hüzün eritirdi haki renklilere taş atan çocuğun ellerini? Ana yurdum Şam, Beyrut, Havana, Ümraniye, Diyar ı Bekir olurdu göz bebeklerinde. Herkesin her şey olabildiği, ancak insanlığın çitle örgülendiği topraklarda; meteliğe kurşun sıkılan arlanmazlık yürürdü sıra dağlar boyu. Yüzüne her bir bakışım, postacının elinde patlamış adressiz mektup oluyor. Turunculu roman kahramanları otuz dokuz derece ateşle, metro banliyolarının sarı çizgilerinin gerisinde ?Acil sırası? bekledi. Törensel hiçbir geçit, her hangi bir kutsal amaç için feda edilemezdi. Fısıldaşmalarımıza engel olamaz iken; düşü hayra yoramaz, seni de düş bahçesinde oyalayamazdım. Yalnız gitmelere alışık olanlar, uslanmaz aşklarının gece karanlığına sığınmış romantik serserisi olabilirler.
Ne zaman yüzüne baksam; anarşist bir çığlık olur martının denizler çekilmezden evvelki sesi. Tütsülenmiş ve steril hayatlar aşka ıraktır. Şair aşk bölücüdür, yıkıcıdır derken bir bellek süzmesi yapmıştır elbet. Bu yüzdendir, çekilmiş denizlere çekilmeleri duyguların. Duygu yitimleri insana acı verir. Yiten duygu, dönüşsüz yola savrulmuş kanserli hasta muamelesi görür. Saçlarını okşasa da; aslında dokunan el, bir daha ısınmamak üzere soğumuştur. Sevginin ömrünün tükendiği zamanlara denk düşer, içerideki sızının kimseye benzemezliği. Kalan son yolculuğun, yaşama sevincine odaklanmış bir sırrı vardır. Son bakış saklar o gizi. Asla ele vermez kendini. Çünkü aşk sırlarını ve gizemini geride bırakarak, bilinmeyen uzaklıklara gidiyordur. Usul, usul küçülür yüreğin? Kesilir içini acıtan sessizlik. Çığlığının senden gayrı duyanı yoktur bu zamanlarda?
Ne zaman yüzüne baksam; şairin ?Yer yüzü aşkın yüzü oluncaya dek? inadı düşer usuma. İnsanın hem inatçı, hem de şair olanı; toprağı, suyu ve hatta güneşi de ısıtır dizelerinde. Bu anlar senin de yüzünü ısıtır, sıcak bakışın göz bebeklerinden kaybolmaz asla. Işıklı bir yol çizer haritanın nihayetlendiği yerde. Hiçbir şeyin boşuna yaşanmamışlığı, ödenen bedelin boşa gitmediği resm olur yüzüne bir kez daha. Çarpılan ve bölünen hayatları tek bir seansta toplamak olası değil. Bu nedenle olsa gerek, tek zamana sığmayışı yüzüne bakışlarımın. Aynı mesafede ırakta, yakın da kalınabilir. Yol almakta inatçı olanların ?Yeryüzünü aşkın yüzü? yapma şansları hayli yüksek. Ama tabi önce kendi yüzüyle hesaplaşmasını, doğru muhasebesini çıkarması gerekiyor aşk emekçisinin. Aşkta vergi kaçmaz çünkü.
Ne zaman yüzüne baksam insana dair güzel olan her şey, emperyal kelepçelerinden kurtulur. Aşk özgürleşir ve özgürleştirir hayatı. Suriye?de paralı çetelere karşı ana yurdu savunur. Venezüella?da Chavez?e şifa, Küba?da ?Fidel yoldaş çok yaşa? olur. Yüzün tüm kıtaları dolaşarak, okyanusları aşarak Ege?de İlyada-Homeros olur. Ege?nin iki yakasının kardeşliği yüzüne yansır. Gündelik koşuşturmalarımız ulu orta bir suskunluğun ortasına çöküverir. Sen sen olursun, Ay-Şen?lenir. Yeni bir kıvılcımın gidememek, görememek açmazı yol bulur kendisine. Korkularına teslim olanlar saat kurgusu gibidir. Belli saatlerde çalarlar. Kurulu saatlere uygun aşk, uygun adımdır. Adımlarım çok uygun değil. Döşeli kayrak taşları gibi girinti, çıkıntılarım var. Ama her yüzüne bakışımda bunu fark et.
Ne zaman yüzüne baksam, Madrid?deki sokak çalgıcısı ezgisine gözyaşını akıtır. Şanzelize Caddesindeki heykeltıraşın parmakları donar. Nemrut?un kardelenleri soğuk kış gecelerinde titreme nöbetine tutulur. Şair kendisine dizelerden mezar kazar. Vezüv, 2000 yıllık sessizliğini bozar. Yüzün, kırılgan benliğinde kır çiçeği olur. Ne zaman yüzüne baksam, yeryüzünün tüm bilinmezlikleri maceracı gezginlere kalırdı. Her yüzüne bakışımda uzun ve ışıklı yolcuğum yeniden başlar. Bu yol beni sana ve kendime çıkarır. Ama gökkuşağının altından geçmek artık şart oldu. Dilek tutmasak da olur.
Sayın yazarımız bu yazısını biraz gecikmeli yazdı.Gene kelimeler yazının içersinde dans etmiş.Açıkçası beklediğimize değmiş bana göre.Gerçekten güzel ve duygulu bir yazı olmuş.
Bir insanın başka bir insanın yüzüne baktığında bunları hissedebilmesi çok önemli ve hoş bir şey.Çünkü artık kolay kolay bunlar hissedilmiyor yüzlere bakılırken.Ben kendi adıma son erkek arkadaşımdan ayrılırken Yüzünü şeytan görsün demiştim kendisine.Halen daha aynı şeyi hissediyorum.Aynen yüzünü şeytan görsün.Ama onun yüzünü gören şeytan bile travma yaşar,korkar eminim.
Ayhan abi arkandaki koltuklar niye boş.Haberim olsaydı ben dinlemeye gelirdim seni.Yazın çok iyi olmuş.Bu yazı baya bir kabus gördürür.Çok uykusuz gece yaşatır.Tabi insana.Tebrikler abi.
Ayhan abi bir şeyi belirtmeyi unuttum.Senin kadar güzel bakan çok az insan kaldı hayatta.Senin içinin güzelliği yüzüne vurmuş dersem abartmış olmam.Işıl ışıl sevgi dolu apaydınlık bakışlar sana çok yakışmış abi.Kıskananlar çatlasın:)))Ne diyeyim nazar değmesin bari.
Yazının içersinde geçen “Yer yüzü aşkın yüzü oluncaya dek” dizelerinin sahibi şair Adnan Yücel’dir.Üstelik bu şiir şairin en güzel şiirlerindendir.Yazının içerisinde şairin adı geçirilmemiş.Bunu bir eksiklik olarak gördüğümden tamamlamak istedim.Çünkü şair olduğu belli ama hangi şair olduğu belli değildi yazıda.Şaire haksızlık olsun istemedim.Yazı kendi içerisinde oldukça güzel olmuş oysa.
Yüzüne ve Gönlüne bakılması bir o kadar güzel bir o kadar delice sevdalı Ayhan Abim. Bodrum’da ender kalmış, Solcu, gerçek kişiliğinden ödün vermeyen ve tek Koministsin. kimse senin gibi olmadı Bodrum’da olamayacakta, Çünkü sen bu topraklarda Türkiye’yi yaşatan ve herkese eş değer bakabilen tek solcu ve koministsin. bu böyle bilinmeli hep böyle yazılmalı. ben senin yüzüne ne zaman baksam, hakkı, eşitliği, adeleti, merhameti ve Bodrum daki tek koministi görüyorum.
SEVGİLİ KARAHAN BU MAKALESİ ÜZERİNE NAZIM USTANIN ”A BE ŞAİR” İSİMLİ ŞİİRİ
abe şair
bizim de bir çift sözümüz var
“aşka dair” o meretten biz de çakarız biraz
deli çığlıklar atıp avaz avaz burnumun dibinden gelip geçti yaz sarı
tahta vagonları
ter, tütün ve ot kokan
bir tren gibi
halbuki ben
istiyordum ki gelsin o
kırmızı bakır bakracında bana
sıcak süt getiren gibi…
fakat neylersin
yaz böyle gelmedi
yaz böyle gelmiyor
böyle gelmiyor… hay anasını… şey…
eeeeeey
kızım, annem, karım, kardeşim
sen
başında güneşler esen
altın gözlü çocuk
altın gözlü çocuğum benim
deli çığlıklar atıp avaz avaz
burnumun dibinden gelip geçti yaz
ben bir demet mor menekşe olsun
getiremedim sana
ne haltedek dostların karnı açtı
kıydık menekşe parasına!
Sevgili adaşım,yüreğine sağlık.
Bu tür denemelerini kaitaplaştırmanın zamanı gelmedi mi?
AYHAN ONGUN
Sevgili adaşım,yüreğine sağlık.
Bu tür denemelerini kitaplaştırmanın zamanı gelmedi mi?
AYHAN ONGUN
Ali Fikret yorumuna katılmamak olası değil.Ama burada başka bir nokta daha var üstünde durulması gereken.Sende güzel bakıyormuşunki bu güzelliği görmüşün.Aliciğim sana geçmiş olsun diyemediğimden dolayıda şu an kendimden utanıyorum.Ama Ankara maceran olumlu sonuçlanmış.Güzel haberlerini aldım.Sizler gibi bu dünyanın nadidelerinden gelen iyi haberler bizlerinde kendimizi iyi hissetmemizi sağlıyor.Evet Ali işte böyle.Bizim Ayhan’ın fotoğrafını sen yüreğinle çizmişin.Hiç abartısı yok dediklerinin.Sevgilerimle.
Evet ya çok doğru.Bu yazıların hepsini okumuş olmam mümkün değil.Öbür taraftan okumakta istiyorum.Sayın Ayhan Ongun çok haklı.Çokmu zor bir şey bu yazıları bir kitapta toplamak.Yazarı bu konuda okurlarına karşı sorumluluğa ve duyarlılığa davet ediyorum dersem ukalalık yapmış olurmuyum acaba?Ama bunu istiyorum kendi adıma.Eminim ben bu konuda yalnız değilim.
Ne zaman yüzüne baksam; şairin ?Yer yüzü aşkın yüzü oluncaya dek? inadı düşer usuma. İnsanın hem inatçı, hem de şair olanı; toprağı, suyu ve hatta güneşi de ısıtır dizelerinde.
Şimdi yazıda böyle bir bölüm var.Cemil adlı yorumcu arkadaşta şairin adı niye yazılmamış demiş.Şimdi Cemil bey yazı herşeyi hazır vermez.Bazı şeyleri merak ettirir ve okuru araştırmaya iter.Sizde bunu yaşamışınız araştırmışınız ve Adnan Yücel üstadı öğrenmişiniz.Demekki yazı amacına ulaşmış.O halde ortada bir sorun yok.Bir yanlış bakış var.
Bir insanın başkasının yüzüne bakarken bu yazılanları hissetmesi çok önemlidir.Çok nadir karşılaşılacak bir şeydir.Ama tersi oluncada o yüz insana cehennem kahrı çektirir.O yüz Neron’un Roma’yı yaktığı anın fotoğrafı gibi olur.Bakarken bile insanı yakar.Herkesin yeni yılda yazarın yazdığı gibi şeyleri hissettireceği yüzünün olmasını diliyorum.
Yorumlara bakıyorumda yazının içeriğine çok az kişi değinmiş.Mesela yazının şu bölümü ilginç geldi bana.”Ne zaman yüzüne baksam insana dair güzel olan her şey, emperyal kelepçelerinden kurtulur. Aşk özgürleşir ve özgürleştirir hayatı. Suriye?de paralı çetelere karşı ana yurdu savunur. Venezüella?da Chavez?e şifa, Küba?da ?Fidel yoldaş çok yaşa? olur. Yüzün tüm kıtaları dolaşarak, okyanusları aşarak Ege?de İlyada-Homeros olur. Ege?nin iki yakasının kardeşliği yüzüne yansır.”
Şimdi karahan’ın yazıları için bir ara okurlarından iki görüş çıkmıştı ortaya.Aşk yazısından yana olanlar ile siyasi yazmalı diyenler.peki yazıdaki bu bölüm aşk yazısnamı aittir yaksa siyasi bir yazıya.Bu bölüm bile böyle suni yakıştırmaların gereksiz olduğunu kanıtlar.Yazı sayın Karahan’a yakışmış.Tebrikler.
Ben anlamam aşktan meşkten.Ben anlamam siyasetten,miyasetten.İlla niye herşeyi kategorize ediyorsunuz.Bırakmıyorsunuz bi ağız tadıyla yazı okuyalım.Sessiz olun lütfen.Zaten evde çocuk uyuyor.Çocuğu uyandıracaksınız.Çocuk yeğenim.Ama yeğende evlat yarısı.Pişşşttt lütfen başımı ağrıttınız.
yüze bakmak önemli bir şey.Yazar sadece bunun küçük bir bölümüne değinmiş.Ama buda hiç olmamasından iyidir.Çoğumuz yaşadık bunu.Yüze bakmak iyi yada kötü iyidir.Yüzümüz olsun yeter.
Ne zaman yüzüne baksam; anarşist bir çığlık olur martının denizler çekilmezden evvelki sesi. Tütsülenmiş ve steril hayatlar aşka ıraktır. Şair aşk bölücüdür, yıkıcıdır derken bir bellek süzmesi yapmıştır elbet. Bu yüzdendir, çekilmiş denizlere çekilmeleri duyguların.
BİR ANARŞİST OLARAK YAZININ BU BÖLÜMÜ ANARŞİST DUYGULARIMI OLDUKÇA OKŞADI.TEBRİKLER EFENDİM.
Ne güzel herkes bir şey bulmuş kendisi için yazıda.Kimi aşkı bulmuş,kimisi siyaseti bulmuş,kimisi anarşiyi bulmuş kimiside…Ben yazıda ezgisine göz yaşı akıtan sokak çalgıcısını buldum.Sırf onun ezgilerini dinlemek için İspanya’ya gitmek istiyorum.Şimdi yıl başı piyangosunun bana vurmasını bekliyorum.Bir dahaki yorumumda Madrid’den sevgilerle diye yazarsam şaşırmayın.Benden borç parada istemeyin.
Pardon yorumumda Kimiside… Yani üç nokta koymuşum tamamlamamışımya üç nokta yerine Kimiside yüz bulmuş olacaktı.Kusura bakmayın ne olur.
İnsanın yüzü önemlidir.O nedenle geçmişten bugüne yüz yüze bakabilmek diye önemli bir ayırım yapılmıştır.Hele birde yazarın dile getirdiği gibi yüz yüze bakılabiliyorsa söylenecek her şey bitmiştir.Çünkü söylenecekleri yazar söylemiştir.Ben bu yazıya yorum dahi yapamam.Teşekkürler efendim.
Bu yüze bakılmaz mı? Rauf abi demişti alışkanlık yapar diye. Ne yapalım alıştık abi.
ŞANZELİZE
Serinletmiyor artık yağmurlar
İçimi eskisi kadar
İçimdeki yangında senin aşkın var
Mehtap aydınlatmıyor gecelerimi
Sen yoksan yıldızlar ne işe yarar
Gözlerim kapalı gel tut ellerimi
Yak yüreğimi istediğin kadar
Karlar düşmüş şakaklarıma
Ama kimin umrunda
Gölge düşemez sevgimize
mutluluk kelepçesini
Çoktan taktık bileklerimize
Samanlıkta yaşadık seni biz
Ey Şanzelize
ŞŞŞŞŞTTTT
ama aşk yüze vurulmazki abi. kim olursa olsun .sen ayhan abisin,örneksin.belediye başkanları küçüçük hesap peşinde
Olurmu canım ya.Hem gökkuşağının altından geç.O kadar mesafeyi koş nefes nefese.Yanındada sevgilin olacak ve dilek tutmayacaksın.O zaman ne anlamı var.Onca zahmetin.Kusura bakmayın yani.
AYHAN ABİ BAKIŞLARIN TEK ZAMANA SIKIŞMAMASI ASLINDA BİZİM GÖRÜŞÜMÜZLE İLGİLİ DEĞİLMİ?YANİ NEREDEN BAKARSAK ONU GÖRÜRÜZ BANA GÖRE.HER YER DEĞİŞTİRDİĞİMİZDE FARKLI BİR PERSPEKTİFTEN BAKARIZ HAYATA YADA GÖRMEK İSTEDİĞİMİZE.EVET ZAMANDA BAKIŞI DEĞİŞTİREBİLİR.ÇÜNKÜ ZAMAN İÇİNDE ALGILAMADA DEĞİŞİYOR.BU YAZINDA DİĞERLERİ GİBİ.:)))))iYİKİ VARSIN.
Şevket sen hangi yüzle bu yorumu yapıyorsun anlamış değilim.Beyfendi neymiş?Farklı bir perspektiften bakmış.Hadi Şevket’e alkışşşş.Kışş kışşş.
Ne zaman yüzüne baksam insana dair güzel olan her şey, emperyal kelepçelerinden kurtulur. AYHAN BEY O ZAMAN O YÜZE BAKMAYA DEĞER.
Ayhan gerçekten çok dokunaklı bir yazı olmuş.Eğer iki biranın üzerine okusaydım kesin ağlardım.:)))))Yazın bana İlhan Berk üstadımızın YÜZ şiirini aklıma getirdi.Biliyorsundur ama gene de paylaşmak istedim.En azından bilmeyen arkadaşlarımız okumuş olsun.
Biliyor musun sen bir şiirde ilk satırsın ilk sözcük
Beyaz bir gül
Beyaz bir gül ne kadar beyaz olursa o kadar
Ne kadar suysa bir su
O kadar
Ben en yakın yüzüm yüzüne
Uyandığın sabaha, yatağına
Birden bulup birden yitirdiğin bir şey olur ya,ona
Bir dağ okulunda ilk derslere giren çocuklara
İlk coğrafyacılara
İlk harflerine bir alfabenin.
Yüzün ki korkular verir bana ne zaman yüzümü tutsam yüzüne
Ben ki ölüme hiç eğilmedim hiç girmedi sözlüğüme
Belki sokağa ilk çıkan bir çocuktur ölüm
Belki senin bazen topuz yaptığın saçın
Bir yaban çiceği ya da ve daha ilk geliyordur dünyaya
Bir demet maydanozu koparıp bırakmak belki de.
Dedim ya hiç bilmiyorum arabı belki de benim sık sık çıkarıp
Baktığım bir fotoğrafın
Bıyıkları hep yüzüne düşen bir adama çektirdiğim
Bir suya bakarken
Bir suya
Duru mu duru ve daha sessiz ölümün kendinden.
Ben ki seninle aştım yasları
Koydum çağıma adımı.Bir burukluğu
yüzün gibi.
Umarım sevdiniz.Uzun oldu ama napim şiir böyle:))))
Ayhancığım ben kolay kolay bir yazıyı iki kez okumam. Sonuçta TRT geleneğinden geliyorum. Rahmetli İsmail Cem ile büyük başarılara imzamı koydum. Gecenin Se-sini oluşturduk. Sen sen olursun Ay-Şenlenir demişin. Ayşenmiş demek. Oda şenlensin. Deli çocuk seni seviyorum.
Ayhancığım bende ne zaman köşe yazına baksam uzun zamandır aynı yazıyı görüyorum. Yeni yazının zamanı bence geldide geçiyor bile. Sonra dedikodu yaparlar. Ayhan artık üretemiyor diye canım:)))
Yüze bakabilmek önemli.Göze bakabilmek daha önemli.Hayatımızdaki sorun zaten yüzüne ve gözüne bakılamayacaklardan kaynaklanmadımı?Bu yüzden hayatımızı yüzüne bakılmayacaklardan arındırmalıyız.Yüzüne baktıklarımız Madritteki sokak çalgıcısının ezgisine göz yaşı akıtabilmeli.
Boşuna dememişler.Dost yüze,düşman ayağa bakar diye.Yüze bakandan değil,ayağa bakandan korkalım.
Bu kaş benim
bu göz benim
benim bu utangaç yüz…
O kaş senin
o göz senin
senin o utanmaz yüz..!!!
Ayhan bunları yazmak geldi içimden yazıyı okuyunca…Yazını gerçekten sevdim.Niye maille göndermiyorsun tesadüf face de gördüm.
Ayhan Suna abla kafayı yemiş diyebilirsin. 33 yorum var yazına. Aklıma nedense 33 kurşun hadisesi geldi. 33 Kurşunla da yüzleşebilecek miyiz kalemi güzel,yüreği güzel yazar.
AYHAN ABİ YENİ YAZI BEKLİ,YORUZ SENDEN. DUYDUK Kİ SURİYE’YE GİTMİŞSİN. HABERLERİNİ OKUDUK. İYİ, KÖTÜ, ÇİRKİN BİR ARADA. MERAK HALİNDEYİZ.