Bodrum Gündem

Bodrum’da Direnişe Destek Çoğalarak devam Ediyor VİDEO

16.06.2013
0
A+
A-

Bodrum Taksim Gezi Parkı Direnişine Desteğini çoğalarak devam ediyor. Taksim Dayanışma Platformu tarafından 15 Haziran günü yayınlanan açıklamaya destek veren siyasi parti ve STK’lar, Bodrum Belediye Meydanında ortak bir açıklama yaparak direnişe destek vermeye devam edeceklerini ve savunacaklarını beyan ederek Taksim Platformu açıklamasını okudular. Bildiri sonunda Bodrum Bileşenleri ve meydandaki kalabalık “BU DAHA BAŞLANGIÇ, MÜCADELEYE DEVAM!” sloganı attılar.

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem-16 Haziran 2013

Bodrum Belediye Meydanına toplanan yaklaşık 600 kişiye yapılan açıklamayı Show Tv?de yayımlanan ?Pis Yedili? adlı dizi oyuncularından Güneş Zavrak okudu. Zavrak?ın Taksim generic Retin-A Dayanışma bildirisini okurken sloganlarla sık sık kesilirken, Yatsı ezanı okunmaya başlayınca okumaya ara verdi. Meydanda toplanan yaklaşık 600 Bodrumlunun sessizce ezanın bitmesini beklemesi ise dikkat çekti.Çarşı meydana yine görkemli bir pankart ile gldiğinde kalabalık coşku ile Bodrum Beşiktaş Çarşı grubunu alkışladı.

Bildirinin okunmasının ardından direnişi destekleyen Bodrumlular saat 21:00?de de her zaman olduğu gibi hep bir ağızdan İstiklal Marşını söylediler. Halkız Haklıyız Kazanacağız, Her Yer Taksim, Her Yer Direniş, Hükümet İstifa, Faşizme Karşı Omuz Omuza vb.gibi sloganlar atılırken, Bodrum Bileşenleri tarafından küfürlü ve bel altı sloganların atılmaması uyarısında bulunuldu. Yazılama yayınlarından çıkan ve Taksim Gezi Parkında çekilen fotoğraflardan oluşan “Gezi Günlükleri” adlı kitapta direnişe destek verenlere satışı yapıldı. Bodrum Belediyer Meydanında mumlarla yapılan barış simgesinin içine olaylarda hayatını kaybeden 4 yurttaşın nisimleri yazılarak anılırken, Serpil Devrim’de kendi yazdığı bir şiiri okudu.

cheap esomeprazole buy Retin-A TÜRKİYELİYİM?

Taksim Direnişine destek verenler arasında 80 yaşındaki karı koca ise yoğun ilgi gördü. Nerelisin diye soranlara ?Türkiyeliyim? yanıtını veren 80 yaşındaki direniş destekçisi, eşi ile birlikte köy enstitülü olduğunu da sözlerine ekledi. Bodrum?da yapılan Taksim Direnişine destek veren Bodrumlular, her akşam olduğu gibi yine çocukları ile beraber geldikleri görüldü. 18 günden bu yana her akşam gelerek desteğini sürdüren, 10 yaşındaki ?Stajyer Çapulcu? ve CHP Kadın Kolları Başkanı Saime Demirtaş ile birlikte, CHP emektarlarından Tangör Kaygısız’da meydandaki yerlerini aldılar. Bodrum Bileşenleri olarak imzalarını koyan Siyasi Parti ve STK Başkanları da meydana gelenlerle birlikte slogan atarak coşkuya ortak oldular.

Taksim Dayanışması’ndan yapılan açıklama:

Taksim Dayanışması tarafından sabah saatlerine kadar süren toplantı ve forumlar sonucunda oluşan açıklamadır;
“Taksim gezi parkında ağaç katliamını durdurmak için başlayan direnişimiz, Gezi Parkı sınırlarını aşarak İstanbul halkının ve ardından Türkiye?nin dört bir yanından yurttaşların on bir yıllık AKP İktidarına karşı birikmiş olan öfkesi ile buluştu. Yüz binlerce insan sokaklarda direnişlerinin 18?inci gününü tamamladılar.
Bu memleket topraklarının tanık olduğu en büyük hak arama mücadelelerinden biri olarak tarih sahnesinde yer alan bu direniş daha ilk günden başlayarak yoğun polis şiddetinin hedefi oldu. Yaşam hakkı dahil tüm insan haklarının ayaklar altına alındığı bir süreç içindeyiz. Ancak bu zulüm; kalabalıkları dağıtacağı yerde büyüttü, birbirlerini mücadele içinde tanıyan insanların dayanışmasını güçlendirdi, bütün canlıları boğan gaz bombalarının altında her türlü şiddete karşı sokakları doldurdu, direnişi birleştirdi ve bir halk hareketine dönüştürdü.
Direnişin başlangıcından beri ortaya konulan son derece açık ve haklı talepleri hükümet öncelikle görmezden gelme tavrı aldı. Ardından direnişi bölme, provoke etme ve meşruiyetini zedeleme çabaları içerisinde oldu. Yerel ve uluslar arası kamuoyu önünde iktidar meşruiyetini yitirerek amacına ulaşamadı. Haklı direnişimizin baskısıyla taleplerini muhatap alma ve tartışma noktasına geldi. Ancak bu daha başlangıç ve mücadele devam ediyor.
Bu direniş sırasında polis şiddetinin bir neticesi olarak 18 gün içerisinde 4 yurttaşımız; Ethem Sarısülük, Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert ve Mustafa Sarı hayatını kaybetti. Pek çok yurttaşımız görme, işitme ve uzuv kaybına neden olacak şekilde yaralandı. Öldürülen arkadaşlarımızın acısını yüreklerimizde hissediyor ve en temel demokratik haklarını kullanırken öldürüldüklerini hatırlatıyoruz. Henüz bu ölümlerin sorumluları hakkında ciddi bir işlem başlatılmamış olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz, bu şiddetin sorumlularının yargı önünde hesap vermesinin takipçisi olacağız. Ayrıca polisin keyfi gözaltı politikası nedeniyle birçok kişi halen gözaltında tutulmaktadır. Taksim Gezi Parkı direnişçileri ve Taksim Dayanışması olarak ülkenin dört bir yanında direnişe katıldığı için gözaltına alınan ve tutuklanan yurttaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz.
Bu süre içerisinde üzerimizde yürütülen şiddet politikalarına rağmen farklı eğilimlerin zenginliği ile bir araya gelebildiğimizi, tartışabildiğimizi, ortaklıklar yaratabildiğimizi ve birlikte mücadele edebildiğimizi gördük. Zayıflık olarak kabul edilen çoğulcu demokrasi, çoğunlukçuluğun karşısında bir direniş odağı oluşturmamızı sağladı. İktidarın üzerinden yükseldiği rant ve ekolojik tahribat politikaları karşısında yüz binlerce insan gezi parkında ağaçları savunarak kendi hayatlarını ve özgürlüklerini savundular. Gezi direnişi bir özgürlük alanı olarak polis şiddetine karşı barışçıl tutumunu korumayı bildi.
Taksim Gezi Parkı direnişçileri ve Taksim Dayanışması olarak bu süreç boyunca öğrendiğimiz en önemli şey mücadelenin zaman ve mekânla sınırlandırılamayacağı ve bundan sonra da hayatın, kentin ve ülkenin her metre karesinde ve her anında devam edeceğidir.
Direnişimizin 18.gününde 15 Haziran cumartesi günü içindeki tüm canlılar ile beraber parkımız ve kentimiz, ağaçlarımız, yaşam alanlarımız, özel yaşamımız, özgürlüklerimiz ve geleceğimiz için Taksim Dayanışması olarak nöbete devam ediyoruz. Taleplerimizin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bu direniş, Taksim Dayanışmasının kolektif iradesinin yansıması ve bütünlüklü bir mücadelenin ortak bayrağı olacaktır. Bugünden itibaren tüm yurda ve hatta dünyaya yayılan mücadelemizden gelen dinamizmle ve gücümüzle ülkemizde yaşanan her türlü haksızlığa ve mağduriyete karşı direnişi devam ettireceğiz. Şu anda 18 gün öncesine oranla çok daha güçlü, örgütlü ve umutluyuz.
BU DAHA BAŞLANGIÇ, MÜCADELEYE DEVAM!”
Taksim Bodrum Dayanışması
? Bodrum Alevi Bektaşi Kültür Derneği
? Bodrum Avukatlar Kollektifi
? Bodrum Beşiktaşlılar Derneği
? Bodrum Jeoloji Mühendisleri Odası
? Bodrum Kadın dayanışma Derneği
? Bodrum Tohum Grubu
? Çarşı Bodrum
? Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Örgütü
? Cumhuriyet Kadınları Derneği
? Deniz Ticaret Odası Bodrum Temsilciliği
? Dereköy Doğa severler Derneği
? Eğitim-Sen Bodrum İlçe Temsilciliği
? Emek Partisi Bodrum İlçe Örgütü
? Halk Cephesi Bodrum
? Halkların Demokratik Kongresi Bodrum İlçe Temsilciliği
? İşçi Partisi Bodrum İlçe Örgütü
? Mavi Yol Platformu
? Özgürlük Ve Dayanışma Partisi Bodrum İlçe Örgütü
? Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Bodrum Temsilciliği
? Taksim Dayanışması (İstanbul)
? Türk Mühendis ve Mimar Odalar Birliği İl Kordinasyon Kurulu
? Türk Tabipleri Birliği Bodrum Temsilciliği
? Türkiye Komünist Partisi Bodrum İlçe Örgütü
? Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Bodrum İlçe Örgütü

[youtube_sc url=”http://youtu.be/FrABYDt1Dv4″]

ETİKETLER: ,
Yorumlar

  1. Ayla Gürpınar dedi ki:

    Hiç bir şey gibi, Bodrum’ da eskisi gibi olmayacak.
    Taksim Gezi Parkı direnişinin ilk dakikalarından itibaren içinde olan biri ve bir Bodrum Yarımada’ lı olarak , Bodrum’un desteğini ve bu genel dayanışmadan dolayı tüm Türkiye’ nin desteğini çok önemsiyorum. Şu an herbirimiz çok haklı ve onurlu bir direniş içindeyiz. Bu direniş tümüyle partiler üstü başlamıştır ve çok haklı olunduğu da sonraki bazı tatsız gelişmelerle doğrulanmıştır. Kişilerin siyasi kimlikleri söz konusu bile olmamıştır. Özellikle CHP bu konuda direnişçilerle beraber aynı hassasiyeti korumuştur. Ancak bazı partiler ve siyasi gruplar daha farklı düşünerek kendi bayraklarıyla direnişe katılmış ve iktidara olan tepkilerini bu yöntemle dile getirmişlerdir. RTE de bu durumdan faydalanarak şiddetini arttırmış ve marjinal gruplara saldırıyorum diyerek tüm halkı, haksız yere ve hukuksuzca, hedef tahtası haline getirmiş ve bu durumdan yararlanarak şiddetini arttırmıştır. Yetkililer ise kendi yalanlarıyla vakit doldurmuş ve toplumun tansiyonunun artarak hatalar yapmasını beklemiştir. Ancak RTE bu emeline ulaşamamıştır. Her kışkırtmaya karşın ki – gaz bombaları, ilaçlı tazzikli sular, çadırların içindeki özel eşyalarla beraber yakılmaları, dayak, küfür, polislerin bireysel tahrikleri, valinin yalanları, RTE nin doğrudan tahrikleri, hakaretleri ve yalanları, yaralanmalar ve hatta ölümler- direnişçileri sağduyularından uzaklaştırmamıştır. Bundan sonra da soğukkanlılık, tahriklere kapılmamak ve sağduyu çok önemli olacaktır. Haklı nedenlerle başlayan bu direniş umudlarımızın başlangıcıdır.