Bodrum Gündem

MAZLUM VE ZALİM

Zaman kendi akışını sürdürürken ve tarih bir taraftan yenilenirken, diğer yandan da günümüze ışık tutmaya devam etmektedir. Son yıllarda ve günlerde insanlığı perişan eden Amerika?nın tarihi bu konuda bir belge olarak önümüzde durmaktadır. Henüz iki yüz elli yıllık bir tarihi olan bu büyük ülke, uluslararası eşkiyalığını gözler önüne sermektedir. İpten kazıktan kaçan, altın arama sevdası ile genellikle Avrupa ülkelerinden göç ederek. Amerika?ya yerleşen insanlar, o günden bugüne katliamlarına ara vermemektedir. Bu katliamlar önce Ülkenin yerli halkı Kızılderilileri katletmekle başlayıp güçlendikçe cinayetleri uluslararası boyut kazanmıştır.

I5.asırdan başlayarak hem sanayide hem de tarımda iş gücünü, yoksul Afrika halklarından oluşan köleleri satın alıp Amerika?ya götürerek sağladılar. Bu köle ticaretinin yetmediği yerde de Afrika?ya baskınlar yaparak zorla insanları köleleştirip kendi topraklarına götürdüler. Bu köleleştirilmiş zenciler insan muamelesi yerine hayvanlaştırılarak iş gücü olarak kullanıldılar. Giderek baskı ve şiddet köleleştirilmiş zenci toplumunu isyan etmeye yöneltti. Bu ayaklanmalar sonucu milyonlarca siyah adam öldürüldü. Kapitalizm Amerika?da gelişip yerleştikçe köle emeği de belirli bölgelerde bazı haklar elde etmeye başladı. Bu gelişim çizgisi I865 de Amerika?da bir iç savaşın çıkmasına neden oldu.

Kuzeyde gelişen sanayi toplumu güneydeki feodal tarım beylerini, özellikle Teksas Eyaleti?nde, Kuzey?e karşı ayaklandırdı. ABD devlet başkanı Lincoln siyah haklarını savunarak, Güney?de oluşturulan Konfederasyona köle özgürlüğü adına savaş açtı ve kuzey bu savaşı kazandı. Ama her şey bitmemişti. Köle olsun veya olmasın zenci her zaman ABD?de köpeklerle eş değer görüldü. Beyazlarla aynı araçta seyahat edemezler, aynı lokantada yemek yiyemezler ve aynı parklarda yan yana gezinemezlerdi. Zenciler mazlum, beyazlar zalimdi. İki yüz yıllık ?Kunta Kinte?lerin başkaldırısı siyahları beyazlarla kan gölü içerisinde eşitledi. Artık Siyahlar her türlü haklarını almış, hatta ABD?ye devlet başkanı bile seçilir olmuşlardı?

I.Dünya Savaşı?ndan sonra İngiltere dünya hakimiyetini yitirirken ABD jandarmalık görevini üstlenmiş oldu. Bu süreç dünyada yeni oluşumların da başlangıcını oluşturmaktadır. Çünkü Mustafa Kemal isimli bir Türk kumandan batmış, parçalanmış ve orduları dağıtılarak paylaşılmış altı yüz yıllık Osmanlı?nın küllerinden yeni bir cumhuriyet doğurtmuştu. Ve bu komutan dünyaya ?bugün güneşin doğuşunu nasıl görüyorsam, mazlum milletlerin kurtuluşunu da öyle görüyorum? diye sesleniyordu. Bu, tüm mazlum uluslara yapılan bir BAĞIMSIZLIK çağrısıydı. Nitekim Mustafa Kemal?in öngörüsü doğrulanıyor, başta Afrika ülkeleri olmak üzere dünyanın tüm sömürge ülkeleri bağımsızlıklarını elde ediyordu.

Kapitalizm emperyalizm aşamasına geçerken, uluslar da kendi iradelerini kullanmaya başlamış, bağımsızlık ateşi dünyayı sarmıştı. Kapitalizm her on senede bir

krizlerle karşılaşırken, insanların somut emekleri yerine ulusların zenginlikleri sömürü alanı ilan ediliyordu. Azı dişleri arasından hep salyaları akan gelişmiş sanayi devleri, yoksul, gelişmekte olan onurlu devletlerin başında Demokles?in kılıcı gibi duruyordu. Dünyanın her hangi bir köşesinde buldukları ve yemledikleri işbirlikçi hainlerle durmaksızın dünyayı parselleyerek zenginliklerini artırıyordu. Önündeki engelleri kaldırmak için genlerinde olan eşkiyalığı toplumlara silah zoru ile dayatıyor ve bunda da başarı sağlıyordu. Komplolar üreterek stratejik ülkeleri zapt-ı rapt altına almayı kendilerine ilke edinmişlerdi.

Son günlerde Suriye?ye karşı yapılanlar; ABD?nin ?dünyanın neresinde olursa olsun ABD?ye tehlike olabilecek ülkelere müdahale etme? stratejisinin gereğidir. İkiz Kule?lerin vurulmasıyla önce Afganistan, sonra Irak, daha sonra Arap Baharı(!) adı altında Tunus, Libya ve Mısır?da ortalık kan gölüne çevrilmiştir. Şimdi de Suriye?yi seçmiş bulunuyorlar. Yüz yıllarca ezilen siyahlar, şimdi ABD?nin başındaki bir siyah derili ile Orta Doğu?yu kana bulamak istemektedir. Obama mazlum zenci rolünden beyaz zalim adam rolünü benimsemiş, geçmişini inkar eder olmuştur. O?na şunu hatırlatmak isterim ki; Suriye halkı Amerika?da baş kaldıran Kunta Kinte?lerden daha onursuz ve yüreksiz değildirler. Vietnam Halkı sizlere nasıl onurlu bir bağımsızlık dersi verdiyse, Suriye halkı da aynı dersi vermekte asla tereddüt etmeyecektir.

Bir iktidar uğruna dindaşlarına oradan buradan toplanan silahlı güçlerle halife olmak isteyenler, sizi Suriye batağından kurtaramayacaktır. Irak?ta arkanızda bıraktığınız bir buçuk milyon insan sizi arkanıza bakmadan ülkenize gönderdiyse, besleyip büyüttüğünüz El Nusra?lar ve El Kaide?ler de sizi batağa çekerek, Orta Doğu?nun son kalesi Suriye?de de boğulmanıza neden olacaktır.

Başkan Obama biraz tarihe dön bak!

Geçmişte dedeleriniz köle olarak pamuk tüccarlarına emekleri ile hizmet etmişlerdi. Şimdi siz akıl ve elinizdeki yetkilerle silah tüccarlarının kasalarına girecek paralara hizmet etmekle Kunta Kinte?lere ihanet ediyorsunuz!

Küçük bir anımı anlatarak yazımı sonlandıracağım.  I970 yılında Suriye?de El SAİKA?da bulunduğum sırada- yanımda Mustafa İlker Gürkan?da bulunuyordu-yedi yaşlarında bir çocuğa Amerika için ne düşünüyorsun diye sordum, cevap olarak; ?Amerika emperyalist bir kelp (it)? demişti.

Zihni Çetiner

Bodrum – 1 Eylül 2013

Zihni Çetiner?in diğer yazıları için linke tıklayınız: http://www.bodrumgundem.com/author/zihni-cetiner/ Cialis super active no prescription Retin-A without prescription cheap Viagra Gold

ETİKETLER: ,
Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.