HDP Bodrum: “Saldırı Önceden Biliniyordu”

HDP Bodrum İlçe Örgütü Fethiye’de meydana gelen olayların daha önceden planlandığını ve yetkililerin gereken önlemi almadığını iddia ederek, Fethiye’de HDP İlçe Binasına yapılan saldırıyı kınayan bir basın açıklaması yaptı.

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem-11 Mart 2014

Fethiye’de HDP İlçe Binasına saldırılarak HDP tabelasının indirilmesi ile ilgili olarak Bodrum HDP İlçe Örgütü bir basın açıklaması yaparak olayı kınadı. “HDP’ye yönelen saldırılar, barış içinde birlikte yaşama isteğine karşı geliştirilen bir planın ürünüdür” başlığı ile yapılan basın açıklamasında olayın meydana gelmeden önce HDP Eş Başkanları Sırrı Süreyya Önder ve Sebahat Tuncer tarafından İçişleri Bakanlığına bildirilmesine karşın gerekli önlemlerin alınmadığı iddia ediliyor.

Muğla ve ilçelerinde eş zamanlı olarak yapılan basın açıklamasını okuyan HDP Bodrum İlçe eş Başkanı Remzi Çağan gezi direnişi sırasında yaralanarak bu güne kadar komada uyutulan Berkin Elvan’ın bu sabah yaşama veda ettiğini söyledi.

Basın açıklaması sonunda söz alan HDP Bodrum Belediyesi Meclis Üyesi adayı Mehmet Polat cheap Zithromax “Bu basın açıklaması kalabalık bir katılım ile Bodrum Belediye Meydanında da yapabilirdik. Ancak ortamı gerginleşmesini istemiyoruz. Ortamı gerginleştiren bizler değiliz” dedi.

ÖDP Bodrum İlçe Örgütü ve Bodrum Eğitim-Sen Fethiye’deki olaylarını kınadıklarını belirten mesajı da Bodrum HDP İlçe Örgütüne bildirdikleri de ifade edildi.

HDP get Diflucan Bodrum İlçe eş Başkanı Remzi Çağan Fethiye’de meydana gelen saldırı ile ilgili olarak okuduğu basın açıklaması şu şekilde;

“Fethiye’de HDP’ binasına, amblemine, tabelasına yapılan saldırıyı da diğerleri gibi, barış içinde birlikte yaşama fikrine karşı yapılmış bir saldırı olarak görüyoruz. Kürtler, Türkler ve tüm halklar bugüne kadar birlikte yaşadılar. Ama ilk kez bütün Türkiye çapında örgütlenen bir partiyi birlikte kurdular. HDP olarak, barış için, eşit kardeşlik için, birbirimizi ezmeden ezdirmeden yan yana yaşayabilmek için, kimseye boyun eğmeden ve kimseden boyun eğmesini istemeden barış içinde birlikte yaşayabilmek için çalışıyoruz. Yalnızca bizim gibi düşünenler için değil, herkes için barış, eşitlik, özgürlük ve adalet istiyoruz. İşte tahammül edilemeyen şey, HDP’nin, bir başka Türkiye’nin mümkün olduğu umudunu yeşertmiş, alternatif bir politika yaratabilmiş olmasıdır. HDP’ye yönelen saldırıların rastgele saldırılar olmadığı, bir merkezden planlanarak yurt çapında sokağa yayılmak istendiği açıktır. Seçim güvenliğini ve siyasi partilerin faaliyetlerini özgürce yapabilmelerini sağlamak hükümetin görevi iken, tüm saldırılarda idari güçler rol üstlenmiştir. Nitekim linç girişiminin tüm hazırlığı sosyal medyada toplanma yerleri dahil belli iken, olay günü binlerce kişinin toplanmasına göz yumulmuş ve hatta saldırganların indiremediği HDP tabelası, bizzat kamu görevlilerinin verdiği talimatla yine kamu hizmetlileri tarafından indirilmiştir.  O tabelayı kim indirmişse yerine de o takmalıdır. Bunun sorumluluğunu hükümet, İç İşleri Bakanı üstlenmeli ve ihmali olan, görevini yapmayan, saldırganları engellemediği gibi onlara kol kanat geren tüm görevliler hakkında soruşturma açmalıdır. Suç işleyenlerin ve suça destek olanların süratle yargı önüne çıkartılması için savcıları da göreve davet ediyoruz.  Saldırı görüntülerinin incittiği adalet duygumuz, ancak savcılar harekete geçerse yok olmaktan kurtulacaktır.”

buy Clonidine SEYİRCİ KALMAYIN!

Çoğumuz, dünyayı kendi bildiğimiz kalıplarla görür, öyle değerlendiririz. Bu kalıplara göre iyiyi, kötüyü, doğruyu, yanlışı buluruz. Sorun farklı düşünmemizde değildir. Sorun, kendi düşüncemizi, kendi doğrularımızı başkalarına zorla kabul ettirmeye çalışırsak çıkar. Kendi  bildiklerimizi tek doğru, tek iyi olarak kavrar, farklı düşüneni anlamaya çalışmaz, mahkum edersek bu ülkede barışı sağlayamayız. HDP, her zamanki gibi barışı savunmayı sürdürecektir. Dün ne yapıyorsak bugün de, yarın da yapmaya devam edeceğiz. Gerekirse kendi güvenliğimizi de alırız. Ama inanıyoruz ki, başkaları için iyi, doğru, doğal olanın herkes için böyle olmayabileceğini, hayatta başka doğrular, başka diller, başka dinler, başka kimlikler de olabileceğini, bunun pekala mümkün olduğunu, bütün farklılıklarımızla birlikte yaşayabileceğimizi anlatmak sadece HDP’nin görevi değildir. Barış ve demokratikleşme herkesin sorumluluğudur. Dün barışa dair söz söyleyenlerin, saldırılar karşısındaki suskunluğunu anlamıyoruz. Bu ülkenin aydınlarının, siyasi partilerinin, sendikalarının, gazetecilerinin, sivil toplum kuruluşlarının, meslek odalarının da demokratik bir Türkiye’de barış içinde birlikte yaşama isteğini yaratmak için yükselecek seslerini duymayı bekliyoruz. Barış için, demokratikleşme için, eşit kardeşlik için şimdi ayağa kalkma, yan yana durma zamanıdır.

Halkların Demokratik Partisi Bodrum İlçe Örgütü