Bodrum Gündem

TERAZİ / DİRHEM HESABI

23.05.2014
0
A+
A-

cost of Strattera Rifat_SerdarogluSabah; “Ben o iş adamını hiç görmedim. Tanımam, bilmem. Aksini iddia edenler müfteridir!”

order Topamax Öğleden sonra; “Galiba bir defa görüşmüşüm!”
Akşam; “Evet, o işadamı ile birkaç kere görüştüm!”
Başbakan Yardımcısı Şener; “Başbakan Erdoğan, bu işadamı ile defalarca görüştü. Hatta bir kere, Bilkent-Ankara Otelindeki gizli görüşmeye, otele yiyecek malzemesi yüklenen asansörle, gazetecilerden kaçarak görüştü!”
TC Başbakanı aynı günde-aynı konuda-aynı kişi için 3 farklı beyanda bulunuyor, üçü de yalan!

Yukarıdaki sözler, gazete ve televizyon arşivlerinde mevcuttur. İsteyen bakar.
Girdiğim ülkedeki siyasetçileri parayla maymuna çeviririm” diyen İsrailli işadamı Ofer ile Başbakan Erdoğan arasındaki “mutlu beraberlik” için söylenmişti bunlar.

Şimdi aynı Başbakan, Soma’da ki madeninde 301 insanımızı şehit verdiğimiz işadamı için; “Ben o iş adamını hiç görmedim. Tanımam, bilmem. Aksini iddia eden müfteridir” diyor! Bu söylediğinin doğru olup olmadığı ise ancak
Bilal Oğlanın TÜRGEV Vakfına yapılan bağışlar incelendiğinde anlaşılacaktır.

Esas felaket, insanın kendi ülkesinin Başbakanına olan güvenini kaybetmesi, onun söylediklerinin doğru mu- yalan mı diye şüpheye düşmesidir.
Hele bu tavır, uluslararası ikili görüşmelerde de devam ederse, o kişinin ismi tüm dünyada, yalancı- ciddi olmayan ve ciddiye alınmayan adam olarak anılır…

Böyle Başbakan’ın atadığı Bakan ve Vali’ler nasıl olur?
Karamanlı Halk Ozanı Nevzat Dağlı’ ya kulak verelim;
“Neler neler değişti, sanki bir deprem oldu / Feneri deniz yuttu, minareler kayboldu,
Nevzat buna şaşırdı, çalanlar kılıf buldu / Doldurulan kasalar küp mü oldu, küre mi?
Tezekten terazinin ne olur ki dirhemi?”

Eğer teraziyi tezekten yaparsanız, dirhemini metalden yapamazsınız, terazi çöker.
Terazinin çökmemesi için, ona uygun dirhemler yapacaksınız. Yani terazi tezekten ise, dirhem de boktan olmalıdır. Yuvarlak olduğu için kurutulmuş keçi bokları bu iş için idealdir.

*Erdoğan’ın İçişleri Bakanı, insanların yüzüne bakmadan konuşur. Kendine güvenen, işini doğru ve yasalara uygun olarak yapan biri, niçin insanların yüzüne bakamasın ki?
Ama o Bakan, Hırsızlık-Yolsuzluk-Rüşvet operasyonunu Cumhuriyet Savcısının emriyle yöneten Polis Müdürüne; “Operasyonu durdur, Savcının emrini dinleme. Şimdi 3-4 adam gönderip o Savcıyı aldırırım” derse ve bu konuşmasını tüm Türkiye dinlerse, o adam sadece yere bakabilir. Yaşadığı sürece o hep yere bakacaktır. Nereye giderse gitsin, mutlaka Bağımsız Türk Yargısına dirhem-dirhem hesap verecektir.

*Erdoğan’ın Manisa Valisi ise, Soma’yı adeta bir toplama kampı gibi tecrit etti. Sanki Soma’da Sıkıyönetim ilan edilmişti. Türk Milletinin anayasa teminatındaki tüm hakları Vali’nin emriyle askıya alındı! Avukatlar, insanlar tekme-tokat dövüldüler. Gözaltılar yaşandı. Cinayetlerin işlendiği maden, gazetecilere ve ölenlerin yakınlarına bile kapatıldı. Bu Vali, nereye giderse gitsin, mutlaka
Bağımsız Türk Yargısına dirhem-dirhem hesap verecektir.

*Erdoğan’ın İzmir Valisi ise şaka gibi biridir. Genç yaşta kariyerini berbat etmiştir. İzmir’e hemşerisi Binali tarafından getirilmiş, hemşerisi Bakanın bakanlığında patlayan liman yolsuzluğu sırasında Cumhuriyet Savcısının emriyle görev yapan Polis Müdürüne, “Savcının emrine uyma, oyala. Ankara’da böyle istiyor” diye emir vermiş ve yolsuzluğun bir parçası olmuştur. İzmir’deki gösteri ve yürüyüşler sırasında Polisin orantısız güç kullanarak, kafa-göz yarmasının müsebbibi bu Validir. Bu Vali, nereye giderse gitsin, mutlaka Bağımsız Türk Yargısına dirhem-dirhem hesap verecektir.

Değerli Okurlar;
Vali, bulunduğu ilde devleti temsil eder. Onlar TC Devletinin Valisidirler.
Tarafsız olmak, yasaların herkese eşit olarak uygulanmasını gözlemlemek zorundadırlar. İl’de ki devlet daireleri arasındaki koordinasyonunu ve vatandaşın can-mal güvenliğini sağlarlar. Bunlar “Saygındırlar ve Devletin Valisidirler.”

Ammaaa, terazinin tezekten- dirheminin ise boktan yapıldığı “tek adam” yönetimlerinde bu adamlar, devletin değil, partinin adamıdırlar.
Parti ile gelirler, partiden evvel giderler.
Bunların adını bir müddet sonra kimse hatırlamaz, unutulur giderler…

Not; buy Plavix
Erdoğan’ın Grup Toplantısını dinledim. Bir kez daha Erdoğan’ın iflah olmayacağını, ülkeyi adım-adım ayrışmaya götürdüğünü üzülerek izledim.
Gazeteci Yılmaz Özdil’e çok ağır hakaretlerde bulundu. Erdoğan’ın ne Özdil ile ne diğer hakaret ettiği gazeteciler ile yüz yüze tartışacak cesareti yoktur, korkar.
Yılmaz Özdil’in bir Allah’ın kulu önünde diz çöktüğünün resmini gösterin, gidip Erdoğan’dan özür dileyeceğim.
Ama ben size Erdoğan’ın El-Kaide Lideri Gülbettin Hikmetyar’ın önünde diz çökmüş fotoğrafını gösterebilirim. Bu gün hain-çete-haşhaşin dediği hocasının elini öperken, tarikat liderlerinin önünde çökmüş halde çekilmiş resimlerini de gösterebilirim. Erdoğan’ın dün söylediği tek doğru vardı;
Sürüngen sürüngendir, ayağa kalkamaz ki diz çöksün…

Sağlık ve başarı dileklerimle 21 Mayıs 2014
Rifat Serdaroğlu

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.