Bodrum Gündem

AKILLI SİYASETÇİ Mİ DEDİNİZ…

fatih_bozoglu_bodrum_gundem30 Mart yerel seçimlerinin ardından Muğla ve Bodrum’da idari değişimin sancıları gün geçtikçe daha da hissediliyor. Kanun ve mevzuat gereği daha önce ilçe belediyelerinin sorumluluk alanlarındaki işlerin büyük bölümü, Büyükşehir Belediyesinin sorumluluğuna geçti. Lakin Muğla Büyükşehir altyapı hazırlığı yapmadan (ki bunun için zaman olmadı) mevzuatı işletmeye başladı. Önce iş makinaları, itfaiye araçları derken otogarlar ve otoparkları kendi bünyesine almak için harekete geçti. Kısa bir süre sonra da liman işletmelerini de Büyükşehir bünyesine katacağı söyleniyor. Su, kanalizasyon, ulaşım sorunları ile yurttaşın kafası ise iyiden iyiye karışmış durumda.

Bodrumlu ne iş için hangi kurum sorumlu, nereye başvuracak henüz bilmiyor. Yurttaş eskiden gelen alışkanlığı gereği her konuda Bodrum Belediyesini muhatap görüyor. Biz Bodrum’u anlatıyoruz da, diğer ilçelerde farklı mı? Aynı sıkıntıların oralarda da yaşandığı haberleri geliyor.

Bu yetki karmaşası ne kadar sürecek, ve nasıl çözülecek işte onu zaman gösterecek.

********

Sahillerin ve kıyıların işgali de ayrı bir sorun. Belediye Meclis toplantısında “Sahillerin İşgaline Hayır” Retin-A without prescription purchase Asacol protestosuna destek veren Başkan Kocadon asıl düzenlemenin önümüzdeki yıl yapılabileceğini söylerken, Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan hemen harekete geçerek plajların halka açık olduğunu net olarak ifade etti. Gümüşlük’te yurttaşlar ile birlikte halk plajı tabelasını dikti. Halk ve işletmeler bu girişim övgü ile karşıladılar.

Aynı şekilde ikinci bir tabelayı da Kadıkalesi Ormancılar sitesinin plajına dikmek istedi. Lakin Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan’ın iyi niyetli yaklaşımı, Ormancılar sitesinde şiddetli bir tepki ile karşılaştı. Öncelikle Kaymakama yani devlete gösterilen bu anlamsız ve çirkin tepkiyi anlamak mümkün değil.

Site sakinlerinin şiddet içeren bu tepkileri ile ayıp ettiler, üzerine de suç işlediler.

Öte yandan daha tehlikeli bir durum daha var. Site sakinlerinin “Köylüler, bedavacılar buraya giremez, burası bizim mülkümüz. Sizin ödediğiniz vergilerden bize ne, buraya giremezsiniz.” diyerek plajın halk tarafından kullanılmasına karşı çıktılar. Bu söylemler önemli bir sosyolojik sorunu da ortaya çıkartıyor. Bodrum yıllardır dışarıdan çok büyük oranda göç aldı. Nüfus yapısı da çok değişti. Üç aşağı beş yukarı kendine Bodrumlu diyen yerleşik nüfusun, toplam nufusun üçte bir oranına gerilediği ifade ediliyor. Yani birkaç sene sonra 12 ay boyunca burada yaşayan ve Bodrumluyum diyenler, neredeyse denize bile giremeyecekler. Oteller ve siteler plajları işgal edecekler ve halkı sokmayacaklar.

Çok değil 20-30 yıl öncesi ile bugünü karşılaştırdığınızda, “Perşembenin gelişi Çarşambadan belliydi.”

************

Bodrum yaz sezonu da beklenildiği gibi Temmuz sonuna kadar kötü gitti. Dünya Kupası, Ramazan derken Haziran ve Temmuz aylarını geçiren esnaf umudunu Ramazan Bayramı ile Ağustos ayı ile Eylül ayına bağladı. Eğer esnaf bu iki ayda umduğunu bulamaz ise kış çok sıkıntılı geçecek Bodrum’da.

Bayram ile birlikte turist sayısının 1 milyon üzerine çıkması bekleniyor. Bodrum Belediyesi geçmiş dönemlerde bayram dönemlerini ufak tefek aksaklıklar dışında başarıyla yönettiler. Acaba Muğla ve Bodrum’un idari yapısının değişmesinden kaynaklı ve yukarıda da bahsettiğimiz yetki karmaşası nedeni ile nasıl geçirecek. Bayram döneminde gelen 1 milyonun üzerindeki tatilci alt yapı sorunları, yetki karmaşası ve işletmelerden kaynaklı Bodrum’dan mutsuz olarak ayrılırsa, gelecek yıl Bodrum yerine başka bir yere gitmeyi tercih edecektir.

Bu nedenle hepimiz çok daha dikkatli olmak zorundayız.

************

Kısa kısa Bodrum gündemini anımsattıktan sonra gelelim asıl konumuza. 30 Mart Yerel Seçimlerinin ardından Bodrum siyasetinin üzerine ölü toprağı serpilmiş durumda. Ne yapsak, ne yazsak harekete geçiremiyoruz. Bodrum Belediyesi olmasa, neredeyse siyaset konuşulmayacak Bodrum’da.

Nerede bu siyasi partiler? Buy Strattera

Yerel seçimlerde Bodrum’da ki yüzde 22’lik oyunu yüzde 10’ların altına düşüren Ak Parti ilçe teşkilatı hezimete uğradı. Doğal sonuç; ilçe başkanı ve yönetimi istifa ettirildi. Kısa bir süre sonra Ak Parti Bodrum İlçe Teşkilatının başına kadın bir ilçe başkanı, Çiğdem Demiralp atandı. Ak Parti kadın bir başkan ile Cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanmakta. Lakin Cumhurbaşkanlığı seçimlerine çok az bir süre kalmasına karşın Ak Parti Teşkilatında sessizlik hala sürüyor. 6 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan Muğla’ya geliyor. Sanıyorum seçime 4 gün kala, yani Erdoğan’ın gelişi ile harekete geçilecek. Bakalım Ak Parti kadın bir başkan ve yeni yönetim ile Bodrum’da ne gibi bir sonuç alacak?

************

Milliyetçi Hareket Partisi 30 Mart Yerel Seçimlerinde Mehmet Tosun ile Bodrum’da tarihinin en yüksek oyunu aldı. Seçimlerden sonra MHP’de sessizliğe büründü. Oysa 9 Meclis üyesi ile çok daha aktif, çok daha hareketli bir siyaset yapması beklenirdi. MHP’de ayda bir yapılan Belediye Meclisinde bir iki atraksiyon ile siyaset yapıyor. Daha açık bir ifade ile (muş) gibi yapıyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ekmelettin İhsanoğlu’nu destekleyecek olan MHP’nin çalışmaları duyulup, görülmedi. MHP’liler Bodrum’dan açık ara Ekmelettin İhsanoğlu oyu çıkacağı beklentisi ile rehavete kapılmış olabilirler.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılacağı 10 Ağustos günü harekete geçerler sanırım.

************

CHP ise beklendiği gibi mi, yoksa beklenmediği gibi mi bilmiyorum, tam bir rahatlık içinde. Sanıyorum örgüt yöneticileri 30 Mart Yerel Seçimlerinde aldığı başarının tadını çıkarıyor. Eyvallah tadını çıkarsınlar da; özellikle Bodrum gündeminde bir çok önemli olay olmasına karşın ilçe örgütü ortada yok.

Sahillerin işgali için herkes ayağa kalktı, CHP yöneticileri yok. Yalıkavak yolunda ölümlü kazalara önlem alınması için halk isyan ediyor, CHP’den çıt yok.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri de umurlarında değil sanki. Ekmelettin İhsanoğlu ile ilgili görüş bildirecek yöneticiler neredeler?

Büyükşehir yapılanmasında sıkıntılar yaşanıyor, bir açıklama yapacak yönetici var mı? Yok.

Belediye meclisinde iki üye grup kararı dışında ret oyu veriyor. Bir açıklama? Yok.

CHP ilçe örgütü sansürün kaldırılışının yıldönümü ve basın bayramında bile sessiz ve hareketsiz.

Ne diyelim iyi dinlenmeler…

************

Akıllı siyasetçiler gündemi takip eder, gündeme dair görüşlerini ifade eder. Değerlendirmeleri ile her zaman gündemi kendisi oluşturur veya gündemde kalır. Akıllı siyasetçiler nerede kalabalık olsa oraya yönelir, halkın içinde yer alır. Bodrum’da sahillerin işgali bir sorun hani siyasetçiler, trafik sorunu, ekonomik sıkıntılar var, ortada siyasetçi yok. Türkiye ve dünya gündemi çalkalanıyor, kısa bir süre sonra Cumhurbaşkanlığı seçimleri var, nerede siyasetçiler?

Hiç mi fikirleri, görüşleri, söyleyecek sözleri yok?

Bodrum siyaseti ve siyasetçileri sadece seçim zamanı mı ortaya çıkar?

Akıllı siyasetçi mi dediniz?

Pardon duymadım.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

  1. Mehmet Özalın dedi ki:

    Fatih Bey gazeteci duyarlılığınızdan dolayı bir defa daha tebrik ederim sizi.;Büyükşehir yasasının bir belirsizlik yarattığı doğrudur. Ancak;bu süreç hızlı bir şekilde Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Bodrum Belediyesi arasındaki diyalogla, yasanın elverdiği ölçüde çözümler üretilerek atlatılacaktır. Bodrum Belediyesi C.H.P. Meclis grubu tam bir bütünlük içerisinde hizmete devam etmektedir. Saygılarımla

  2. Numan Pekdemir dedi ki:

    Bence uzun ve güzel bir analiz olmuş.Ben Bodruma siyasi analiz yaparak hiç bakmıyorum. Çalışmaları da olabildiğince takip etmeye çalışıyorum.Sayın yazara katılmamak mümkün değil.Belediye seçimleri sonrası yeni bir yapılanmadan dolayı sancılı günler geçiriyoruz inşallah uzun sürmez..Ancak bir Bodrumlu olarak şunu da belirtmek isterim.Bodrumun gelişimiyle ilgili Devletin her dönemde yaptığı olumsuz çalışmalar oldu.Oldu ama Belediye Başkanları uyuyormuydu? Bu yarımada 11 belediye başkanıyla yönetildi.Gayret gösterenler oldu onlara teşekkür ederiz.Turgutreis’in hala arıtması yok.Seçim öncesi yapılan ve milyarlar dökülen yolların durumu ortada her yer kasis.Dahası var.Sahillerin durumu, yazar Gümüşlüğü gayet güzel anlatmış, yeni değilki eskiden beri var.Otellere zamanında bu şekilde ruhsat verirseniz böyle olur adamlar denize liman bile yaptılar. Çünkü Bodrum herkes tarafından yolunacak tavuk olarak göründü ve yolundu.Yerel halk hatalımı, hatalı olabilir ama onları yönlendirici Belediye başkanları olmalıydı olmadı.Yani hep beraber talan edildi.Yöneticilerimiz defalarca kamu parasıyla yurt dışına gittiler hiç incelememişlermi gavur nasıl yapıyor bu işleri diye?Turizm Bodrumda ne yazıkki 2 ay planlanıyor.vatandaş ta biliyor 2 ay olacağını ve bunun dışında alternatif aranmıyor.Seçimler oldu bitti.Şimdi siyasi görüşler ikinci hatta üçüncü planda olmalı.Hepimiz Bodrum için ne yapabiliriz onu düşünmeliyiz.Dikkatinizi çekerim herkeste bir eski Bodrum özlemi var.Şüphesiz yeni yapılar,oteller vs olacak ama bu kadar da olmamalıydı.Onun için Bodrum keşke eskisi gibi kalsaydı diyoruz hep..

  3. rezzan dedi ki:

    Sevgili Fatih, bir de üçüncü aday var. Herhalde biliyorsun, duymuşsundur. Ve seçimlerde de Bodrum’da ciddi oy almışlardı. Onların da eş başkanları Bodrum’a geldi. Önce kadınlarla, sonra halka açık iftarda buluştular. Ve önemli şeyler de söylemişlerdi. Bir hatırlatayım dedim.

  4. Sabahattin EFE dedi ki:

    Fatih bey, Bütünşehir Yasası henüz Meclis görüşülürken 15 Ekim 2012 tarihli köşe yazımda tüm kaygılarımı ve olacakları yazmıştım. Büyük bir kargaşa yaratacağını, yerinden yönetimden uzaklaştıracak ve” Bütünşehir Yasasına hakim olan aşırı merkezileştirme gayreti, Türkiye tarafından kabul edilen Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı Maddesinin 3. Paragrafı önemli bir ilke olan (subsidiarite) “kamu hizmetleri genellikle ve tercihen vatandaşa en yakın olan birimlerce yerine getirilecektir “ilkesine de aykırıdır.”demiştim. http://www.bodrumgundem.com/2012/10/15/yerinden-yonetime-butunsehir-darbesi-mi