BAŞKANLIK: İLERİ DİKTATÖRLÜĞE GEÇİŞ…

“Kokpitte Tek Pilot Uçağı Düşürür”

Başkanlık Sistemi nedir, ne değildir konusunu açıklamaya geçmeden önce, bir örnek vererek “tek adamlık” durumunun korkunç boyutunu açıklamaya çalışalım.

Her uçakta, kokpitte iki pilot vardır. Birisi bayılabilir. Çıldırıp olmayacak bir şey yapabilir, uçağı yönetmede eksikliği ya da yanlışlığı olabilir. Bu gibi durumlarda, öbür pilot fren, düzeltme, tehlikeyi önleme görevi yapar.

Fransa’da kokpitte pilot tek başına kalmasaydı, yanında ikinci pilot olsaydı uçak düşer, 150 kişi “bir kişinin psikolojik sorunu nedeniyle” ölür müydü?

Başkanlık Sistemi’nin başarılı olduğu, demokratik biçimde uygulandığı tek bir ülke var: Amerika.

ABD de uygulanan bu sistemin neden demokratik olabildiğini inceleyelim:

1. ABD de katı disiplini olmayan, genel başkanın her şey demek olmadığı, üyelerin gevşek bağlarla ve demokratik bir biçimde örgütte yer aldığı partiler vardır.
2. ABD de yasama, yürütme ve yargı çok kesin bir biçimde ayrılmıştır. Kuvvetler ayrılığı çok belirgindir ve kökleşmiştir.
3. ABD de rejimi dengede ve ayakta tutacak başka araçlar var, baskı grupları çok güçlü.

brand Viagra

4. ABD nin merkeziyetçi, üniter değil, federal bir yapısı vardır. Federal devletlerin birleşmesinden oluşmuştur. Sistemin demokratik özelliği, bu federal devletlerden seçilen, seçilme özellikleri ve süreleri açısından fren-denge oluşturan   Temsilciler Meclisi ve Senato’nun yapısından ileri gelmektedir.
   misoprostol buy
   1. Temsilciler Meclisi+Senato birlikte Kongre adını alırlar. Yasama organıdırlar.
   2. Temsilciler Meclisi, her eyaletten nüfusuna göre seçilen üyelerden oluşur. Seçim iki yılda bir yapılır.
   3. Senato, her eyaletten seçilen ikişer kişiden oluşur. Seçimi altı yılda bir yapılır. Üyelerin2/3 ü iki yılda bir yenilenir.
   4. Yasaların her iki mecliste de kabul edilmesi gerekir. Bu olmazsa, alt ortak komisyon kurulur.
   5. Başkan, altı yılda bir başkan yardımcısı ile birlikte seçilir. Yürütmenin başı olan başkan, yasama meclisi üyesi olma zorunluluğu olmayan bakanlarını meclisten güvenoyu almaksızın kendi iradesiyle atar.

pattern baldness treatment

Açıkça görülüyor ki, demokratik bir başkanlık sistemi için federal yapı gerekiyor. Üniter yapı olursa, sistem diktatörlük haline geliyor. Yani kırk satır mı, kırk katır mı arasına sıkıştırılıyoruz. “Demokrasi istiyorsak bölünmeyi kabul edeceğiz”, “üniter devletten vazgeçmezsek diktatörlüğü içimize sindireceğiz”. Her ikisini de kabul etmiyoruz. O nedenle başkanlık sistemine temelden ve toptan karşıyız.

Erdoğan, her fırsatta “seçilmişlerin atanmışlara üstünlüğünden” söz ediyor. ABD deki “atama” bakanları istemeyecekse, aklındaki başkanlık da öbür diktatörlük yönetimleri olmalı.

Halen yaşamakta olduğumuz, “yargının siyasi iradeye bağımlılığı” getirilmek istenen sistemin, ABD den farkını ortaya çıkarmakta , nasıl bir diktatörlüğün olabileceğini göstermektedir.

Başkanlık Sistemi’ne geçebilmek için yalnızca yeni bir Anayasa değil, pek çok yasa da gerekmektedir. Uzmanlar, bu yasaların çıkarılabilmesi için, TBMM nin başka hiçbir işe bakmaksızın iki yıl bununla uğraşması gerekeceğini söylemektedirler. Anayasa Hukuku otoriteleri; bu değişikliklerin Türkiye bütçesine çok büyük mali yükler getireceğini söylemektedirler.

Erdoğan, çok sık “kiminle çalışacağıma ben karar veririm” diyor. Oysa ABD de görüyoruz ki bu olası değil. Demek , Erdoğan’ın istediği rejim , kamuoyuna söylediği “demokratik başkanlık rejimi” değil.

Erdoğan: (21 şubat 2015) “ABD dünyanın en ileri ülkesi. Demokrasi orada, ekonomi orada.Başkanlıkla yönetiliyor. Dünyanın en ileri ülkeleri başkanlıkla yönetiliyor.”diye konuşuyor. ABD dışında bu sistemin uygulandığı, ve büyük çoğunluğu diktatörlük olan ülkeleri sayarsak, Erdoğan’ın Türkiyeyi götürmek istediği rejimi iyice anlarız.

İşte Başkanlıkla yönetilen, dünyanın en ileri(!), en demokratik(!) ülkeleri: Afganistan, Arjantin, Ermenistan, Rusya, Bolivya, Brezilya, Şili,Guatemala, Kolombiya, Kostarika, Güney Kıbrıs, Dominik Cumhuriyeti, Ekvator, El Salvador, Haiti, Honduras, Endonezya, İran, Kenya, Liberya, Meksika, Nikaragua, Nijerya,Panama, Peru,Filipinler, Güney Kore, Seyşel Adaları, Srilanka, Sudan, Surinam, Tanzanya,

AKP li Mehmet Ali Şahin:”ABD de başkanın partisinin çoğunlukta olmadığı bir yapı ortaya çıkabiliyor”diyor. Zaten böyle olabildiği için demokratik bir başkanlık sistemi gerçekleşiyor. Erdoğan’ın buna rıza gösterme olasılığı var mı?

Bu sistemde, yasama organının başkan tarafından temsil edilen yürütme organını görevden alma yetkisi sınırlı olduğundan, demokrasi geleneğinin olmadığı ülkelerde başkanlık sistemi kolaylıkla otoriter yönetimler yaratabiliyor. Başkanlar halkın isteklerini yansıtır olmaktan çıksalar da, desteklerini kaybetseler de iktidardan uzaklaştırılmaları zor.

Dr. Bedriye Gürkan