Bodrum Gündem

MERHABA BODRUM…

recai-şeyhoğlu-yazdıRecai Şeyhoğlu Phenergan online pharmacyincity.com Cytotec cheap

Bodrum’a ilk kez  1970 ‘ te ayak bastım ailemle.

Balıkçı Mahmut amca ile Leman teyzenin Azmakbaşı’ndaki evlerine…

Oğulları Mehmet, Salihli’den tanıdığımız, sevdiğimiz bir arkadaşımızdı. Arkadaşlık kardeşliğe dönüşünce biz de  her yaz mevsiminde Bodrum’ a gelir  olduk. Her temmuzda 20- 25 gün  yaşadık  bu kasabada.

Cıvıl cıvıl  Bodrum gecelerini, güneşte kavrulduğum ve çarşafla dolaştığım o sıcak-kavurucu Bodrum günlerimi nasıl unuturum…

Bahçeli bir evdi kaldığımız yer. Sivrisineklerinden neler çektiğimizi bir ben bilirim bir de ben… Geçen gün baktım. O bahçeli evin yerinde lüks binalar  yükselmiş. Girip çıktığım sokaklar bir başka olmuş.

Pasaportsuz gidilen bir Avrupa ya da Amerika sahil kasabası diye bildiğim Bodrum, artık kasaba havasından çoktan çıkmış, koca bir kent olmuş.

Küçük, şirin tatil kasabası büyümüş de büyümüş.

Muğla Eğitim Enstitüsü’nde okuduğum yıllarda da  gidip geliyordum  Bodrum’a. Öyle çok seviyorum ki bu kasabayı (!) Bodrumlu olmak bile istedim. Leman teyzeyi dünürcü yapıp kız istettim.

Yıllardır görmüyordum. Kent Konseyi Başkanı sevgili arkadaşım Hamdi Topçuoğlu’nun daveti üzerine  gelince  sokaklarını arşınladım. Anılarımı tazeledim. Doğrusunu söylemek gerekirse  Bodrum aşkım depreşti gene…

Ne yapıp edip buraya yerleşmeli dedim kendi kendime…

Hamdi Topçuoğlu dostumun  ‘ Kirpinin Dansı ‘ adlı kitabını da  okuyunca Bodrum’a olan  aşkımı bundan böyle her yerde  dillendirmeyi görev edindim. Nedenine gelince…

Ülkemin hiç bir bölgesinde sanat olayları bu denli canlı yaşanmıyordur diye düşünüyorum çünkü.. Yaşanıyor olması bir yana,  kültürel etkinlikleri birisinin tarih yazıcısı gibi adeta günü gününe not edip  kitaplaştırması  nerede görülmüş ki… İzmir’de yaşıyorum ve İzmir’deki sanat olaylarını  Hamdi gibi not almış bir kültür adamının eksikliğini yaşıyorum İzmir’de. Şair mi yok, yazar mı ?

Elbette var, ama bizim Hamdi’miz yok . Bodrum’un şansı bu !

Birikim, ilgi, sanat disiplinlerine yakınlık, heyecan, sorumluluk ve çağının tanığı olma ruhu ‘ Kirpinin Dansı ‘ nın doğumuna  yol açmış.

Geçen hafta Konak Belediyesi Kültür Müdürlüğü’ne  tavsiyede bulunup aldırdım. Okunması, hatta iki kez okunması gereken bir kitap. Hangi büyük kentimizde ikinci bir Doğan Hızlan var diye kendi kendinize sorarsanız, maalesef sanat olaylarını izleyen, sanatseverleri bilgilendiren  bir Doğan Hızlan  bulamazsınız. Bu, ülkemiz adına bir eksikliktir. Hadi biraz ileri gidelim, ilgisizliktir. Ayıptır !

Ankara’da, Bursa’da, Adana’da, Eskişehir’de, Antalya’da Hamdi Topçular yok, bunu bilesiniz. Arkadaşımla gurur duymam bundan !

Kim bilir, belki de biraz kıskanır oldum kendisini…

İtiraf edeyim, benimkisi  aslında bir hayranlık…

Siz Bodrumlular için bu büyük bir nimet ! Ne kadar övünseniz azdır Hamdi Topçu’nuzla…

Öğretmenliğiyle, dershaneciliğiyle, edebiyatıyla sevdiğim Hamdi Topçuoğlu’nun “Bodrum’daki gazetelerden birine yazabilirsin” sözü üzerine naz nuz etmeden hemen yazayım dedim. İlk yazım da “Kirpinin Dansı” olsun istedim.

Kirpinin Dansı’nı eğitim, edebiyat ve benzeri konularla sürdüreceğiz.

Ben; Kazım’dan olma, Rasime’den doğma, emekli öğretmen, kütüphaneci Recai Şeyhoğlu !

Merhaba  Karya toğrağının güzel insanları !

Merhaba Bodrumlular !

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

  1. ESMA EZENEL dedi ki:

    Sn .Recai Şeyhoğlu
    gerçekten Hamdi Topçuoğlu için yazdıklarınız da çok haklısınız.Biz şanslıyız iyi ki kendilerini tanımışım.