KEŞKE BODRUM MEBUSU OLSA…

Bodrum’un sorunları giderek büyüyor. Bu sorunları yerel imkanlarla çözemeyiz. Mutlaka Ankara’nın desteği şart. Tıpkı Özal döneminde Marmaris’e yapıldığı gibi, Bodrum’a da gelecek 50 yılı kapsayacak bir plan yapılmalı ve finansı genel bütçeden ayrılmalı.

Böyle bir planda tüm altyapı ihtiyaçlarının dikkate alınması gerekiyor. Yolların tümü onarılacak, yeni yollar açılacak, Mumcular Barajı büyütülecek, belki de yeni su kaynakları bulunacak. Enerji ihtiyacı yarım asır hesaplanacak şekilde çözülecek. Vahşi çöp toplama ve şehir içine depolama işinden vazgeçilecek. Dünyanın yaptığı gibi, yer altına alınacak çöpler değerlendirilecek, bunlardan enerji üretilecek. Ankara öyle kurtuldu bu dertten, keza Adana da öyle…

Akıl için yol bir… Ventolin price Purchase Retin-A

Türkiye’de sorunlar içinde yüzen pek çok ilçe ve belde varken, neden Bodrum’a özel muamele yapılsın?

İşte konunun en can alıcı noktası da bu…

Çünkü Bodrum, dünyaca ünlü çok değerli bir antik kent. Üstelik turizmden hazineye her yıl 1,5 milyar dolar kazandırıyor. Vermeden almak Allah’a mahsus. Bodrum’a devlet olarak vereceksin ki, daha çok geliri kasana sokasın. Bunun dışında Bodrum, büyükşehir oldu artık. Öyle dünün 35 bin nüfuslu Bodrum’u hikaye oldu. Artık kışın 150 bin, yazın ise 1,5 milyon insan yaşıyor Bodrum’da. Buna rağmen Ankara, hala 35 bin nüfusa göre para ayırıyor Bodrum’a. Şimdi Muğla Büyükşehir Belediyesi bu rakamı bir miktar arttıracak.

buy albuterol online Ama yeterli olması mümkün mü?

Bodrum’un Ankara’da bir sahibi, işlerini kovalayacak bir mebusu olmalı. Geçmişte Zeyyat Mandalinci ile Musa Gökbel bunu başarıyla gerçekleştirmişler, kente önemli imkanlar sağlamışlardır. Ama çeyrek asırdır yok böyle biri. Geçen dönem Hüseyin Anıl aday olmuştu. İyi bir vatansever, eski eğitimci ve halen gazetecilik yapan Anıl’a yeterli oy verilip Meclis’e gönderilememişti. Seçilseydi Bodrum için kötü mü olurdu? Ankara’da kapı kapı dolaşıp, Bodrum’un devletteki işlerini mükemmel şekilde yapar, yaptırırdı. Yazık oldu Anıl’a…

Şimdi Bodrum’un eline bir fırsat daha geçti. MHP’den Asım Başaran Muğla milletvekilliğine ikinci sıradan aday oldu. Başaran yıllarca Bodrum’un MHP teşkilatına başkanlık yapmış, partisinin oylarını arttırmış bir politikacı. Seveni de var, sevmeyeni de, lehinde konuşanı da var, aleyhinde laf edeni de. Ama biz (armudun sapı var-üzümün çöpü var) diyen bir milletiz. Kolay adam beğenmeyiz, sempati duymadığımız biri ortaya çıkınca da, aleyhinde demediğimizi bırakmayız. Acı ama gerçek bu. Toplumun bu çok önemli ve sari hastalığı yüzünden, pek çok değerli vatan evladı heder olup gidiyor.

MHP son günlerde, iktidara kızgınlığın ve terörün faturasının getirisini toplamaya başladı. Hoş Parti içinde ve MHP’ye oy verenler arasında, iktidara zaman zaman koltuk değnekliği yaptığı ve her şeye (hayır) dediği için Bahçeli’ye bir öfke mevcut, ama sağ görüşlü olanların oy verecekleri başka bir parti olmadığı için MHP, bu seçimde de zarar görmez ve Muğla’da ikinci milletvekilliğini zorlar. Görünen o ki, ikinci mebusluk için gerekli 23 bin oyu Muğla genelinde almaya çalışacak olan MHP, pek de şanssız sayılmaz. Böyle bir sonuç, Bodrum’a bir milletvekili kazandırır ki, bunun faydasını da kısa zamanda görürüz.

Benim meselem Asım Başaran’ın yada başka birinin seçilmesi değil, hangi parti rozetine sahip olursa olsun, Bodrum’un Parlamento’da mutlaka bir temsilcisinin bulunması. Bunun çok faydalı olacağına ve kentin kaderini değiştireceğine inanıyorum. Eğer bir milletvekilini çıkarıp Meclise’e yollayabilirsek, o kişinin bir partinin değil tüm milletin milletvekili olması ve herkesi sevgiyle kucaklaması lazım. Türkiye böyle bir mebus fotoğrafını çoktandır görmedi ve hasret kaldı. Belki bu seçim sayesinde,bu mucizeyi de gerçekleştiririz.

Bu seçimde Bodrum, eğer bir milletvekili çıkaramazsa ne yaparız? Bodrum’da evi olan tüm milletvekillerini seferber eder ve kentimizin sorunlarını izlemeleri ve çözümünü kolaylaştırmaları için etkili baskılar yaparız. Hazır seçimden bahsetmişken, bu seçimlerin Türkiye’ye nefes aldırmasını, Türkiye düşmanlarına göz açtırmamasını, ülkemizi kötü yönetenlere tekrar fırsat vermemesini, ülkemizin artık huzur, güven ve istikrara kavuşmasını dileyelim. Açılan sandıklardan çıkacak sonuçlar, inşallah Türkiye’ye ve onun güzel insanlarına rahat bir nefes aldırır. Milletçe buna dua edelim.

Buna çok ihtiyacımız var çünkü…