NAŞİDE GÖKTÜRK BODRUM’DA SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI…

Yaklaşık bir yıldan bu yana çağımızın hastalığı ile Bodrum’da bir hastanede mücadele ederken, yaşamını yitiren besteci ve yorumcu Naşide Göktürk (51), son yolcuğuna Bodrum’dan uğurlandı. Göktürk’ün cenazesine ailesi, sevenleri ve sanatçı dostları da katıldı.
Bodrum Gündem Haber
Bodrum’da bir yıldan bu yana mücadele ettiği akciğer kanseri tedavisi gördüğü hastanede hayatını kaybeden ünlü sanatçı Naşide Göktürk, Bitez Gülsevim Rüştü Kaynak Camiinden son yolculuğuna uğurlandı. Cenazeye Naşide Göktürk’ün kardeşi Nihal Aktaş, ağabeyi Yavuz Emiroğlu ve yeğenleri Başak Aktaş, Barış Aktaş, Alper Ballı, Göktürk’ün yakın arkadaşı, Bodrum İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı İlhan Özyiğit, Bodrum’un tanınmış siyasetçilerinden Hüseyin Anıl, müzik ve televizyon dünyasından ünlü isimler Mansur Ark, Asrın, Hande Yener, Erhan Yazıcıoğlu, Niran Ünsal, Zeynep Türkeş, Nejat Alp, Serap Ezgü, Bora Gencer gibi ünlü isimler de katıldı. Ünlü simaların bazıları Göktürk’e son görevlerini yerine getirmek için geldikleri cenazede, gözyaşlarına hakim olamadı.

Magazin gazetecileri de cenazeye katılan ünlülerin duygularını öğrenebilmek için adeta birbirleri ile yarıştılar.

Hande Yener, “Naşide benim çok eski dostumdu, kaybettik çok üzgünüm.” derken, sık sık tabutun başına giderek gözyaşı döktü. Kardeşinin tabutunun başından bir an bile ayrılmayan Göktürk’ün ablası Nihal Aktaş ise sadece, “Ben onu yalnız bırakamam” dedi., sözler boğazında düğümlendi. Bir ara rahatsızlanan Aktaş’a sağlık görevlileri müdahale etti. Bodrum’un tanınmış siyasetçilerinden Hüseyin Anıl’da cenazeye katılanlar arasındaydı. Göktürk’ün ablası Aktaş’a taziyelerini sunarak sabır dilerken, Aktaş Anıl’a sarılarak “Güzel kızımızı kaybettik” dedi. Göktürk’ün ve ailesinin yakını olan Bodrum İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı İlhan Özyiğit’in de oldukça üzgün olduğu görüldü.
Tiyatro oyucusu ve sucu Erhan Yazıcıoğlu da, “Keşke gerçek sanatçılar hayattayken gerçek değerini bulabilse. Sıra bize gelmeden, gençler gidiyor. Çok üretken bir sanatçı, çok büyük besteci, çok iyi bir yorumcuydu. Gerçekten kadın mevhumunu bünyesinde taşıyan çok bilinçli, ülke sorunlarına son derece duyarlı bir insandı. Bütün büyük değerler gibi o da erken gitti. Başımız sağ olsun, umarız ondan feyz alması gereken, bazı gençler, gereken dersi alırlar. Çünkü ürettikçe insan var oluyor. Ürettikçe adı kalıyor. Üretmeden sadece çakma işler yapacaklarına, gerçek sanat üretsinler kendi dallarında” diye konuştu.
“Mehmet’im” şarkısıyla tanınan Zeynep Türkeş ise gözyaşlarına hakim olamayan sanatçılardan birisiydi. Hastalığı boyunca sık sık hastanede ziyaret ettiğini belirten Zeynep Türkeş; “O hepimize dokunan çok özel bir kalemdi. Çok önemli bir kadındı. Çok farklıydı. Hani diyorum ya; gerçek sanatçılar, olması gereken sanatçılar, milyonda bir gelebilecek karakterde biriydi. Çok önemli, anaç bir yapısı vardı. Çok vefalı, sevgi dolu, çiçekleri böcekleri çok seven, hayata rengarenk bakan bir canımdı o benim. Çok eskiden beri tanırım. Aslında ondan öğrendiğim çok şey vardı. Burnu büyük davranmamak, egolar o yüzden her şeyden soyutladım ben de kendimi. Onun yaptığı gibi yapmaya çalışıyorum. O zaman daha az canım yanıyor. Gerçek sanatçılar böyle yaşıyorlar maalesef. Onunla biz çok özel zamanlara imzalar attık.” dedi.
Naşide Göktürk, ikindi namazının ardından cami cemaati ile birlikte birkaç seveninin de katıldığı cenaze namazının ardından Bitez Mezarlığında toprağa verildi. Niran Ünsal, Zeynep Türkeş, Göktürk’ün mezarına toprak atarken, Göktürk’ün mezar tahtasını ise Zeynep Türkeş yazdı.