LE METROPOLE DE LA BODRUM/Yiğit Girgin Bodrum Gündem yazıları…

Kıymetli okur MERHABA!

Yaklaşık 15-20 sene önce, “BODRUM – 30.000” derdi tabela, “köyler dahil değil abi, köylerle beraber 50.000 olur nüfus” diye düzeltilirdi… çocuğuz tabi, vay bee der geçerdik, şimdi o tabelada artık 160.000 yazıyor da gülüyoruz, yaz sen oraya 250-300.000! Sanıyorum, has Bodrumlu olarak, yani “yerli kabile üyesi “gerçekten 50-60 bin arasında bir sayıda olsak gerek…

Düşünsene bir; sen Bodrumsun! Dünyada seni biliyorlar, popülersin, gitmek için zengin sıfatın olması lazım diye bakılıyor, kalmaya yer bulamıyorsun, yabancı turist cirit atıyor, Türkiye’nin doğusu batısı seni kıskanıyor, uğruna şarkılar, şiirler yazılıp, filmler çekiliyor, haberler yapılıyor, magazinde boy boy senin plajların, mekanların, otellerin göz önünde, doğa desen o biçim, koylarının eşi benzeri yok, dünyanın en güzel koyları birliği bile bodrumdan başkan seçiyor (GALİP GÜR), özgürlükler desen yaşamına karışan yok, saygı sevgi en dolusundan, güven desen; millet kapısını kilitlemeden yatıyor…

Sonra…

Sonrası malum…

Kıskandıklarından dolayı! Erkete de bekliyorlar, Ressam Bob (TRT-2’de Pazar günleri resim yapan Bonus kafalı ressam) gibi şuradaki mandalina bahçesine bir site yapalım, şuradaki ormanlık-makilik alan boş kalmış, bir site daha yapalım, ahanda şu tepe çok boş, biraz beton serpelim, yaşam alanı kalmasın, huzur çok üst seviyede, biraz karmaşa olsun, biraz trafik, biraz stres, biraz sinir… hooop; bir bakmışsın şehrin adı LE METROPOLE DE LA BODRUM olmuş, ondan sonra değerli basınımızın güzide yazarları, sevgili köşelerinden canım Bodrumu beğenmez olmuşlar, Belediye Başkanını beğenmez olmuşlar, insanını beğenmez olmuşlar, mekanları beğenmez olmuşlar yermişler de yermişler, deprem olmuş yermişler, tarzını yermişler, sahipsiz sanmışlar, gene yermişler…

Canım, biz sizin kocamaaan kentlerinize, değerli yöneticilerinize, insanınıza, trafiğinize, betonunuza, yağmurunuza, çamurunuza bir şey diyor muyuz?

Doğal afetinize seviniyor muyuz?

Buradan yazılar yazıp kamuoyunu olumsuz yönlendirip yanlışa sevk ediyor muyuz?

HAYIR, peki siz neden Bodrumu karalayıp popülerlik peşindesiniz?

Evet hatalarımız oluyor, biz de mükemmel değiliz fakat kol kırılır yen içinde kalır. Bodrum’un gerçek sahipleri zaten gerektiğinde gerekli eleştiriyi yapıyor ve yine burayı da sonuna kadar sahiplenip değerli misafirlerimize nereden geldiğine bakmadan sımsıcak davranmaya devam edecektir! Böyle barışçıl ve iyi niyetli bir yer için kötü niyet aramaya gerek yoktur.

Tarihin babası Herodot’un şehri, Cevat Şakir’in balıkçı kasabası, şimdinin ege incisi elbette ki toparlanacak, yüzünün akı ile hizmet verip gerek turizmi ile gerek yaşam alanları ile Türkiye’ye örnek olmaya devam edecektir, siz merak buyurmayınız efendim.

Görüş ve öneri için; [email protected]