Bodrum Gündem

BODRUMLU DENİZCİLER YASAĞA TEPKİLİ…

BODRUMLU DENİZCİLER YASAĞA TEPKİLİ…
denizciler yasağa tepkili manşetDüzenli sefer yapan yolcu gemilerinin de 12 Ekim’den itibaren Yunanistan karasularına sefer yapmaları yasaklanırken, liman çıkışlarına izin verilmeyeceği belirtildi. Denizciler, bu karardan rahatsız olurken, kararın gözden geçirilmesini istedi. 
Bodrum Gündem Haber 
Karardan en çok etkilenecek yerlerin başında gelen Muğla’nın Bodrum ve Marmaris, Aydın’ın Kuşadası, İzmir’in Dikili ve Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, denizciler, kararın tekrar gözden geçirilmesini istedi. Liman başkanları da dün (Pazartesi) Ankara’da konuyla ilgili düzenlenen geniş kapsamlı toplantıya katıldı.

Bakanlığın kararını değerlendiren Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz, Bodrum ve Marmaris gibi kıyı kentlerimizde üretilen ve tamamen Ege’nin mimari özelliklerini yansıtan gulet ve ahşap yatlara gemi muamelesi yapan Yunan makamlarının işin dozunu iyice kaçırdığını söyledi. Yunan makamlarının denetlenmemesi gereken yatları bile denetime tabi tutmaya başladığına dikkati çeken Demiröz, şöyle dedi:  “12 metrelik tekneye, gemi muamelesi yaparsanız, sıkıntıyı aşamazsınız ve eksik belge bulursunuz. Yunan adalarının önemli bölümü şu anda Türkiye’den besleniyor. Türk yetkililerinin böyle bir karar almaya yönelmesi sadece Türk denizciler, yat şirketleri için değil Yunan adalarında yaşayan esnafı da zor durumda bırakacak. Böyle bir kararın alınmasından önce yapılacak farklı şeyler olabilirdi. Konuyu çözümsüzlükten çok çözebilecek seviyeye taşımak gerekir. Yunan makamları, Uluslararası Gemi Taşımacılığı Yönetmeliği’ni bizim yatlara uygularken, bu şartların uymayacağını zaten biliyor. Biz de bu konuyu biliyoruz. O zaman yapacağımız şey, bizim yatları uluslararası taşımacılığı uygun hale getirecek yeni düzenlemelerin yapılması veya bizim yatlarımızın bu yönetmelikten muaf tutulmasını sağlamak olmalı. Bu da karşılıklı tepkiler, yasaklamalarla değil diyalog yoluyla yapılabilir. Alınan bu kararın ve Yunan tarafının sert tutumunun çok uzun süreceğini sanmıyorum.”

mustafa demiröz kent konseyiBEYAZ BAYRAK’TAN GRİ BAYRAK’A GEÇME KORKUSU…

Türk yatlarının uluslararası yolcu taşıma yönetmeliğindeki en iyi ve uygun şartlara sahip ‘Beyaz Bayrak’ sınıfında olduğuna dikketi çeken Demiröz, şöyle konuştu:  “Hükümetimizin aldığı bu karardaki en büyük etken, ülkemizin İMO kriterlerine göre içinde bulunduğu Beyaz Bayrak statüsünden Gri bayrak statüsüne düşecek pozisyona gelmesinden dolayı alınmıştır. Burada Liman Başkanının da ifade ettiği, yıllık kutuda 12 adet teknenin tutuluyor olması sizi bir bayrak aşağıya düşürüyor yani beyaz bayraktan gri bayrağı bununda en aşağısı siyah bayraktır. Biz bir zamanlar siyah bıraktık, siyah bayraktan uzun uğraşlar ve çalışmalar sonucunda gri, sonra da beyaz bayrağa geçmiştik. Bu ne demektir, yani dünya deniz ticareti kriterlerinde bu bayraklar bir statüdür. Yani beyaz bayrağa sahip bir ülkenin gemileri Dünya Ticaret piyasasında daha revaçta, daha geçerli, daha iş bulabilir, daha düzgün kabul ediliyorlar” dedi.

Şu ana kadar çeşitli gerekçelerle yabancı limanlarda 11 teknemizin bağlandığını ve bunlardan 5 tanesinin Yunan adalarında gerçekleştiğinin de altını çizen Demiröz, açıklamasına şöyle devam etti:   “Eğer bir gemimiz daha tutuklanırsa bizim gri bayrağa düşme tehlikemiz ortaya çıktığını ifade ediyorlar, bundan dolayı da böyle bir önlem alınmaya çalışılıyor. Burada tabii bu tutulmalarının gerekçesini iyi irdelememiz lazım, burada bize ait bir takım sorumluluklar veya kusurlar var mıdır? Yoksa bu tamamen Yunanlıların keyfi bir uygulaması mıdır? Tutuklanan tekneleri incelediğimizde ve özellikle bunların büyük oranda Yunan adalarında ve Yunan sularında olduğunu görünce de tutuklama sebeplerine de baktığımızda biraz keyfi uygulamaların yapıldığı izlenimi ediliyor. Halbuki aynı denize ortak iki devletiz aynı denizde ticaretimizi yapıyoruz karşılıklı ticaret yapıyoruz karşılıklı anlayış içerisinde ortada bir sorun varsa bunları çözülmesi lazım.”

asım başaranBodrum ile Yunan adaları arasında feribot işletmeciliği yapan Turkish Sealines şirketinin sahibi Asım Başaran ise Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın aldığı kararla ilgili şunları dile getirdi:  “Öğrendiğimiz kadarıyla iki ülke arasında yaşanan krizin, orada tutuklanan Türk teknelerinin sayısının artması dolayısıyla Türk gemilerinin uluslararası alanda itibarının zedelenmesine karşılık Denizcilik ve Haberleşme Ulaştırma Bakanlığı’nın önlem adı altında aldığı bir karar olarak görüyoruz. Fakat biz bu anlamda bu kararın bir an önce çözülmesini bekliyoruz. Çünkü bu kararın içerisinde sonuçları itibariyle, Ayvalık’tan Kaş’a kadar her Yunan Adası karşısında olan ilçelerimizde sefer yapan Türk bayraklı, Türk vergi dairelerine kayıtlı bir sürü firma var, ve bu firmaların çalışanları var. Bunların kiraları var, maaşları var, sigortaları var, aylık giderleri var ve gemilerinin işletme maliyetleri var. Bu kararın, bu işletmeleri durdurma kararının bu işletmelere yapacağı bu yansıtacağı bu sonuçlar ciddi bir vehameti kapsıyor. Doğal olarak umarım devletimiz bu kararı alırken bu işletmelerin maruz kalacakları durumlara yönelik bir takım tedbirleri vatandaşını koruyacak önlemleri almayı düşünüyordur” dedi.

Bodrum’dan Yunan adalrına taşımacılık yapan bir başka firma olan Bodrum Feribot İşletmeleri Limited Şirketi Genel Müdürü Metin Önder ise 12 Ekim’den itibaren adalar arasında yolcu taşıyan feribot ve ticari gemilerin Yunan adalarına gidişinin yasaklanacağını öğrendiklerini söyleyerek şöyle dedi:  “Tabii ki, bu karar tartışılır. Çünkü, Yunan sahil güvenliğinin cezalandırdığı yatların büyük bölümü Bodrum tersanelerinde yapılan yatlar, yani yöresel tipik yatlar. Gemi vasfı taşıması zaten mümkün değil. Ancak feribotlara da aynı yasağın getirilmesi kış aylarında Yunan adalarına sefer yapan ve sayıları ciddi oranda artan şirketleri sıkıntıya sokar. Bu kararın bir kez daha gözden geçirileceğine inanıyoruz.”

Bodrum Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyesi Arif Yılmaz ise bu durumun sadece bu yıl değil, geçtiğimiz yıllarında sorunu olduğunu vurgulayıp, şöyle konuştu:  “Ancak, şimdi patlak verdi. Yunan makamlarının gemi diye gösterdiği 15-30 metre arasındaki yatlarda yapılan aramalarda tabii ki Gemi Yönetmeliği belgesi bulunması mümkün değil. Bu konuda bizim de eksiklerimiz olabilir. Uluslararası sulara çıkacak tüm yatlarımızın belgelerinin tam olması gerekir. Şu an iki ülke arasında denizde yaşanan bir kaos var gibi görülse de Türk ve Yunan denizcilerin sağduyu ile hareket edip, bu krizin kısa zamanda aşılacağına inanıyorum.”

Öte yandan Yunan adalarına sefer yapan Türk bayraklı ticari yatların ise bugünden itibaren limandan çıkışlarına izin verilmedi.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.