Bodrum Gündem

KALE KAPANDI ve CHP BODRUM TEPKİ VERMEKTE GEÇ KALDI…

CHP Bodrum geç gelen tepki (24)

CHP Bodrum İlçe Başkanlığı aylar öncesinden kapanacağı bilinmesine karşın, ancak kale kapandıktan sonra, yaptığı basın açıklaması ile tepkisini dile getirdi. Bodrum İlçe Başkanlığının tepkisini dile getirmek için çok geç kaldığını ifade eden bazı yurttaşlar; “Atı alan Üsküdar’ı geçti…” şeklinde eleştiride bulundular. Diğer taraftan Bodrum Kent Konseyi, CHP’nin aksine Restorasyon çalışmalarının yapılmasının uygun olduğu yönünde bir açıklama yaptı… 

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem

Restorasyon nedeni ile kapatılacağının aylar öncesinden belli olmasına ve Bodrumlu yurttaşların ve basının hemen hemen her gün konuyu gündemde tutmasına karşın bu güne kadar sesini çıkartmayan CHP Bodrum İlçe Örgütü ne zaman biteceği belli olmayan Restorasyon çalışmaları ve kalenin kapatılmasına karşı bu gün bir basın açıklaması yaparak tepkisini dile getirdi.

Ne zaman bitirileceği meçhul olan Restorasyon çalışmaları ile ilgili olarak bu güne kadar sessizliğini koruyan CHP Bodrum İlçe Başkanlığı tarafından yapılan basın açıklamasında, kalenin bir Restorasyona ihtiyacının olduğu ve prensip olarak Restorasyona karşı olunmadığı vurguladı.  Açıklamada, en az iki yıl boyunca kalenin ziyarete kapatılmasına ise tepki gösterildi.
CHP Muğla Milletvekilleri Ömer Süha Aldan ile Akın Üstündağ ile birlikte, CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen, CHP Kadın Kolları Başkanı Emel Çakaloğlu, Belediye Başkan Yardımcısı Taner Uslu, Bodrum belediyesi CHP’li meclis üyeleri, kalenin kapatılmasına karşı aylar öncesinden mücadele başlatan Arkeologlar, Mimarlar Odası Bodrum Temsilcisi Cevat Kalfa, CHP geçmiş dönem İlçe Başkanlarından Rezzan Karahan ve CHP’liler katıldılar. Yaklaşık 50 kişinin katıldığı basın açıklamasında bazı yurttaşlar “Bu açıklama için çok geç kalındı…” şeklinde eleştirilerde bulundular. Basın açıklamasının sonunda kalenin kapatılmasına bu güne karşı hiçbir tepki veya eylem koymayan, bazı partililerin pankart altında fotoğraf vermesine tepki gösteren bazı Meclis üyeleri ise “Biz birkaç meclis üyesi bu konuyu aylar öncesinden gündeme taşıyıp, tepki konulması için kamuoyu oluşturmaya çalıştık. Bu gün görüyoruz ki kale kapandıktan sonra tepki vermeye çalışıyoruz. Çok geç kalınmış bir tepki. Kale kapanmadan önce tepkimizi koymalıydık…” şeklinde sitem ettiler.

CHP Bodrum geç gelen tepki (20)TURİZM İÇİN EN AZ İKİ YILLIK BİR KAYIP…

Basın açıklamasını okuyan Recai Seymen, Bodrum Kalesi’nin 1 Ekim tarihinden itibaren ziyarete kapatıldığını hatırlatarak şu ifadelere yer verdi: “Bu sürenin ne kadar zaman daha uzayacağı meçhuldür. Bodrum’un simgesi olan kalemiz yılda yaklaşık 200.000 ziyaretçi tarafından ziyaret edilmektedir. Bodrum’un kültür ve sanat hayatında önemli bir yeri olan Uluslararası Bale festivaline de ev sahipliği yapan, müzik ve tiyatro sahnesi olan Kuzey hendeğinin de en az iki yıl kapatılacak olması da kayıp olacaktır…” dedi.
CHP Bodrum geç gelen tepki (16)BODRUM’DA ÇOK DAHA FAZLA MÜZEYE İHTİYAÇ VAR…
Bodrum’un bir değil, pek çok müzeye ihtiyacı olduğuna vurgu yapan Başkan Seymen; “2003 yılında Bodrum Belediyemiz tarafından yaptırılan Bodrum koruma amaçlı revizyon imar planında Bodrum merkezinde iki adet müze yeri bulunmaktadır. Bunlardan birincisi Osmanlı Tersanesinin bulunduğu alan ile Paşa Tarlasındaki eski Su ürünleri müdürlüğünün bulunduğu şimdi eğitim tesisi olarak kullanılan alanlar olarak gösterilmiştir. Kalede yapılacak büyük ölçekli tek bir bina için ayrılan kaynak, yeni müzelerin yapımına aktarıldığı takdirde (Karia Müzesi, Etnoğrafya Müzesi, Şehir Müzesi, Sandalet Müzesi, Sünger Müzesi vs. gibi kent) çok daha cazip bir turizm merkezi olacaktır. Bizim temel isteğimiz: “Kale kapanmasın, müze yıkılmasın, sergi düzenleri korunsun ve eserler aynı yerlerinde kalacak şekilde sergiler de revize edilsin. Öncelikle, Bodrum halkını, turizmcileri, Bodrum esnafını, Bodrum kalesine sahip çıkmaya ve Bodrum kalesinin kapatılmasına ve Kale içine yeni binalar yapılmasına karşı çıkmaya çağırıyoruz…” dedi.

CHP Bodrum geç gelen tepki (19)KALE TAHRİP OLACAK İDDİASI…

CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ’da söz alarak “Biz Restorasyona karşı değiliz, ama korunarak yapılsın. Restoraspyon kalenin anıt özelliğini kaybetmeyecek şekilde yapılabilir, üstelik kapatılmadan yapılabilir. Kış aylarında iç Restorasyonunu yaparsınız, yaz aylarında da dış duvarların restorasyonunu yaparsınız. Camdan yapılan bir fanus kalenin içine oturtulacak. Cevat Şakir’in Bodrum Kalesini değil, cam fanusu göreceksiniz…” 

CHP Bodrum geç gelen tepki (13)BU KALE BODRUM HALKININ ESERİDİR…

Bodrum Kalesi’nin eski müdürü Oğuz Alpözen ise oldukça duygulu ve etkili bir konuşma yaptı. Alpözen “Bu kale hepimizin imece usulü ile yaptığı bir yer. Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nin adını koyan benim, bu kalenin tapusunu alan benim. Bütün bu eserlere Bodrum halkı beraber sahip çıktık. Yaptığımız bu eserleri kaldırıyorlar. Bunun bir mantığı var mı? Deprem’de yıkılabilir dediler, yıkıldı mı? Ya da bu tehlike var ise neden güçlendirme yapmıyoruz? Bu müze Atatürkçü bir zihniyetin eseridir. Aslında yıkılmak istenen budur…” diyerek tepkisini dile getirdi.

Basın toplantısı sonunda toplu fotoğraf çektirirken, CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ’ın önerisi ile sol kollar havaya kaldırdılar. Basın açıklamasının ardından Milletvekilleri ile partililer ilçe başkanlığında bir araya gelerek Türkiye gündemine dair sohbet toplantısı yaptılar.

CHP Bodrum geç gelen tepki (1)KENT KONSEYİ RESTORASYONU UYGUN GÖRDÜ…
Öte yandan önceki gün yazılı bir basın açıklaması yayınlayan Bodrum Kent Konseyi de, kalede yapılacak Restorasyon çalışmalarının uygun bulunduğu ve Restorasyon süresince gözlemci statüsünde çalışmaları denetlemek üzere bir komisyon oluşturma kararı alarak bakanlığa müracaat edildiğini açıkladı. Bodrum Kent Konseyi yürütme kurulu; arkeolojik potansiyelin çok yüksek olduğu Bodrum’da kale dışında da yeni müzelerin açılması ve yeni müze alanlarının geliştirilmesi konusunda ilgili makamların sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğinin altını çizdiği basın açıklamasında “28.09.2017 tarihinde Kent Konseyi tarafından organize edilen, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Restorasyon Dairesi Başkanı Bahadır Sabah ve Bodrum Kalesi restorasyon projesi müellifleri ile danışmanları, sivil toplum temsilcilerinin ve Bodrum halkının katıldığı, bilgilendirme ve tartışma toplantısı ışığında Bodrum Kent Konseyi yürütme kurulu; kalenin bakım, onarım ve iyileştirme çalışmalarını uygun bulmakta ve aynı zamanda uygulanacak projenin kamuoyu hassasiyetleri göz önüne alınarak yapılacak değişikliklerle uygulanması gerektiğini ve yapılacak çalışmaların Kent Konseyince oluşturulacak bir komisyon tarafından izlenmesi için ilgili mercilere başvuruda bulunma kararı almıştır…” ifadeleri yer alıyor…

Yorumlar

  1. MEHMET ÇİLSAL dedi ki:

    Kent Konseyi YK üyesi olarak yukardaki habere ilişkin bir çift laf etme gereği duyuyorum. Niye mi? Kale Projesi hakkında kimse kimseyi boşyere, mesnetsiz suçlamasın; konu siyasi bir polemiğe dönüşmesin diye.

    Kale projesi tartışmalarının yakın tanığıyım ve halen de içindeyim. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim; yukardaki haberde yeraldığı gibi, eğer bir geç kalma sözkonusu ise tek bir kurum değil, tüm yarımada geç kalmıştır aslında. Çünkü, “Bodrum Kalesi rölöve, restitüsyon, restorasyon, teşhir-tanzim ve mühendislik projeleri” 02.12.2014 tarihinde İzmir’de yapılan bir ihale ile yola çıkmıştır; proje/ler 23.02.2015 tarihinde (sözleşmeye uyulduğu varsayılarak) teslim edilmiş; plan, pafta vs.ler Kale’deki panolarda yıllarca asılı kalmıştır.

    Geç kalma, işte bu aşamada söz konusudur.

    Projenin iptaline karşı bildiğim kadarıyla kimse dava açmamıştır. Peki, niye açmamıştır? Konuyla ilgilenmemiştir, projeyi görmemiştir veya görememiştir vb… Herhangi bir STK ya da kişi, projeyi görmek için ilgili makamlara başvurmuş olsaydı, istediği bilgilere ulaşınca gerek görüyorsa dava açardı. Bilgilere ulaşamadıysa da bunun için ayrıca mücadele ederdi. Bunların hiçbiri olmamış. O yüzden erken davranan yok ki; geç kalan olsun.

    Benzer durum Doğal Sit’ler sürecinde de yaşanmıştır. Bakanlık, projeyi halktan ve kurumlardan gizleyerek yürütmüş; bilgi istenince vermemiştir. Biz(MUÇEP) detayı bilmek istiyorduk; başka yollarla bilgilere ulaşıp idari ve adli süreci öyle başlattık.

    İlçemiz’de kamuoyunu yakınen ilgilendiren katı atık, RES, Tilkicik, Çetili gibi bir türlü sonuç alınamayan sıralamakla bitmez projelerde, belediye mülkleri gibi konularda kamuoyu istediği bilgiye hala ulaşamamaktadır. Bilgiye ulaşmayı engelleyen ise hem yerel hem merkezi idarenin bizzat kendisidir.

    Kale meselesi de farklı değildir…

    Sürece mercekten bakmakta fayda var. Kimin/lerin elinde ne bilgi vardı da kamuoyunu aydınlatmadı veya uyarmadı? Bu konuda Herodot toplantısındaki resmi yetkililer,“belediyeye ruhsat başvurusu yapılmadı; zaten başvursalardı ve biz vermemiş olsaydık bile bakanlık üzerinden ruhsat alıp işlerine devam ederlerdi” şeklinde açıklamalar yaptı. Belli ki merkezi ve yerel idare arasında yazışmalar olmuş.

    İlçede çok ciddi bir proje uygulanmak isteniyor, ama hımbıl halkın haberi yok! Ya da haberi oluyor ama 2 sene sonra; o da proje müellifine göre etik olmayan yollarla! Gerçi halkın haberi olsa ne olacak ki; demokrasi, hak-hukuk-adalet, ekoloji vb. durum ortada. Yarımada bitmiş; herkes biraz fail…Gerçekten de neye gönderme yapmak lazım? Kim suçlu?

    İşin bir de öteki boyutu var. Kale’nin kapanacağını önceden bilmek yetmiyor; ayrıntıları öğrenmek ve buna göre önerilerde bulunmak gerekiyor. Bu da zaman alıyor tabii. “Kale kapanmasın” diyorsun; ama niye? Altını doldurmak lazım. İlle de zorlama bir yorumla geç kalan bir kurum aramak, beyhude bir çaba demek istiyorum.

    Kale konusunda siyasi partilerin içindeki bloklara şirinlik yapmak ya da eleştirmek meseleyi başka mecralara götürebilir, ki bu yaklaşımlara hiç gerek yok…

    Öte yandan, Kent Konseyi; proje müellifi-devlet-şirket ile ilçeyi biraraya getirerek asli fonsiyonunu yerine getirmiştir. Bu toplantı ve tartışmalar süreci, ilgilenen herkesin konuya bir biçimde vakıf olmasını, vakıf oldukça da görüş deklare etmesini sağlamıştır. Konu tıp kadar, astronomi kadar uzmanlık gerektiren bir konu olduğu için de kurumların görüş bildirmesi, ya da idari-hukuki yollara başvurması zaman almıştır. Tekrar ediyorum; geç kalan kimse yoktur. Yumurta kapıya gelince davranan toplum olduğumuzu unutmayalım. Yukarda adı geçen partinin temsilcisi Kent Konseyi YK üyesidir ve partisine süreci aktarmakla mükelleftir. Kent Konseyi, restorasyon projesini desteklemektedir; Konsey’de siyasi parti temsilcileri de dahil hiçbir YK üyesi aksine bir görüş beyan etmemiştir. Bu yüzden, kimseye haksızlık edilmemelidir.

    Mehmet Çilsal-ÖDP ve Kent Konseyi YK Üyesi