Bodrum Gündem

Şiir Kadınlar … / Feridun BÜYÜKYILDIZ BG Yazıları….

Şiir Kadınlar … / Feridun BÜYÜKYILDIZ BG Yazıları….

feridun-büyükyıldız-bodrum-gündem-yazıları-11Ona biçilen rolü gönüllü kabullenen, oynadığı rolün rantını yiyen Hülya Avşar’ın kadınlarından bahsetmeyelim bu gün. Üreten, hayatın her alanında mücadelesi ile dimdik ayakta olan emekçi kadınları,  dünyayı çekip çeviren, insanı doğurup şekillendiren kadınlardan bahsedelim.

Nasırlı ya da narin elleri ile tutundukları hayatın her alanını güzelleştiren, bir yağ tenekesine çiçekler açtıran, denizin dalgasına yakamoz olan kadınlardan bahsedelim.

Atilla İlhan’ın söylediği ve her şeye rağmen; “azıcık okşandığında çocuk olan” kadınlardan.

 “ne kadınlar sevdim zaten yoktular

 yağmur giyerlerdi sonbaharla bir

 azıcık okşasam sanki çocuktular

                                             …”

Bazen de gittiklerinde kentler yıkılır. Ellerini çektiklerinde bütün hayat tarumar olur. Ahmet Telli’nin söylediği gibi aşk yarım, hayat yarım kalır. Kuşlar dahi sığınaksız kalır.

“Gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da gider
Bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında
Yanlış adresteydik, kimsesizdik belki
Sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklar
Biz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardı
Üşür müydük nar çiçekleri ürperirken

Gidersen kim sular fesleğenleri
Kuşlar nereye sığınır akşam olunca

                                                  …”

Abdullah Nefes, kadını Anadolu’da, anasında bulur, çıkarır ve anlatır. Yaşmağı ile kara lastik arasına sıkışmış, tek dünyası penceresi olan, dünyaya ve hatta kendi kadınlığına uzak olan kadınları. “Tohum olurlar toprağa, karayerin karnında güneşler doğurur”lar.

“Gönlüm,

Yaşmağını aralayıp

Dudaklarında

Hayatı gizleyen

Kadınlarla dolu.

O kadınlar ki,

Çorak ayaklarda

Soluk düşler mi

Yıkıyorlar yoksa.

Annem ki

Bütün baharların adıdır,

Babamın azgın sularını

Adam etmiştir hep.

                               …”

Her kavganın en çok ıstırap çekeni olurlar. Mahpusluk beklemek, sürgün yollarına yoldaşlık yine onlara düşer. Lale Müldür’ün dediği gibi bir ülke olurlar.

“bir kadındı ve gözleri intihar
sevgilisi sürgündü ve anıları bir ülke.

                                                    …”

Bazen Bedri Rahmi’ye rastladığı gibi rastlayıverir bir kadın. Evli de olsa biçaredir Bedri. Asistanlık yaptığı Güzel sanatlar akademisine misafir öğrenci olarak gelen Mari’ye tutulu verir. “Bedri Rahmi o kadın için şairdir, şair olmuş resim yapmak yetmemiştir, resmedememiştir” der İlhan Berk.

“karadutum, çatal karam, çingenem
nar tanem, nur tanem, bir tanem
agaç isem dalımsın salkım saçak
petek isem balımsın a gülüm
günahımsın, vebalimsin.

dili mercan, dizi mercan, dişi mercan
yoluna bir can koyduğum
gökte ararken yerde bulduğum

                                              …” 

Kadınlar bazen Tomris Uyar olur Üç koca şair -biri Cemal Süreyya- koşturur peşinde. Şiire, şaire, hayata renk katar. Renkleri ile salınırlar hayatımızda.

Ve Hasan Hüseyin’in kadınları;

kadınlar
türkü türkü
kadınlar
ağıt ağıt
kadınlar ki
nakış nakış
beklemelerden!

çığrışırlar yaramızda
çığrışırlar bıçak bıçak
çığrışırlar kurşun kurşun
çığrışırlar fitil fitil

kadınlar!

bakışları niçin turna katarı
bakışları neden demirparmaklık?
kapanmış bıçak yarasından da beter sanki ağızları
kilitli kapılardan da beter

kadınlar

hayata emeğini,  güzelliğini, direncini katan tüm kadınların Sekiz Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutlarım.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.