Bodrum Gündem

Tufan Erkan Yakar yazdı / YİNE AYNI TİYATRO…

Tufan Erkan Yakar yazdı / YİNE AYNI TİYATRO…

tufan_erkan_yakarDeğerli Yoldaşlarım, Sevgili Büyüklerim,
Yine bir seçim arefesi. Yine aynı tiyatro. Oyuncuları farklılık gösterse de mizansen aynı.
Yıllardır, aylardır ortalıkta görünmeyen, ortak üyesi olduğumuz kurumun kapısından geçmeyen, sosyal hukukumuza rağmen selamını dahi alamadığımız insanların milletvekili aday adaylığı söz konusu olunca birer sosyal medya fenomeni, birer halk insanı modeline bürünmeye başlamaları, daha düne kadar işinden evine, evinden işine giderken bugün birilerinin ellerinden tutarak açılış açılış gezmeleri konuyu komşuyu aramaları, insanları o samimiyetsiz ve klişe mesajlara boğmaları ( ki hıdırellezi hatırlayıp bana mesaj göndermelerinin aday adayı olmaları dönemine denk gelmesi ne garip tesadüf değil mi?) hiç olmadıkları kadar insan olmaları ve kendilerinin dışında bir dünyanın farkına varabilmeleri…
Samimiyetsiz…
Sahte…
Riyakar..
İki yüzlü bir davranışlar bütünü olarak algılıyor ve şiddetle kınıyorum.
Olmadığınız biri gibi göründüğünüzü halk anlamıyor mu sanıyorsunuz?
Yanılıyorsunuz…
Diğer bir samimiyetsizlik ise, bağlı bulunduğumuz kurumun en tepesindeki isim birkaç ay önce yapılan bir toplantıdaki konuşmasında seçim süreçlerinde bir yerlere aday olacaksanız parti içindeki makamları işgal etmeyin uyarısında bulunmuştu.
Birkaç ay önce partinin yönetim kadrolarına seçilenler koşa koşa o makamları işgal ettiler ve bugünlerde de aynı hızla boşalttılar.(Kadın ve Gençlik Örgütlerimizin yöneticilerini ve üyelerini kasdetmiyorum) (Bazılarının milletvekilliği aday listesindeki yerini beğenmediğini ve örgütün karşı duruşu karşısında geri adım atmak zorunda kaldığını da unutmamak lazım)
Şimdi baktığımızda tarif ettiğim bu adaylar Genel Başkanın düşüncelerini ve uyarılarını hiçe saymışlardır. Diğer taraftan bu atamayı gerçekleştirecek kişiler arasında Genel Başkan’da bulunmaktadır. Eğer yarın parti içi yönetim kadrolarından istifa eden birisi milletvekili olarak atanırsa o vakit insanlar, partililer sormazlar mı bu ne yaman çelişki diye?
Aman efendim sende görmüyor musun olağanüstü bir durum var, baskın seçim söz konusu diye bağıranları duyar gibi oluyorum. Yahu daha düne kadar hodri meydan çeken biz değilmiydik? Yahu Türkiye’nin en apolitik kişilerinin bile erken seçimi tahmin edebildiği bir dönemde bu ülkenin en örgütlü yapısı (beldelerden büyükşehirlere kadar) bu erken seçimi öngöremedi mi? Örgüt bunlara hazırlık yapamaz mıydı? Parti içi ön seçim olamazmıydı? ( Demokrasi yönünden eleştirdiğimiz Akp’de milletvekilliği adaylığı belirleme yöntemlerinden temayül yoklamasının da yapıldığını hatırlatırım)
Tabi kendi kişisel hırslarının takipçisi olanların işgalindeki bir kurum böyle olağanüstü durumlara hazırlanmak varken, ben bu durumu nasıl bir fırsata çevirebilirimin peşine düşer, sonra da Hak, Hukuk, Adalet diye de yollara…
Şimdi de aday adaylarına sormak lazım; zira hepsinin ortak özelliği her fırsatta demokrasiden dem vurmaları her fırsatta katılımcı, çoğulcu demokrasinin olmazsa olmazı önseçim nidaları atmalarını hatırlıyorum. Hal böyleyken bu antidemokratik atama yöntemi ile seçilmek için sıraya girmelerini anlayabilmiş değilim.
Bugün atanmak için sıraya giren aday adayları velev ki vekil oldunuz, kimin vekili olacaksınız ?
Bugün senin elinden tutup açılış açılış gezdirenlerin mi? Genel Merkezin mi? Genel Başkanın mı?
Tüm bunların vekili olabilirsin ama üyesi ve delegesinin sandığa gitmediği partinin ya da seçimden seçime hatırladığın milletin vekili ola-maz-sın!
Sonra diyoruz ki biz neden %25 leri aşamıyoruz.
Sizce ?
(Milletvekili Aday Adayı olup gerçekten hayatını partisine, örgütüne adamış ve bu uğurda mücadele etmiş kişi ve dava adamlarını asla bu katagoriye sokmuyor ve onlara en ufak bir eleştiride dahi bulunmuyorum. Emek en yüce değerdir! Partimiz onların emeği sayesinde ayaktadır. Bu anlamda yazdıklarımı lütfen herkes üzerine alınmasın!)
Her fırsatta gençlerin önünü açmak ile ilgili konuşma yapanların, fikir beyan edenlerin bu süreçte acaba kaç tane genç için milletvekilliği adaylığı noktasında aday olmaları için mücadele ve teşvik ettiğini merak dahi etmiyorum çünkü gene söylemden öteye geçemeyen popülist ve sahte bir yaklaşım sahnelediklerine maalesef gene şahit olduk ve gördük.
Bütün bu anlam ve düşüncelerimle milletvekili aday adaylığına başvuru yapmadım. Gerçekten Örgüt ve Parti Emekçisi olan Aday Adaylarımıza başarılar dilerim. Bizim için hiçbir koltuk, hiçbir makam, hiçbir mevki 6 Mayıs 1972’de Deniz Gezmiş’in tekmelediği idam sandalyesinden daha değerli değildir!
Biz Gezi’de, Şeker Fabrikalarında, Üniversitelerde, seçim akşamları YSK önlerinde, sandık başlarında, eylemlerde, direnişlerde, caddelerde ve sokaklarda olmaya, Aydınlık bir Türkiye için mücadele etmeye devam edeceğiz ve sonunda haramilerin saltanatını yıkacağız!
Gençlik Gelecek; Gelecek hepimiz için…

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.