Bodrum Gündem

24 HAZİRAN SEÇİM ANALİZİ-2 / KIRAT ŞAHLANACAK, İYİ PARTİ KAPANIP DEMOKRAT OLACAK…

24 Haziran seçimlerinin ardından Türkiye, Muğla ve Bodrum’un gündemi Cumhuriyet Halk Partisi ve figüranları ile çalkalandı durdu. Figüran tanımlamasını özellikle seçiyorum ve kıvırmadan bilerek kullanıyorum. CHP üzerinde oynanan oyunlar ayan beyan belliyken, hala bu oyunun farkına varmayıp ciddi ciddi ahkâm kesmeye devam ediliyor.

Sadece CHP’mi? İYİ Parti’de de acayip bir oyun dönüyor. 24 Haziran seçimleri öncesi ve sonrasında yapılan söylemler öylesine çelişkili, öylesine abartılı ki İYİ Parti üzerinden oynana oyunları da anlamayanlara şaşarım.

Eğer bir ülkenin muhalefeti yok ise veya yok edilmiş ise o ülkenin demokrasiden söz edilemez. Halk sandık demokrasisi ile kandırılır ve demokrasi varmış gibi oyalanır. Türkiye’de durum aynen bu şekildedir.

CHP ve İYİ Parti de Türkiye’nin umut bağlanan muhalif kanadıydılar. 24 Haziran öncesi İYİ Parti taşıyamayacağı bir yükün altına sokuldu. Cumhurbaşkanı adayı çıkartamayacağı öngörülünce, CHP 15 Milletvekilini İYİ Parti’ye kiralayarak sözde bir demokrasi kahramanlığı yaptılar. CHP’nin tabanına da demokrasi için yaptık söylemi gazlandı. Aynı Ekmelettin İhsanoğlu gazı gibi. Demokrasiye inanan CHP tabanı, bu gazı seve seve yedi. Ardından sanki çok fazla oyu varmış gibi HDP barajı aşmalı gazı pompalandı CHP tabanına. CHP tabanı bu gazı da seve seve yedi. Zaten daha önce de yediği için alışıktı bu HDP gazına.

Lakin elde çok gaz vardı ve birileri İYİ Parti’yi gazlamaya başladı. Miting meydanlarında yazmalar sallanarak, o MHP kökenli Meral abla gazı pompalandı. Önce MHP tabanı bu gazı seve seve yedi. AK Partililerin ve Devlet Bahçeli’nin de gazlaması ile İYİ Parti sanal bir yükselişe geçti ve oksijen zehirlenmesi yaşadı. Gazla çok yükseğe çıkartılınca önce CHP’nin kendisine verdiği 15 milletvekilini elinin tersi ile iterek geri yolladı. Meral ablanın bu hareketinin ardından CHP Genel Başkanı ve Kurmaylarının suratlarındaki pişkin ifade hala akıllarda.

CHP’nin ülkeye demokrasi getireceğim diyerek o kadar gaz yedi ki; 2 Temmuz’da Sivas’ta yakılan canların birinci sorumlusu dönemin Sivas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu ise Temel dede şirinliği ile CHP’nin şefkatli kanatlarının altına girdi. Sonuçta Saadet partililer CHP sayesinde parlamentoya bile girdiler.

Yoksa siz unuttunuz mu?

chp-den-iyi-partiye-15-milletvekili-geçtiCHP Kurmayları İYİ Partinin kirasını bile ödemeden milletvekillerini geri vermesine çok bozuldular. Bunun öcünü almak için CHP tabanına demokrasi için Meral ablaya, Selo’ya ve Doğu’ya imza vermeleri için gaz vermeye başladı. CHP tabanı gaz alışmış olduğundan mıdır, yoksa artık gaz bağımlısı olduğundan mıdır bilinmez, CHP’ye rakip çıksın diyerek imzaları çaktılar. Bu arada CHP’de kendi adayını sır gibi saklıyordu. CHP adayını kirlenmemesi ve yıpranmaması için neredeyse seçimden bir gün önce, 23 Haziran günü açıklayacaktı. Neyse ki o kadar beklemeye gerek kalmadan, Genel Başkan Kılıçdaroğlu Muharrem İnce’nin adaylığını “Gel bakalım buraya Marem…” diyerek açıklayıverdi.

Bir anda ortalık toz duman oldu. “Vay be!!!” dedi herkes. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dilinden anlayan, onun söylemlerine yanıt verecek bir efeydi Muharrem İnce. Allah için çok çalıştı, çok miting yaptı. Milyonları topladı.

karanlık güçlerBu arada senaryolar birbiri ardına gelmeye başladı;

1-Kılıçdaroğlu her halükarda Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamayacağını bildiği için ekarte etmiş oluyordu. Marem siyasi bir mevta olmuştu.

2-Meral abla öylesine gazlandı, öylesine gazlandı ki yazmalar artık kamyonetlerle taşınmaya başlandı. Bu arada mağdur edebiyatı da devreye girdi. Hem de AK Parti’nin kalesi Gaziantep’te. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in miting yolunu kapattığı iddia edilirken, bir görüldü ki o yol güvenlik nedeni ile Cumhurbaşkanı Erdoğan geldiğinde dahi kapatılıyormuş. Ama yine de mağdur edebiyatı yapmak için gün doğmuştu.

3-Bu arada AK Parti devreye MHP kozunu sürmeye başladı. MHP baraj altında kalacak, yüzde 3-4 oy alabilirse ne ala şeklinde söylemler gazlandı sokaklara. Bu gazı muhalefetin tüm bileşenleri yedi. En çok İYİ Parti yedi.

4-En çılgın senaryo ise; CHP yanlış bir aday gösterdi. Çünkü aslında Meral abla birinci olacaktı, CHP daha zayıf bir aday çıkartmalıydı. Bu da AK Parti’nin bir oyunuydu. Çünkü eğer ikinci tura geçilirse CHP’nin sürekli olarak iyilik yaptığı, iyilik yapmak için kendini parçaladığı İYİ Parti, Saadet Parti, Demokrat parti tabanı CHP adayına oy vermezdi. Nasıl yani? Eeee ne olmalıydı? Meral ablayı gölgede bırakacak, çok çalışan bir aday olmamalıydı. Böylelikle iyilik yapmak ve ülkeye demokrasiyi getirmek için kendini parçalayan CHP yüzünden İYİ Parti adayı yüzde 10 bile oy alamadı. Ver gazııııııı…

5-Hani dış güçler ya da birileri dediklerimiz var ya. Bütün bu olanların sonunda sadece kenara çekilip kıkırdayarak izlediler bence. Çünkü zaten muhalif kanat birbirini, hiçbir dış mihrak etkisi olmadan arkadan vurmuştu. Muharrem İnce de 24 Haziran gecesi 00:17’de attığı “Adam kazandı…” mesajı ile bütün bu seçim sürecinin son tüyünü de dikmişti.

6-Birileri veya dış mihraklar biraz daha geri çekilip kahkahalar ile hiçbir şey yapmadan izlemeye devam ediyorlar hala. Meral Akşener istifa ediyor “Ben küstüm oynamıyorum…” diyor. Demokrasi kahramanı ilan ediliyor ve örnek gösteriliyor. Kılıçdaroğlu “Ben koltuğumu bırakmam…” diyor, Muharrem İnce de “Hani bana, hani bana…” diyor.

Aklıma geliverenler bunlar. Zaten sosyal medya da binlercesini okuduk.

O birileri ve dış mihraklar dediklerimiz bütün bu olanlardan sonra artık kahkahaları yerlerde yuvarlanarak atıyorlar.

Karınları ağrıyor gülmekten.

Biri bunları durdursun diye bağırıp duruyorlar.

************

chp ilçe başkanlığı kocadona yanıt basın açıklaması (1)Günlerdir hem genelde, hem yerelde CHP’nin iç çatışmalarını, imza toplamalarını, imzaya karşı İl Başkanlarının açıklamalarını, imza sayısının ne olduğunun meçhul mü, yoksa tamam mı hala netleşmediğini yazıp çiziyoruz. Bu arada hep CHP’ye yükleniyoruz diye de haklı olarak eleştiriyoruz.

Lakin biz ne yapalım, ne AK Parti, ne de İYİ Parti’den bir hareket yoktu. MHP’nin ise uzun zamandır sesi soluğu çıkmıyordu yerelde. En sonunda AK Parti Bodrum İlçe Başkanlığı basına bir yemek verdi de biraz hareket gördük. CHP tabanı en azından biz gazeteciler üzerinden bir şeyler söyleme fırsatını yakaladılar. Gerçi muhalifler AK Parti’ye vuralım derken, tokatları hep bize geldi ama yapacak bir şey de yok.

İYİ Parti de en sonunda hareket ederek “Yıkılmadık ayaktayız…” mesajı vermeye çalıştı. Yukarıda yazdığımız senaryoların aksine farklı açıklamalar yapılmaya başlandı İYİ Parti için. Ne gibi derseniz; “Biz yeni bir partiydik ve yeni olmamıza karşın çok iyi oy aldık. En azından yüzde 10’u aştık…” şeklinde.

Yapmayın be ya!

Hani ikinci parti İYİ parti olacaktı, Meral abla sayesinde Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalacaktı. MHP yok olacak ve İYİ Parti iktidara yürüyecekti hani. Şimdi ne oldu? Yüzde 10 bile alamadı. Sonra yeni kurulduk, bu aldığımız oy büyük başarı, çevir kazı yanmasın.

Lakin CHP’nin de aşağı kalır yanı yok. O mitinglerdeki milyonlar toplanmıştı. CHP aldığı o gazla birinciliğini ilan etmişti neredeyse. Meğer o gaz anca yüzde 31’e tekabül ediyormuş. Üstelik üzerine bir de koltuk kavgası. Ohhhh yarasın…

Bu sefer yemezler…

iyi parti bodrum ilçe teşkilatından meral akşenere çağrı (6)Lakin burada Muğla ve Bodrum İYİ Parti teşkilatının hakkını yemeyelim. Çok disiplinli ve çok iddialı bir seçim çalışması yürüttüler. Sokak sokak dolaştılar, adam adama markaj yaptılar ve bence çok başarılı bir seçim çalışması yaptılar. Yerelde iddialarını hep makul düzeyde koydular. Muğla Milletvekili adaylığında ikinci sıraya Mehmet Tosun konulsaydı eğer, kazanma olasılığı yüksekti Çünkü Bodrum mutlaka arkasında duracaktı. Ama beceremediler. Teşkilatlanmaları ve disiplinli çalışmaları ile Bodrum’da sınıfı geçtiler. Muğla’da da Behçet Saatçi’nin de arkadan iteklemesi ile geçer not aldılar. Bence İYİ Parti Genel Merkezi, Bodrum ve Muğla’da helallik istemelidir. Kul hakkı var ise Bodrum İYİ Partililerin hakkı Genel Merkezdekilere geçmiştir.

Meral Akşener’in yeniden Genel Başkan olmasını istemeleri ve bununla ilgili yaptıkları basın açıklamasının hiçbir anlamı yok. Lakin Meral hanım ve Genel Merkez gazla çalışıyorsa eğer Bodrum’dan iyi gazladılar doğrusu.

************

gültekin-uysal-ve-meral-akşenerŞimdi gelelim yazımızın başlığındaki öngörümüze;

Bence Meral Akşener ne kadar gaz verilirse verilsin, Genel Başkan adayı olmayacak. Olursa da o eski günlerine asla dönemeyecek. Her zaman MHP’den ayrılan bir hizip partisi olarak kalacak.

Peki ne olacak?

Bence en başından beri olması gereken merkez sağ partinin kuruluş senaryosu devreye sokulacak. Demokrat Parti veya Doğru Yol Partisi neyse işte o devreye sokulacak. Yani kırat yeniden şahlandırılacak. Bence bunun hazırlıkları da tamamlandı ve İYİ Parti, Demokrat olacak. Demokrat Parti’nin genç ve parlak Genel Başkanı Gültekin Uysal mı olur, yoksa eskilerden bir bilen, bir ağabey mi olur partinin başına geçecek. Eğer gözlemlerimde yanılmıyorsam ve bu güne kadar Türkiye siyasi tarihini birazcık biliyorsam, yerel seçimlerde Demokrat Parti yeniden siyasi arenadaki yerini alacak diye düşünüyorum.

Siyasette hiçbir şey kesin değildir, lakin binlerce olasılık aynı anda hesap edilir. İşte o olasılıklardan bir tanesi de budur.

Mehmet Kocadon Muğla Büyükşehir, Mehmet Tosun’da Bodrum Belediye Başkanlı için Demokrat parti adayları olursa eğer çok şaşırmayalım.

“Hadi canım sende. İşkembeden atıyorsun…” diyenlerde olabilir. Nasıl olsa siyasette atış serbest. Kayseri’ye deniz getireceğim diyen siyasetçi bile oldu bu ülkede. Benim yazdıklarım hiç olmazsa gaz yapmaz.

Fatih yazmıştı, vay anasına deseniz yeter.

Yaşayalım görelim…

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

  1. Fatih dedi ki:

    Çok iddialı bir yazı olmuş Adaş…
    yaşayalım görelim…