Bodrum Gündem

FATMA MANSUR COŞAR’ın Anısına Saygıyla, Sevgiyle

FATMA MANSUR COŞAR’ın Anısına Saygıyla, Sevgiyle

sönmez-taner-bodrum-gündem-yazıları

Sönmez Taner-Bodrum, 26 Temmuz 2018

Bodrum sever dostumuz Fatma Mansur Coşar’ı kaybettik.

23 Temmuz Salı günü, vasiyeti uyarınca, Datça’nın Sındı Köyü’nde, büyük aşkı, sevgili eşi Münir Coşar’ın yanına defnedildi.  İki sevdalı toprakta kucaklaştılar. Işıklar içinde yatsınlar!

fatma-mansur-coşar-1Fatma Mansur Coşar kimdi? Bodrum için, Bodrumlu için neden değerliydi?

Fatma Mansur, Harvard Üniversitesi’nde doktorasını tamamlamış, parlak bir genç akademisyen olarak, 1960 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü’nde, Siyaset Bilimi alanında öğretim üyesi olarak çalışmaya başlamıştı.

1960’ların ortalarında yaptığı bir Ege gezisinin uzantısı olarak  “tesadüfen” Bodrum’a geldi. Kendi deyişiyle “Yaşadığı birkaç gün içinde kasabanın konumu ve kasaba sakinleri onu adeta büyüledi”. O dönemde, yapmayı planladığı sosyolojik bir “Kasaba Biyografisi” araştırması için uygun bir kasaba ortamı arayışı içindeydi. Bu kasaba Bodrum olabilir miydi?

Bu sorusuna yanıt bulabilmek amacıyla, birincisi 1966 yazında altı hafta, ikincisi ertesi kış bir ay olmak üzere Bodrum’a iki kez daha geldi geldi. Fatma, bu süre içinde, kasabayı gezdi, dolaştı, gözlemledi. Çeşitli kesimlerden insanlarla tanıştı; onlarla birlikte yemek yedi, çay, kahve içti. En önemlisi onlarla uzun uzun konuştu,  muhabbet etti.

Planladığı araştırma için Bodrum, uygun bir kasabaydı. Kendi ifadesiyle “Bu tür bir araştırma genelde, kadınlarla konuşabilmek için bir kadın araştırmacı, erkeklerle konuşabilmek için bir erkek araştırmacı tarafından yürütülürdü”.  Oysa Bodrum’da buna ihtiyaç yoktu.

Fatma Bodrum’da, kadın olsun erkek olsun her kesimden Bodrum insanı ile rahatlıkla konuşulabildiğini gözlemledi; gördü ki sorularına her iki kesimden de yanıt alabilecekti.

Fatma, araştırmanın olabilirliği konusunda ikna olmuştu. Kararın verdi. Bu araştırmayı Bodrum’da yürütecekti.

Bu kararla Bodrum’a geldi bir otele yerleşti.

Eylül 1967 – Şubat 1968 arasında, “Katılma ve Gözlemleme” yöntemini uygulayarak, tüm yerel gelenekleri yaşayarak; doğum, ölüm, sünnet, düğün, mevlit, kabul günü gibi tüm buluşmalara katılarak; kamu, yerel yönetim, sivil toplum kuruluşları ve diğer kurumlar kanalıyla erişebildiği sayısal verileri kullanarak, anketler yaparak, sorarak, dostluklar kurup insanlarla söyleşerek çalışmasını tamamladı.

Bodrum-A Town In The Eagean-Bodrum Gündem-BG DERGİ

Sonuçta, “Bodrum – A Town in the Agean” başlıklı kitap ortaya çıktı. 1969 yılında tamamlanan kitap, 1972 yılında Hollanda’nın Leiden kentinde, Brill Yayınevi tarafından “Social, Economic and Political Studies of the Middle East (Orta Doğu Sosyal, Ekonomik ve Politik Araştırmalar)” dizisi kapsamında, İngilizce olarak yayınlandı.

Anılan kitabı nasıl keşfettim? Fatma Mansur Coşar ile nasıl tanıştım?

1993 yılında Bodrum’a yerleştikten sonra sıklıkla İlçe Halk Kütüphanesi’ni ziyaret ediyordum. Ne zaman fark ettim, kesin anımsamıyorum. Nadir eserler bölümünde, kilitli bir camekân içinde bir kitap vardı. Kitabın başlığı İngilizceydi: “Bodrum-A Town In The Eagean”. Yazarı ise Türk’tü. Fatma Mansur. Çok ilgimi çekmişti. Bir kütüphaneci olarak nadir eserlerin kütüphane dışına çıkamayacağını biliyordum, elbette. Yine de denedim. Olmadı, kitabı alıp okuyamadım. İçimde ukde kaldı. Kitabı alıp, okusam, belki de Türkçe ’ye kazandırsam ne güzel olmaz mıydı?

Bodrum’da, geçen zaman içinde Fatma ile yollarımız kesişti. Dost olduk. Ortak dostlarımızla birlikte pek çok şey paylaştık. Söz konusu kitabı kendisinden istedim. Elinde kalmamıştı.

Yıllar geçti. Fatma sağlık sorunları nedenleriyle İstanbul’a taşındı. Ben ne zaman Halk Kütüphanesi’ne gitsem camekân içinde kilitli o kitabı izlemekten kendimi alamadım. Yıllar geçti. 2012 yılında, Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi Meclis Başkanı Rüştü Tezcan, bir etkinlik toplantısı sırasında Bodrum ile ilgili kitap yayınlamak istediklerini dile getirdi. Fatma Mansur’un “Bodrum” kitabından söz ettim. Yayınlamak isterlerse Türkçeye çevirebileceğimi söyledim. Yanıt olumlu idi. Eğer Fatma Mansur bunu onaylarsa ve telif hakkını Oda’ya devrederse.

İstanbul’a gittim ve Fatma’yı ziyaret ettim. Durumu anlattım. 100 adet kitabın, kendisinin de üyesi olduğu, ÇYDD Bodrum Şubesi’ne verilmesi koşuluyla, kabul etti.

Haber sevindirici idi. Ancak elimizde kitabın kopyası yoktu. Fatma’ya rica ettim. Kitaplıklarını araştırdı. Elinde kalan son nüshayı bana hediye etti. Ne mutluluk! Kitap ODTÜ Kütüphanesi damgalı, onlarca kez ödünç verilmiş, sayfaları ve cildi yıpranmıştı. Olsun! Kitap artık elimizdeydi. Çok mutluydum. 2014 yılında kitabı çevirmeye başladım.

Gerçekten de çok özel bir kitaptı. Bodrum ile ilgili çok değerli bilgiler içeriyordu. Kitap, bilimsel araştırma bulgularını aktarmakla birlikte, anlatım dili son derece sade, akıcı ve mizah doluydu. Metne ek olarak verilen fotoğraflar da değerliydi.  Onlar, 50 yıl öncesi Bodrum insanının ve Bodrum yaşamının görsel tanıklarıydı.

Kitabı çevirirken, o dönemin Bodrum’unu Fatma ile birlikte, sanki ben de yaşıyordum. Fatma’yı daha yakından tanıyor, ona kendimi daha yakın hissediyordum. Harika bir süreçti.

ege'de bir kasaba fatma mansur bodrum gündem

Çeviriyi büyük keyif alarak tamamladım.  Kitap,  pek çok dostumun katkılarıyla yayına hazırlandı ve “Bodrum- Ege’de Bir Kasaba” başlığı ile Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi tarafından, 2015’de yayınlandı.

Bir “Kasaba Biyografisi” niteliği taşıyan bu kitapta Fatma Mansur, belirli bir zaman kesitinde (1967-1968), çeşitli yönleriyle Bodrumu irdeler; Bodrum’un kimliği, yaşam biçimi, gelenekleri, tarihi, fiziksel ortamı, politikası, eğitim kurumları, ekonomisi, toprak dağılımı, esnaf ve sanatkârları, toplum yaşamı gibi konular hakkında değerli bilgiler ve veriler sunar.

dün bu gün bodrum fatma mansur 1

Fatma Mansur Coşar, yukarıda anılan kitabından 30 yıl sonra, Bodrum hakkında bir kitap daha kaleme aldı. 1999 yılında, Ana Yayıncılık tarafından yayımlanan bu ikinci Bodrum kitabının başlığı:  “Dün Bugün Bodrum”  

Fatma Mansur Coşar, “Bodrumlulara” ithaf ettiği bu kitabında, 1969-1999 arasındaki 30 yıl içinde Bodrum’un giderek yok olan kimliğini, Bodrum’un maruz kaldığı insan ve para istilalarını, kasabaya bol paranın girmesine karşılık yitip giden insan değerlerini, Ara Güler’in eski ve yeni Bodrum fotoğrafları eşliğinde biraz hüzünlü, biraz da mizahi bir ifadeyle anlattı. Baskısı tükenmiş olan bu kitabın Bodrum’da yeniden yayınlanmasını diliyorum.

Sonuç olarak, Fatma Mansur Coşar Bodrum’da yaşadığı 40 yıl boyunca, Bodrumlularla yaşamı paylaşmakla kalmadı, Bodrum’un iki farklı dönemini kitaplarıyla belgeledi; araştırmacılara ve gelecek kuşaklara Bodrum ile ilgili çok değerli iki armağan bıraktı.

Fatma Mansur, araştırmayı yürüttüğü sırada, dönemin Turizm Enformasyon Müdürü Münir Coşar ile tanıştı. Bilim insanı Fatma Mansur ile dostları tarafından “Beyefendi”, “Datça Prensi” gibi sıfatlarla tanımlanan Münir Coşar birbirlerine âşık oldular; evlendiler. Fatma Mansur ODTÜ’deki parlak akademik kariyerini geride bıraktı, Fatma Mansur Coşar kimliğiyle Bodrum’a yerleşti.

Mutluydular. Ne yazık ki Münir Bey hastalandı ve 1980 yılında vefat etti; mutluluk yarıda kesildi. Fatma Mansur Coşar, Münir Bey ile birlikte geçen yaşamını “Kısa, fakat çok mutlu” olarak tanımlardı.

Fatma Mansur Coşar, Münir Bey’i kaybettikten sonra Bodrum’da yaşamayı sürdürdü. Sonraki yıllarda pek çok kitap daha yazdı. Uluslararası kurumlarda danışmanlık yaptı.

Fatma Mansur Coşar sıkı bir Bodrum severdi. Ancak, sağlık sorunları nedeniyle, 2000’li yılların başında Bodrum’daki evini sattı ve İstanbul’a taşındı. Orada yaşayan kardeşi Ali Mansur Bey ve yeğenlerine yakın olmak istedi. Ancak gönlü hep Bodrum’da kaldı. Ne zaman, Bodrum’dan dostları ziyaretine gitse, Bodrum’dan ayrıldığına pişman olduğunu söyledi. Yaz aylarını Bodrum’da geçirdi. Sonunda Bodrum hasretine dayanamadı ve 2008 yılında yeniden Bodrum’a taşındı; Yangı Sokak’ta kiraladığı evde bir yıla yakın yaşadı.

Bodrum’da yaşam eskisi gibi değildi. Yine de mutluydu. Ancak, sağlığının giderek bozulması ve bakım sorunları nedeniyle, ailesinin istemi üzerine tekrar İstanbul’a döndü. Son dönemde yaşamını Cihangir’deki bir apartman dairesinde sürdürüyordu.

Fatma Mansur Coşar sıkı bir Bodrum severdi. Ne zaman Bodrum’dan bir dostu onu ziyaret etse, muhabbet her zaman Fatma’nın şu sözleriyle biterdi:

“Bodrum’da yaşam çok güzeldi. Çok şanslısınız. Sizi kıskanıyorum.”

Özel ve değerli dostum Fatma Mansur Coşar’ın anısına Bodrum’dan saygıyla, sevgiyle…

 

 

Yorumlar

  1. Sevinç Gürkan dedi ki:

    Onunla ve Saynur Gelendost ‘ la birlikte Bodrum Afet Biriminde çalışmak hayatımda basıma gelen en güzel olaydı. İki dopdolu ,donanımlı kadınla kendimi çok güçlü ve kuvvetli hissettim ,bunu onlara borçluyum. Sayın Fatma Mansur ,çok dost canlısı, kalemi de gönlü de güçlü bir kişiliğe sahipti.Bana imzalayarak verdiği Din Savaşları kitabı kitaplığında ,kendisi ise kalbimde..daima..Onu gerçekten saygıyla karışık bir sevgiyle sevdim. Nur içinde yat sevgili Fatma Mansur.