Bodrum Gündem

“Biz Haklıyız, Biz Kazanacağız” Bizler Geri Döneceğiz!

“Biz Haklıyız, Biz Kazanacağız” Bizler Geri Döneceğiz!

Eğitim-Sen Bodrum Temsilciliği belediye meydanında düzenlediği basın açıklamasında “Arkadaşlarımızı farklı illegal örgütlerle yan yana getirmeye çalışanlara hodri meydan diyoruz…” ifadesi yer aldı.

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem

Eğitim-Sen Bodrum Temsilciliği üyeleri belediye meydanında bir araya gelerek KHK ile görevinden alınanların, hukuksuz, ahlaksız ve acımasızca tutumun örgütlü bir mücadele ile aşılacağını kaydettiler

Bodrum Belediye Meydanında gerçekleştirilen basın açıklamasına yaklaşık 20 kişi katılırken, “OHAL’in arkasına sığınmayın, ihraç gerekçelerini açıklayın” yazılı pankart ve sloganlar ile bu güne kadar kendilerini illegal örgütler ile yanyana getirmeye çalışan anlayışı ve tutumu protesto ettiler.

Elinizde Delil Olsaydı Zindanlara Atardınız…
Eğitim Sen adına basın açıklamasını okuyan Eğitim-Sen Bodrum Temsilcisi Ahmet Paksoy; “Tarih 29 Ekim 2016, 675 sayılı KHK ile ihraç edilen 10 bin 159 kamu çalışanı içerisinde 2 bin 173 MEB çalışanı öğretmende ihraç edilmişti. İhraç edilen 2 bin 173 öğretmenden 8 İ de temsilcilik üyemizdir.  Üyesi oldukları örgüt; KESK ve bağlı Eğitim Sen’dir. Arkadaşlarımızı farklı illegal örgütlerle yan yana getirmeye çalışanlara hodri meydan diyoruz. Elinizde bir bilgi veya belge varsa çıkarır, yargı veya kolluk güçleriyle paylaşır ve bizleri yargılatırsanız. Ancak bizler biliyoruz ki elinizde en ufak bir belge olsa, değil ihraç etmeyi, zindanlara gönderirsiniz…” ifadeleri ile başladı.

Hukukun en temel ilkesi olan savunma hakkı tanınmadı…

15 Temmuz darbe girişimi sonrası Eğitim Sen’e özel yönelimlerle sendikal eylem ve etkinliklerin suç kapsamında değerlendirildiğini ve bu kapsamda hukukun en temel ilkesi olan savunma hakkı tanınmadan binlerce üye ve yöneticilerin ihraç, sürgün ve açığa alındığını hatırlatan Ahmet Paksoy; “Yaklaşık iki yıldır KHK’lerle ihraç edilerek açlığa mahkum edilmiş üyelerimizin ihraç gerekçelerini hiçbir üyemiz bilmemektedir. Ancak, ihraçların hukuksuz olduğunu ve siyasi bir cezalandırma olduğunu biliyoruz. Üye yöneticilerimizin ihraç gerekçesini açıklamayan Milli Eğitim Bakanlığına inat arkadaşlarımızın niçin ihraç edildiğini maddeler halinde itiraf ediyoruz…” diyerek oldukça dikkat çeken noktaları sıraladı.

Eğitim-Senliler;

  • Kamusal, parasız, bilimsel, laik ve anadilinde eğitim hakkı talep ettiğimiz için,
  • Ülkenin, ötekisi ve ezileni olmayı ret ettiğimiz için,
  • Eğitim ve bilim emekçilerinin taleplerini yüksek sesle haykırdığımız için,
  • Bir arada birlikte kardeşçe yaşamı savunduğumuz için,
  • Güvencesiz sözleşmeli, ücretli istihdamı değil, iş güvenceli kadrolu çalışmayı talep ettiğimiz için,
  • İşsizliğin ve yoksulluğun kader olmadığını haykırdığımız için,
  • Savaşı değil barışı, ölümleri değil yaşamı savunduğumuz için,
  • MEB, yönetici atama ve yer değiştirmede, sizler öğretmenlerin sendikal ve siyasal kimliklerini referans alırken, Eğitim Sen olarak bizler; liyakati, deneyimi, tecrübeyi önerdiğimiz için,
  • Ülkemizde yaşanan iş katliamlarını, iş cinayetlerini, kadın katliamlarını, çocuk katliamlarını, Suruç katliamını, Ankara Gar katliamını, Gaziantep katliamını, Maraş, Sivas, Çorum katliamlarını gerçekleştirenlerin hukuk önünde yargılanmasını talep ettiğimiz için,
  • Köy okulları devlet tarafından kapatılarak yoksul emekçi ailelerin çocukları cemaat ve tarikat yurtlarına yönlendirilmiş Konya- Karaman’da, İzmir- Dikili’de, Diyarbakır-Kulp’ta, Adana-Aladağ’da denetimin olmadığı cemaat-tarikat yurtlarında yanarak bedenleri kömürleşen çocuklarımızın ailelerle dayanışma içinde olduğumuz için,

İhraç edildiklerini kaydettiler.

“Biz Haklıyız, Biz Kazanacağız” Ve İstemeseniz De Bizler Geri Döneceğiz!

İhraç olmuş, sürgün olmuş, açığa alınmış, tutuklanmış ve işyerlerinde sistematik bir şekilde her türlü baskıya ve manüpilasyona rağmen Eğitim Sen’li olmayı sürdüren öğretmenlerin olduğunu ve daima örgütlü bir tutum alarak mücadele ve dayanışma ile bir bütün olduklarını vurgulayan Ahmet Paksoy açıklamanın son bölümünde şunları söyledi; “Hukuksuz, ahlaksız ve acımasızca bizlere dayatılan bu sürece elbette kapsayıcı ve örgütlü bir tutumla aşılacağından hiçbir kuşkumuz yoktur. Emekçi kimliğini taşıyan bütün emekçilerin hayat bulacak bir çıkış için, alanları, sokakları talepleriyle, renkleriyle doldurmaları elzem kaçınılmaz bir ihtiyaç haline gelmiştir. Arkadaşlarımızın yıllarca emek vererek elde ettikleri işlerine bir an önce geri dönmeleri, toplumsal duyarlılığa, siz emek ve demokrasi güçlerinin dayanışmasına bağlıdır. Arkadaşlarımız su kadar berrak, güneş kadar aydınlıktırlar. KHK ile ihraç edilen üyelerimizin işlerine geri dönmesi ve iş güvencemize ve geleceğimize sahip çıkmak için gücümüzü birleştiriyor, dayanışmamızı büyütüyoruz. Mutlaka kazanacağız, işimizi geri alacağız. “Bizler gücümüzü; haklılığımızdan ve örgütlü mücadelemizden alıyoruz. “Biz haklıyız, biz kazanacağız” ve istemeseniz de bizler GERİ DÖNECEĞİZ! Örgütlü olun, sevgi ile kalın…”

Güvenlik önlemlerinin de alındığı basın açıklaması her zamanki gibi olaysız bir şekilde tamamlandı.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.