Bodrum Gündem

Bodrum’da Kültür Sanat Etkinliklerine Bir Halka Daha…

Bodrum’da Kültür Sanat Etkinliklerine Bir Halka Daha…

Manastır Otel’de sevgili kardeşim Fatih Can Ekşi bugün, çok değerli bir etkinlik başlattı. Nebil Özgentürk’ün yönetiminde gerçekleştirilmesi planlanan “Edebiyat Manzaraları” söyleşilerinin ilk konuğu edebiyat – müzik ve sinema sanatlarının evrensel ustalarından Zülfü Livaneli’ydi. Livaneli, söyleşinin birinci bölümünde aramızdan ayrılışının 80. yılında Atatürk’ün kültür ve sanata ilişkin görüşlerini, anılarla ve anekdotlarla katılımcılara anlattı. İkinci bölümde de Livaneli sanatçı kimliğinin kaynaklarını ve yansımalarını dile getirdi.

Çok içten bir ortamda gerçekleşen söyleşi gerçekten doyurucuydu. İnanıyorum ki, katılan herkes, “İyi ki gelmişim.” demiştir. Bilindiği gibi biraz farklı bir kurgusu olsa da bir Bodrum klasiğine dönüşen “Günbatımı Söyleşileri” kasım söyleşisiyle 3. yılına girecek. Her ay düzenli olarak böylesine etkinlikleri hele hele hiçbir kurumsal destek almadan gerçekleştirmek büyük bir özveri işi. Ancak kültürün tabana yayılması için çok gerekli. Bodrum, kültür ve sanat etkinliklerinin gerçekleştirilmesi ve alıcı bulması açısından çok şanslı. Her zaman alanının çok değerli yıldızlarını konuk etme şansınız var. Konuklarınızı dinlemek için de duyarlı bir kitle her zaman hazır. İçimden hep bu tür etkinlikler başka ilçelerimizde de başka illerimizde de gerçekleştirilebilse derim. Çünkü ben, kültürel açıdan gelişmemiş bir toplumda gerçek anlamda kalkınmadan söz edilemeyeceğini düşünenlerdenim.

Yatağan’la Bodrum arası 80 kilometre. Hepimizin bildiği gibi Yatağan Termik Santralin yarattığı çevre ve insan sağlığı sorunlarıyla boğuşan bir ilçemiz. Geçen hafta Yatağan’da Avrupa İklim Ağı ( CAN Europa), MUÇEP ve TMMOB Çevre Mühendisleri Odasının oldukça iyi hazırlanmış “Kömürün Bedeli” paneli vardı. Salonda izleyici olarak dışarıdan gelenleri de katarak 25 kişi var yoktu. Son 26 yılda Termik santral yüzünden 45 bin kişiyi erken ölüme teslim etmiş, hala yeni santraller yağmak için şirketlerin acımasızca saldırdığı Yatağan’da, bana göre halk bir yana, kaymakamından, belediye başkanına , daire amirlerine; dernek, oda ve sendikalara böylesine bir duyarsızlığın izahı olamaz.

Yerelde bu tür kültür ve sanat etkinlikleri yapmak kadar bu etkinliklerin kitlelere taşınması da önemli. Çünkü bu etkinlikler ne denli değerli olursa olsun yerel medya tarafından yayılmadığı takdirde toplumu dönüştürme aracı olamazlar. Atatürk’ün “fazilet adaları” olarak nitelediği yerel medya, aynı zamanda yerelde demokrasinin gelişiminin temel dinamiklerinden biri. Bu gerçeklerden yola çıkarak “Günbatımı Söyleşileri”nde “3. yıla “Yerel Demokrasi Dinamiği Olarak Yerel Basın” konusunu ele alarak gireceğiz. Amacımız yerel seçimlere giderken yerel basının işlevini, sorumluluklarını ve sorunlarını tartışarak. yerel demokrasinin gelişimine katkı sağlamak. Biliyoruz ki yerel demokrasi gelişmeden ulusal düzeyde demokrasinin gelişmesi olanaksız.

Bugün Zülfü Livaneli’yi ve Nebil Özgentürk’ü dinlerken bu söyleşiyi kaçıran dostlarım adına hayıflandım. Ama salondaki yerel basınını değerli temsilcilerini görünce bu üzüntün azaldı. Biliyorum ki onlar yarın sabah bu söyleşinin kristallerini ulaşabildikleri her kişiye ulaştıracaklar. Söyleşi sadece biz bir avuç mutlu insanın sansı olmaktan çıkacaktır…

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.