Yaşanması Mümkün Olup, Yaşanamayan Hayallerimi Yazıyorum

İlk kitabı Zümrüt Meleği ile tanınan Bodrumlu yazar Neşe Kaya’nın yeni çıkan kitabı Savaşın Melekleri üzerine söyleştik.

Fatih Bozoğlu/Bodrum Gündem

İlk kitabınız Zümrüt Meleği romanıyla sizi tanımış olduk. Geçtiğimiz günlerde çıkan yeni kitabınız Savaşın Melekleri ile yazarlık yolunda emin adımlarla ilerliyorsunuz. Duygularınızı alabilir miyiz?  

“Öncelikle bu fırsatı bana verdiğiniz için teşekkür ederim. İlk kitabım çıktığında çok heyecanlanmıştım. İkinci kitapta da aynı heyecanı ve mutluluğu duyuyorum. Yazdıklarımın okunuyor olması beni daha da yazmaya teşvik ediyor. Yazım hayatının başlı başına bir serüven olduğunu keşfettim. Üstelik bu serüven benim için bitmesini istemediğim bir sürece dönüştü…”

Bu sözleriniz üzerine yeni serüvenlerin gelmeye devam edeceğini düşünebilir miyiz?

“Kesinlikle! Yaşanmışlıklardan doğan hayal gücüyle yazarken, o anda başka hayallerim de canlanmaya başlıyor ve biri bitmeden yeni serüvenler doğuyor. Ayrıca yazmak cidden benim için büyük bir keyif…”

Yazmanızdaki en büyük etken nedir?

Çocukluğumdan bu yana hayal gücü yüksek biri olduğum bilinir. Bazen en kötü anlarda bile mutluluğu hayal ederek zorlukların üstesinden gelmeye çalıştım. Öte yandan gerçekleşmesini istediğim hayallerimin de üstünü kapatmış oldum. Bu yüzden de kitaplarımda yaşanması mümkün olup, yaşanamayan hayallerimi yazıyorum…”

Savaşın Melekleri adlı kitabınızdan bahsedersek. Bize konusuyla ilgili bilgi verebilir misiniz?

“İlk kitabımda da olduğu gibi bu romanımda da iyiliğin ve olumlu düşünmenin öneminden yola çıkarak karakterlerimi kurguladım. Savaş sırasında ülkesi ve sevdikleri için mücadele veren tam 11 karakterin hayatını anlattım. Savaşı çıkaran insanların cehennemi yaşattığını düşünürsek, iyiliği seçen insanların da cenneti yaşatacağını savunuyorum. Kitabımın sloganı da bu düşünceyle şekillendi. “Oysa cennetin ta kendisiyken mutluluk, neden meleklere yeryüzünde de eşlik etmeyelim ki?”

Yazarken ne hissediyorsunuz?

“Kurguladığım olayları o anda yaşamış gibi kitap kahramanlarının ruh haline bürünüyorum. Olaylara yön verebilmek ve karakterleri kendimce doğru yola sürükleyebilmek güzel bir duygu. Kısacası yazmaya başladığım o anda kendi dünyamda yaşıyorum…”

Yazarken çektiğiniz en büyük zorluk nedir?

“Açıkçası kendimi durduramamak; yani yazmaya başladığımda olaylar ve konular genişleyerek şekilleniyor, yazdıkça yazasım geliyor. Eğer kendimi durdurmasaydım romanlarımdaki her bir bölüm resmen başlıca bir kitap olabilirdi…”

Şu ana kadar aldığınız yorumlar ne yönde?

“Olumlu yorumlardan çok beni fazlasıyla duygulandıran yorumlar da oldu. Özellikle yazarken hissettiklerimi okuyucuya yansıtabilmiş olmak beni çok mutlu etti. Bunun dışında kitabı alır almaz eleştiriye açık mısın tarzında, baştan olumsuz yaklaşanlar da oldu. Bir yazar özellikle yapıcı eleştirilere açık olmalıdır fakat asla o yorumlara göre de şekillenmemelidir. Kurgu ve hayal gücü eseri şekillendirirken, yazım tarzı da bir yazarın kimliğidir…”

Her iki kitabınızın ismi de Meleklerle ilgili. Fantastik bir etki yaratmak için mi, yoksa melek inancına yönelik bir seçim mi?

“Kitaplarımda olması mümkün mucizelerden bahsediyorum. “Neden olmasın?” tarzında, insanların doğruyu seçmesi gerektiğini vurgulamak istiyorum. Bunun dışında Melek inancı ya da fantastik bir kurgu içermiyor…”

Yazmaya başladığınız yeni bir kitap var mı?

“Şeytan Çıkmazı adıyla üçüncü kitabımın da pek yakında okur severlerle buluşacağını söyleyebilirim…”

Kitap okuma alışkanlığı konusunda düşünceleriniz nelerdir?

“Gelişen teknolojinin de etkisiyle, okuma alışkanlığı maalesef giderek azalıyor. İnsanlar sessiz bir ortamda kalarak, sayfalarca yazıyı okumaktan kaçıyor. Bu yüzden de merak edilen konuları, sosyal medya kanallarından takip ederek hayatlarını şekillendiren insanlar haline geldik. Oysa şekillenmek değil ufkumuzu genişletmek adına kitap okumanın önemini de unutmamalıyız…”

Yazdıklarınızla ilgili farklı bir projeniz var mı?

“Dediğim gibi kitaplarımı hayal gücüyle yazdığım için her sahne ve her karakter bir film izliyormuşçasına gözümde canlanıyor. Bu yüzden de tüm kitaplarımın beyazperdeye uyarlanmasını çok istiyorum…”

Son olarak kitaplarınızı okumak isteyen okuyuculara, nereden temin edebilecekleri konusunda bilgi verebilir misiniz?

“Çiçeği burnunda taze bir yazar olarak, maalesef ki yazmaktan çok kitap yayınlama konusunda tecrübesizim. Tahminimden farklı işleyen bir sistem olduğunu öğrendiğimde bir kez daha popüler olmanın önemini anladım. Kitaplarım henüz raflara gelmedi fakat İnternette bulunan tüm seçkin kitapevlerinden temin edilebilir. Güvendikleri bir kitapevinin sitesinden online alışveriş yaparak kitaplarımı alabilirler. Bodrum Adliye Sokak’ta bulunan Güneş Kitabevi’nden de temin edebilirler. Ayrıca kitap fuarlarının Bodrum’da da yaygın bir şekilde organize edilmesini umut ediyorum…”