Bodrum Gündem

Bodrum’dan Çıktım Yola

Bodrum’dan Çıktım Yola

Bodrum, bizler için dünyanın en yaşanılası yeridir muhakkak. Tabiatı, tarihi güzellikleri, insan kültürü, gelenek ve görenekleri ile ülkemizin en nadide parçası.

Dünyanın her yerinden ziyaret akının uğrayan Bodrum’da bizler de ülkemizin başka güzelliklerine tanıklık etmek ve oralara ait güzel anılar biriktirmek üzere düşeriz yollara.

Uzaklar ve yakınlar tüm yollar gezilesidir. Karadeniz’de 2 bin 9 yüz metredeki Kaçkar ‘ın yüksek yaylalarından tutun da Kars’tan Nevşehir’e kadar uzanan mistik yer altı şehirlerini içine alan uzun soluklu gezilerin yanı sıra yılın her mevsimine yayılan yakın çevremizde günübirlik gidip gelebileceğimiz birçok festival seçeneği bizi bekler.

Bir çok renkli sahneye ev sahipliği yapan festivallerde en sevdiğimiz şey de tüm güne yayınlan alışveriş yapma imkanımız. Alaçatı Ot Festivali, Bayındır’da Çiçek, Urla’da Enginar Festivali, Fethiye Yeşil Üzümlü Dastar ve Kuzugöbeği Mantar gibi günübirlik festivallerinin en güzel yanı evden ne uzak, ne de eve yakın olmamız.

Baharın gelişi ile Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu rotalarında ki turlar favorilerim. Sonrasında ise Karadeniz’in yüksek yaylaları için Trabzon’a yönelip oradan ver elini Rize, Artvin ve Batum.

Dünyanın ilk tapınağı olan Göbeklitepe’nin ziyaret açılması ile farklı bir hava soludum.

Arsa sahibinden buranın ilk ortaya çıkış hikayesini dinlemek, daha Göbeklitepe arkeolojik buluntuları ortaya çıkmadan insanların ziyaret edip adaklar kestiği Dilek Ağacını görmek,  yöre halkıyla muhabbet ederken acı biber reçelinin damağımızda bıraktığı enfes lezzeti tatmak, bunların yaşanmadan anlaşılmasının mümkün olmadığı maceralar olduğunu söylemek pek de yanlış olmaz sanırım.  Göbeklitepe’de yapılan similasyon merkezi de görülmeye değer. O kadar gerçekçi bir sunum ki ben dahil tura katılan herkeste aynı etkiyi yarattı.

Güneydoğu Turlarımızın en iyi etkinliklerinden biri de 2 bin 150 metredeki Nemrut Dağı tırmanışı. Kommagene Krallığına yaptığımız gezilerimizin en keyifli yanlarından biri güneşin tüm dünya yüzünde en güzel battığı anın ruhumuzda bıraktığı muhteşem duygu ile bizi soluksuz bırakan yerde bol bol fotoğraf çekmek ve günü şarap eşliğinde sonlandırmak olsa gerek.

Ülkemizin güzellikleri saymakla bitmiyor değil mi? Yeşilçam filmlerindeki çöl sahnelerine ev sahipliği yapmış olan Patara’daki kum tepelerine koşarken boyumuzu asan dalgaların arasında dans ettik.

Ayakta kalan en eski demokratik meclis binasında oluşturduğumuz küçük meclisimizde umuda açılan fikirlerimizi minik bir konserle sona erdirdik. Konserlerimize Burdur’da Geç Roma dönemine ait dişi canavar figürü Medusa Mozaiği’nin bulunduğu Kibyra antik şehrinde ve geçmiş dönemin en önemli kalıntılarından biri olan Aspendos ‘ta sürdürdüğümüzü de şuraya not düşelim.

Yazının başında da söylediğim gibi Bodrumumuza değil Türkiye’nin dünyanın her yerinden gelinir fakat biz Bodrumlular da her yere gideriz.  Gittiğimiz yollarda kurduğumuz arkadaşlıklar zamanla dostluklara dönüşür. Ayrıca gittiğimiz kimi yerlerde eski bir arkadaşımızla karşılaşırken yeni dostluklar da ediniriz. Otobüsle yaptığımız seyahatlerde bu dostlukları pekiştiren muhabbetler uzak yolları yakın ederken, içinde yaşadığımız coğrafyamızın bize sunduğu güzellikleri yerinde görüp birer Evliya Çelebi’ye dönüyoruz ta ki yeni bir maceraya yelken açıncaya kadar…

Hatice Türkel

Turgutreis Tours Seyahat Acentası

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.