Coronavirüs Paradoksu – Ronald Karel Bodrum Gündem Yazıları…

Kuzey yarımkürede sonbaharın ortasına geldiğimiz bu dönemde hemen hemen bütün ülkelerde vaka sayıları ve ölümler büyük bir yükselişe geçtiler.

Birkaç ay önce corona hakkında birçok makale yazdım. O tarihlerden bugüne değişiklikler meydana geldi. İkinci dalgada ölü sayısı ve vaka sayısı inanılmaz şekilde yükselmeye başlarken “coronavirüs”ün gerçek olmadığı ve-veya maske takmanın zararlı olduğunu iddia edenler gelişmiş batı ülkelerinde guruplar haline sokağa çıkıp protestolar yapmaya başladılar.

Acil servis doktoru Agnes Ricard-Hibon televizyonda, “İlk dalgayla karşılaştırıldığında fark şu ki, kış döneminin tüm kronik patolojilerine de bakmamız gerekiyor, yani her ölen coronadan olmayabilir” dedi. Fransa da hükümet saat 21:00 ile sabah 06:00 arasında sokağa çıkma yasağını şu anda 46 milyon insanı temsil ettiğini, kısacası Fransa’daki üç kişiden ikisini kapsayacak şekilde uzattı. Polis, akşam 21.00’den sonra hizmet veren restoranlara müdahale etti. Bir olayda, bir restaurant sahibi yerel bir gazetecinin tweet’ine göre müşterilere içeceklerini bırakmaları ve ödemeden ayrılmaları söylendi.

Fransa 24 Ekim 2020 tarihinde 24 saatte 45.000 yenivakayla rekor kırmıştı ki Pazar günü ise bu rakam 52.000 yeni vakayla yeni bir rekora imza attı. Günde 300 den fazla ölü var.

Ölülerin artmasına rağmen Paris ve Fransa nın diğer şehirlerinde halkın bir kısmı sokaklara inip maske takmanın birşeye yaramayacağına dair gösterilerde bulundular. Bu gösteriler Berlinde de oldu.

Berlin deki gösterilerde 45 polis yaralandı. Coronavirüs ün bir insan yapımı olduğuna inananların sayısı hergün dünyanın bir çok ülkesinde çoğalmaktadır. Dünya Sağlık Teşkilatı bu vahim durum karşısında son derece aciz kalmıştır. Ayrıca TIP bilimadamlarından gelen açıklamalarda da çelişkiler mevcuttur.

Alman polisi “Pandeminin sonu: özgürlük günü” gösterisinde binlerce yürüyüşçünün katıldığı  Cumartesi günü toplam 133 kişinin tutuklandığını söyledi.

Tutuklamalar, polis memurlarına direnme, barışın ihlali ve anayasaya aykırı sembollerin kullanılması gibi suçlar içinmiş. Çoğu maske takmayan veya sosyal mesafe kurallarına uymayan binlerce gösterici Cumartesi günü Brandenburg Kapısı’ndan, şehrin Tiergarten parkından geçen ve yaklaşık 20.000 kişinin katıldığı geniş bir bulvardaki mitingte yürüdü.

Protestocular, “Corona, yanlış alarm” gibi komplo teorilerini destekleyen pankartlar açtılar ve “buradayız ve yüksek sesle konuşuyoruz, çünkü özgürlüğümüzden alınıyoruz” sloganları ile yürüdüler.

Aynı vahim olaylar birkaç gün önce İtalya da da cereyan etti.

Ülkenin birçok şehrinde gösteriler yapıldı. Bunların arasında Napoli deki gösteri en fazla göze çarpan oldu. İtalya, İspanya, Büyük Britanya, Belçika, Hollanda, Çekoslavakya başta olmak üzere corona hergün Avrupa kıtasında çoğalmaya başladı ve bu ikinci dalga dediğimiz bir öncesinden daha vahim olabilecek duruma gelmektedir. Rakamlar ortada. Değişik yabancı basında rakamların doğru olmadığı ve ölü sayısının daha yüksek olduğu zaman zaman ifade edilmekte.

İtalya, 25 Ekim Pazar günü Başbakan Giuseppe Conte’nin yeni rekor rakamlarının yayınlanmasının ardından, sinema ve tiyatroların kapatılması da dahil olmak üzere koronavirüse karşı yeni kısıtlamalar getireceğini açıkladı.

Cumartesi günü 24 saat içinde 20.000’den fazla yeni kontaminasyon kaydedilerek toplam 500.000’e ulaştı. Salgının ilerlemesini yavaşlatmak için sinemalar, tiyatrolar, spor salonları ve yüzme havuzları kapatılırken, barlar ve restoranlar kapanmak zorunda kalacak.

Polonya da, Varşova polisi 278 göstericiyi gözaltına aldı.

Çekoslavakya  başkenti Prag da gösterilerde onlarca kişi yaralandı.

Londra da göstericiler Trafalgar Square da toplandılar.

Sanki vaka ve ölü sayısı arttıkça halk bunu kabul etmek istemiyor ve anti protestolar düzenliyor.

Şimdi gelelim DST’nın resmi rakamlarına.

Tablo vahim, her ne kadar ölü sayısı az gösteriyorsa da yeni vakalarda mühim bir atış mevcuttur. 42 buçuk milyonun sağındaki yükseliş endişe vericidir.

Yukardaki tabloda ise Amerika kıtasının başını alıp gittiğini görüyorsunuz. Ben Afrika kıtasındaki o verilere inanmıyorum. Her ne kadar sıcak virüsü yok edebilir düşüncesi doğru ise de bu kadar düşük rakam doğru olmayabilir.

PARADOKS

Tablo ağırlaştıkça “corona yoktur” diye sokağa çıkanların sayısı ve olmaması gereken olaylar meydana geliyor. Her iki konunun grafiği de yukarıya doğru yükselmektedir. Hatta ve hatta TIP dünyasında dahi ikilemeler ve görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Ben en başta gripte daha fazla insan öldü cümlesine karşıyım, çünkü gribin ne zaman ve nasıl olduğunu artık dünya biliyor.

Korona hakkında daha hiçbir sabit fikir yok. Başlamasında bile Wuhan olayı daha tam netleşmiş değil. Yani bilinmeyen bir vaka. Herkes biliyorum zannediyor ama gerçek öyle değil.

TIP dalında akademisyen olup düşünen ve değerli birkaç bilim adamına sordum. Özet olarak şöyle söylüyorlar.

‘’Sevgili Ronald, vaka ve ölü sayısı arttıkça ortalık daha çok karışıyor saptaman çok doğru. Çünkü konu en çok gelişmiş batı ülkelerinde politika konusu haline geldi. Pandemi yüzünden şaşırmış halkın duygularını istismar edip, fırsatı ganimete çevirip bu işten oy sayılarını arttırarak çıkmak peşindeler. Siyasetçilerin en çok üzerinde durduğu şey kendilerini başarılı göstermek. Neoliberal sistemde herşeyden kar çıkarma esası var.  Hem pandemiyi yenecekler hem de ekonomik parametreler bir şey olmamış gibi gözükecek. Bu amaçla her türlü veriyi kullanıyorlar. Profesyonel yalancı olduklarından “ak ile kara” iyice karışmış vaziyette. Halkı başka başka yerlere yönlendirip dikkatlerini dağıtıp zaman kazanıyorlar. O yüzden işler daha da karışmış gözüküyor.

Halkın da eski düzeninden, ekonomik daralmayı kabul etmemesi de bir başka faktör. İstiyorlar ki bir elleri yağ da bir elleri balda, bir yandan fındık ceviz kırıp oynaşıyor olsunlar ama canları da cennette olsun. Yok böyle “börek”.

Kafası çalışıp da bu durumu fark edenler protesto ederek haklarını korumaya çalışıyorlar. Endişe çok ciddi düzeylere gelmiş durumda. Ne Avrupalı liderler ne USA’lı Trump’ın dedikleri çıkmadı.

BU İTİRAZLAR- YÜRÜYÜŞLER SOSYAL BİR OLAYDIR

Ama piyasa toz duman vaziyette, kör tuttuğunu vaziyeti mevcut. Piyasaları ve sosyal hayatı kontrol eden mekanizmalar anlaşıldı ki anlatıldığı kadar güçlü değilmiş. Çin otoriter yaklaşarak Wuhan ı karantinaya alıp olayı lokal tutabildi. Ama batı demokrasileri özgürlüklerinden fedakarlık etmeyip her boku karıştırıp işi bugünkü duruma getirdiler.

İnsanların sorumlu davranması esastır. İsveç modeli buna dayalıydı. Her ne kadar nüfus az da olsa kontrollü bir “Sürü bağışıklığı” modeli uyguladılar. Pandemi den sorumlu Anders Tegnell doğru bilgiler paylaştı ve bu plana göre halkı yönlendirdi. Artık İsveç te olay yavaşlamış kontrol altına alınmış vaziyette.

Korona virus aslında nezle virusu. Her kışa girerken bir türü çıkar ve o kış ortalık hastalaığı olarak sık rastlanan soğuk algınlığını meydana getirir. Kış virusları genelde mevsimseldir. Yazın zayıflaması hatta ortadan kalkması beklenir. Bu seferki öyle olmadı. Sıcakta suyunu kaybedip kristalleşip varlığını korudu ve insanların dikkatsizliği yüzünden enfekte ederek hayatta kaldı.

‘Design virus’ olup olmadığı konusu komplo teorilerine girer. Askeri bir virus olma ihtimali de vardır. Wuhan daki laboratuvarı Pasteur Marieux yapmış ve 22 milyon dolar harcamış, açılışını da Macron yapmış. Bizim komplo teorilerimize göre; EU da etik nedenlerle yapamadıkları işleri Çin de yapmak için bu laboratuvarı kurmuş olabilirler.

AŞI MESELESİ

Aşı bulma işi çok karışık bir iştir. Önce virusun haritasının çıkarılması, hangi antijeni immün sistemi spesifik olarak uyarıyor doğru saptamalı ve ona yönelik reaksiyonları üretecek immün sistemin de spesifik immün hafıza yapacak bir şekilde modere edilmesi gerekir. Bu keşif patentlendirilir.  Ayrıca ruhsat alınması için istenmeyen yan etkilerinin de olmaması lazım.

Üretilen aşının milyonlarca miktarda yapılması, stoklanması dağıtımının yapılması ve uygulamada işin karlı olması lazım. Şirketler kar görmeden bu işe girişmezler. İnsanlık için vs vs vs geçiniz bunları. Müşteri garanti ise üretim yapılır. Normalde bir aşı oluşması 4 sene süren bir süreçtir.

Bütün sağlık şirketleri aynı politikacılar gibi bu pandemi olayından kar etme köşeyi dönme peşindeler. Batı Dünyasında kilit mevkideki politikacılar da muhtemelen komisyonlarını alacaklar. İşlerin uzamasının belki de esas nedeni garanti para nereden gelecek ve kar nasıl pay edilecek.

Maalesef dünya politikacıları çok seviyesiz. Akıllarında vergilerle toplanmış müthiş miktar kaynağı toz kaldırmadan nasıl yeriz hesabı var.

Ancak tedavi de geçen süre içinde tecrübeler sayesinde ciddi gelişmeler oldu. Hastalığın detaylı tarifi yapıldı, nereleri etkilediği ve nasıl tedavi edilmesi gerektiği daha iyi anlaşıldı. 2. dalga 1. kadar ölümcül olmayacaktır. İşin doğası böyle.

Aşağıdaki videoyu seyredip konuyu kapatalım. Video İtalyan Parlamentosunda geçiyor ve birçok lisana çevrilip yayınlandı. Size Türkçe alt yazı ile yayınlıyorum.

Komplo teorilerinin ciddi bir parlamentoda yayınlanması korkutucudur. Ben şahsen komplo teorilerine inanmam. Bilime inanırım. Lakin tarihte görülmüştür ki bazı dramatik olaylar bizim komplo teorilerinden daha korkutucu olmuştur..

İnsanlar bilinmeyeden korkarlar.

Corona bilinmiyor. Nerden türediği, her ne kadar Wuhan deniyorsa dahi, nasıl türediği, masıl önleneceğini daha bilmiyoruz. Eminim size 10 tane TIP dünyasının en yüksek değerinde akademisyn bulayım, her kafadan ayrı bir ses çıkar.

Devletler şu aşı meselesinde anlaşıp, paraları istedikleri gibi pay etseler de suçsuz insanların hayatları kurtulsa.

Yegane temennim budur.

Sağlıcakla kalınız…