Bodrum Gündem

Bodrum Eğitimsen “yeni bir toplumsal sözleşme ve herkese aşı hakkı” mücadelesi için çağrı yaptı

Bodrum Eğitimsen “yeni bir toplumsal sözleşme ve herkese aşı hakkı” mücadelesi için çağrı yaptı

Bodrum Eğitim Sen Temsilciliği tarafından yapılan yazılı basın açıklamasında “İşçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da büyük kitleler halinde kentlerin merkezi meydanlarında kutlanamıyor. “ denildi. Açıklamada “17 Mayıs’a kadar getirilen kapanmada birçok sektör personelini saatlerce kapalı alanda çalıştırmaya devam derken, açık alanlarda, sosyal mesafeye uygun yapılmak istenen 1 Mayıs kutlamaları ve iş yerlerine, Sendikalara talepleri dile getiren pankart asmaları yasaklanıyor. “ denildi.

Bodrum Gündem Haber

Bodrum Eğitim Sen Temsilciliği tarafından yapılan yazılı açıklamada  “Emekçiler olarak bizler ‘iş, gelir ve sosyal güvenlik’ taleplerimizi pandemi koşullarında evlerden, açık olan işyerlerinden yükselen irade ile dünyanın bu düzeninin değişmesi gerektiğini dünya emekçileriyle beraber hep beraber haykıracağız. “ denildi.

Bodrum Eğitim Sen Temsilciliği tarafından yapılan yazılı açıklamanın detayları şöyle;  Bizler ülkemizi ve dünyamızı göz göre göre büyük bir felakete sürükleyen kapitalist düzene karşı emek ve bilim ile kurulacak yeni bir toplumsal düzenin şart olduğunu geçen 1 Mayıs da ifade etmiştik.

Aradan bir yıl geçti. Mevcut düzenin insanlığın temel sorunlarının çözümünde ne kadar yetersiz olduğu çok acı bedeller ödeyerek bir kez daha görüldü. On yıllardır dünya halklarına sınırsız bir emek ve doğa sömürüsü, savaşlar, ekonomik krizler, artan eşitsizlikler, yoksulluk, işsizlik dışında hiçbir şey sunmayan bu düzen Covid-19 salgınıyla insanlığın geleceğini tehdit ediyor.

Dünya kapitalist sisteminin yarattığı eşitsizliklerin ağır sonuçlarını her gün yaşıyoruz. Sağlık hizmetlerinin ve güncel olarak da COVID-19 aşısının bir ticari meta haline gelmesinin bedelini insanlık ağır biçimde ödüyor. Ve bu koşullar altında 1 Mayıs 2021’de “yeni bir toplumsal sözleşme ve herkese aşı hakkı” mücadelesini büyütme çağırısı yapıyoruz.

Bizler, bu topraklarda aklı, bilimi, emeği ve insan yaşamını öncelemeyen bir anlayışla yönetilenler, daha ağır bedeller ödüyoruz. Şeffaf olmayan ve tartışmalı resmi verilerle bile COVID-19 salgınıyla mücadelede dünyanın en başarısız ülkelerinden birinde hayatta kalmaya çalışıyoruz. Sermayenin ve patronların çıkarları için, akıl, bilim ve milyonların sağlığı yok sayılıyor. Açık alanlarda nefes almamız yasaklanıp kapalı ortamlarda çalışmaya zorlanıyoruz. Ne pahasına olursa olsun “çarklar dönecek” inadıyla, insan yaşamını piyasaya kurban eden bir anlayışla ve aşı tedarikindeki başarısızlıkla göz göre göre hastalanıyoruz, ölüyoruz ve tükeniyoruz! 17 Mayıs a kadar tam kapanmaya gidildi açıklaması yapılıyor ancak bir ok iş kolu, fabrikalar, inşaatlar çalışmaya devam deniliyor.  “Böyle salgın mücadelesi olmaz” diyor ve yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz. Pandemi sürecinde yurttaşlarına en az nakdi destek veren iki ülkeden biri Türkiye oldu. İşsizlik her gün yeni rekorlar kırıyor. Kod 29 ile tazminat bile alamadan işten atmalar yaşanıyor. Milyonlarca çalışan ve ailesi ücretsiz izin dayatmasıyla günde 50 liraya yaşamaya mahkum ediliyor. Gıda enflasyonu ile milyonlar açlık sınırının altına itiliyor. Evimize gelen faturalar kabarıyor, çarşı pazar alışverişi her gün bir öncekinden daha pahalı oluyor. Uzaktan çalışma gibi esnek çalışma biçimleriyle güvencesizlik yaygınlaşıyor. KHK ile hukuksuzca mesleğinden ihraç edilenler iade edilmeyerek açlığa mahkum ediliyor. Uzaktan eğitim de yaşanan sıkıntılar ortada iken canlı derse öğrenci katılmaması durumunda öğretmenin ek dersi kesilmek isteniyor, sorumlusu öğretmenmiş gibi gösterilmek isteniyor, bu kabul edilemez. Eğitime daha çok kaynak aktarılmalı, kapalı tüm köy okulları açılmalı, Bodrum un her mahallesine yeni okullar, derslikler açılmalı, öğrencilere ücretsiz interneti içinde tabletler verilmeli.

Salgın koşullarında bile ülkenin tüm kaynakları bir avuç şirkete peşkeş çekiliyor. Halk yaşam mücadelesi verirken, şirketler pandemide kârlarını artırıyor.   Ekonomik kriz ve pandemi koşullarında, adaletsizliğin en çirkin yüzü karşımıza çıkıyor.

Salgında kadınların omuzlarına yıkılan hane içi iş ve bakım yükü artıyor, kadına yönelik şiddet tırmanıyor. Kadınlar bir yandan işsizliğin, bir yandan pandemide yaygınlaşan esnek çalışma biçimlerinin ve güvencesizliğin hedefi haline geliyor. Pandemi koşullarında kadınların güçlendirilmesi gerekirken, İstanbul Sözleşmesi gibi kazanımlar iktidarın hedefi oluyor.

Bu koşullar altında işimiz, aşımız ve sağlığımız için söyleyecek sözümüz umutlarımızı ifade edeceğimiz 1 Mayısımız var.

Sağlıklı, güvenceli ve insanca bir yaşam için 1 Mayıs’ta taleplerimizi çalışmakta olan emekçiler iş yerlerinde, çalışmayan milyonlar da evlerinde, balkonlarında, sokaklarında, sosyal medyada 1 Mayıs coşkusunu yaşayacağız.

1 Mayıs afişlerimizi, pankartlarımızı binalarımıza, iş yerlerimize, evlerimize, sokaklara, meydanlara asmaktan, taleplerimizi duyurmaktan da asla geri durmayacağız. TALEPLERİMİZ

Herkese aşı, herkese gelir desteği sağlanmalı, acil ve zorunlu işler dışında 4 hafta çarklar DURDURULMALI gerçek anlamda TAM KAPANMA olsun !

Çalışırken hastalanan emekçiler için Covid-19 iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilmeli!

Kod 29 ve ücretsiz izin zulmüne son!

İşsizlik Sigortası Fonu kaynakları patronlara değil işçilere ve işsizlere!

Asgari ücret üzerindeki tüm vergi ve kesintiler sıfırlansın!

İşsizliğe karşı kamu istihdamı artırılsın, hukuksuz biçimde işten çıkarılan kamu emekçileri işlerine iade edilsin, çalışma süreleri azaltılsın.

Doğa katili projelere, Kanal İstanbul’a, betona, savaşa, silahlanmaya, sermayeye değil aşıya ve sosyal desteklere kaynak aktarılsın!

Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın! Zorunlu mallarda ve elektrik, su, doğalgaz, iletişim faturalarında dolaylı vergiler sıfırlansın.

Örgütlenme, toplu sözleşme ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılsın!

İstanbul Sözleşmesi Yaşatır. 6284 sayılı yasa etkin şekilde uygulansın, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün İşyerinde Şiddete Karşı 190 sayılı sözleşmesi onaylansın!

İnsanlık için yeni bir başlangıç yapmak, eşitliğin, özgürlüğün, adaletin, demokrasinin egemen olduğu, kardeşçe, barış içerisinde yaşayacağımız yeni bir toplumsal düzen kurmak ellerimizdedir.

Umudumuz birliğimizde, mücadelemizde ve dayanışmamızdadır!

YAŞASIN PARASIZ, BİLİMSEL, LAİK, DEMOKRATİK VE ANADİLDE EĞİTİM MÜCADELEMİZ

1 MAYIS’TA UMUT YAN YANA!

YAŞASIN 1 MAYIS!

BODRUM EGITIM SEN TEMSILCILIGI

 

Yorumlar