“Yarın Uyanacağız Bir Bakacağız ki Sabah Olmuş” Sergisi Bodrum’da…

Mimar – Kartikatürist Çınar Şahenk Bodrum’da ikinci kez sergi açıyor. Şahenk 27 Aralık’ta açacağı sergide, birinci sergisinde olduğu gibi bu sefer de çizgi ve karikatür parantezindeki anlayışını sergileyecek…

Fatih Bozoğlu – Bodrum Gündem

Mimarlık yaşamını tamamladıktan sonra, çizgi serüvenini karikatür ile devam ettiren Çınar Şahenk Bodrum’da ikinci sergisini 27.12.21 Pazartesi 17:00’den itibaren Konacık’ta “Hey Joe Bodrum” adlı mekânda açıyor.

“Taş Ustaları”, “Maîtres de la Pierre”, “Bizim Pergel ve Çizdiği Çember”, “İntermezzo”, “Çizgilerin Arkasında” “Ara ki Bulasın” ve “Yarın Uyanacağız Bir Bakacağız ki Sabah Olmuş” isimleri altında basılı yedi albüm ve İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Adana’da, Bodrum’da ve Paris’te açılmış sergileri olan Şahenk karikatür sanatını şu ifadeler ile anlatıyor; “Karikatür çizgileri gayet güçlü birer “dolaylı anlatım” aracıdır. Karikatür kısa ve çabuk yoldan, yalın çizgilerle anlatır anlatmak istediğini. Buradaki çizgiler, kırıcı bir saldırganlıktan uzak, ince bir ironi perdesinin ardına gizlenip, evrensel sisteme ve doğal olana aykırı giden çelişkilere, yanlışlara, düşüncelere ve eylemlere el uzatır, dil uzatır…hem tebessüm ettirir (güldürür demiyorum) hem de düşündürür…”

Sanatçının Bodrum’da açtığı ikinci sergi olan “Yarın Uyanacağız Bir Bakacağız ki Sabah Olmuş” adlı sergide yer alan eserler aynı isimli kitapta da yer alıyor.

27 Aralık’ta açılacak olan sergi “Hey Joe Bodrum” Konacık Mahallesi Kubilay Sokak No 11B/3 Bodrum adresinde 9 Ocak 2022 tarihine kadar izlenebilecek… (Bilgi için; Ayşegül Akyüz 0555-526 82 10)

Konum için linke tıklayınız;

https://www.google.com/maps/place/Hey+Joe+Bodrum/@37.0481334,27.382978,18.65z/data=!4m5!3m4!1s0x0:0xf73429f24fc012e2!8m2!3d37.0481883!4d27.3838044

ÇINAR ŞAHENK KİMDİR?

1939 doğumluyum. İlkokulu Ankara’da Maarif Koleji’nde okudum. Ortaokul ve liseyi İstanbul St. Georg Avusturya Lisesi’nde bitirdim. Mimarlık tahsilimin bir bölümünü Viyana Teknik Üniversitesi’nde tamamladıktan sonra İstanbul DGSA Yüksek Mimarlık Bölümü’nden 1968 yılında mezun oldum.

1970 yılından 1973 yılına kadar İTÜ Mimarlık Bölümü’nde asistan olarak çalıştım. Asistanlıktan ayrıldığım yıldan 2017 yılına kadar Mimarlık Şirketimde serbest mimar olarak çeşitli projelere imza attım.

Benim çizgiye sevdalı serüvenim mimarlık mesleğini seçmem ile başladı ve yarım asırlık meslek hayatım boyunca mimari çizgiler çerçevesinde sürdü. Profesyonel meslek hayatımı rafa kaldırdıktan sonra da, bu sevda, bu sefer, karikatür çizgileri biçiminde devamını buldu.

27 Aralık 2021’de Bodrum’da ikinci kez çizgilerimi sergileyeceğim. Bodrum’daki birinci sergimde olduğu gibi bu sefer de çizgi ve karikatür parantezindeki anlayışımı sergilemek olanağını bulacağım.

Çizginin yeterli ve güçlü bir ifade aracı olduğunu düşünürüm. Dolayısı ile karikatürde yazıya yer yoktur, olmamalıdır. Karikatür yere sağlam basabiliyorsa kol değneği olarak yazıya gerek duymaz. “Karikatür parantezi” içindeki çizgiler sözcüklerin bir defada söyleyebileceklerinden çok daha fazlasını dile getirebilirler. Birkaç çizgi, çoğu kez, sayfalar dolusu yazının anlatabileceğini misliyle anlatır insana. Özünde sembolik bir anlatımdır bizim burada görmek istediğimiz karikatür…insanı sembolleri yorumlayarak düşünmeye zorlar ve böylece çizerin anlatmak istediği konunun yelpazesini genişletir. İşte, o zaman, insan çizgilerin ruhuna inebilir ve kâğıt üzerinde görünenlerden çok daha fazlasını görebilir. Yani, karikatür çizgileri gayet güçlü birer “dolaylı anlatım” aracıdır. Karikatür kısa ve çabuk yoldan, yalın çizgilerle anlatır anlatmak istediğini. Buradaki çizgiler, kırıcı bir saldırganlıktan uzak, ince bir ironi perdesinin ardına gizlenip, evrensel sisteme ve doğal olana aykırı giden çelişkilere, yanlışlara, düşüncelere ve eylemlere el uzatır, dil uzatır…hem tebessüm ettirir (güldürür demiyorum) hem de düşündürür.” Ve böylece çizer, düşüncelerini, duygularını, itirazlarını, reaksiyonlarını ve söylemek istediklerini duyurabilir dışındaki dünyaya.

Bu anlayış ve düşüncelerimi yansıtabildiğimi umduğum “Taş Ustaları”, “Maîtres de la Pierre”, “Bizim Pergel ve Çizdiği Çember”, “İntermezzo”, “Çizgilerin Arkasında” “Ara ki Bulasın” ve “Yarın Uyanacağız Bir Bakacağız ki Sabah Olmuş” isimleri altında basılı yedi albüm ve İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Adana’da, Bodrum’da ve Paris’te açılmış sergilerim var dağarcığımda. Aralık 2021