Bodrum Gündem

BOĞA

  1. “…Bir televizyon programında izleyicilere konuşan siyasetçinin güvenilirliği soruluyor…İlk kez birisi yüzde 90’ın üzerine çıkıyor…O kişi Aydın Güven GÜRKAN idi.”(1)
“…Kağıttan kaplan bunlar!..Bana inanın…Hiç bir temsil güçleri yok…Çünkü, ne üyelikleri sağlam, ne inançları sağlam…Sadece, gelenekten güç alıyorlar, bir oligarşik yapıdan güç alıyorlar…Ona dayanarak da hiç bir şey yapmadan hiç kimseye danışmadan ve hiç kimseyi adam yerine koymadan, bu kaba tekel gücünü sömürerek bizi yönetmeye kalkıyorlar ve yönetemiyorlar…” (2) diyor rahmetli aynı programda.
.˙.
İNSAN (Aydın Güven GÜRKAN için)
 
Biz Boğalar
Boynumuzu koruruz
Çizme giyeriz
Maçoluktan değil
Asıldığımızda
Ayağımızdaki delik çorabımızı
Çocuklar görmesin diye
 
Biz Boğalar
Kadın severiz
Tek kadın
Tek kadın
Dev gibiyizdir
Güçlüyüzdür
Ama uslu
 
Biz Boğalar
Arasından
Ekseriyetle
Kara faşist çıkar
Kırar kırar
Ama
Bazan
Bazan
Kıpkırmızı
Kan rengi
Lekesiz
Birimiz
Gelir
Ve
Kendini feda eder
Çocuklar için
Barış için
Gözünü kırpmadan
 
Ve biz
O kan kırmızısı
Lekesiz
Boğalar
Aşk için
Aşk için*
.˙.
Bu memlekette yalnızca, kin güden, nefret aşılayan, ölüm, kan, kemik diyen siyasetçiler yoktu.
Aydın Hoca gibi, tüm yaşamını eşitlik, özgürlük, adalet ve bununla beraber gelen kardeşlik için feda eden aydınlar da vardı.
Aydın Güven GÜRKAN, 10 Mayıs 1941’de Elazığ’da doğdu.
1963 Yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin, Maliye ve İktisat bölümünü bitirdi.
Almanya’da Köln Üniversitesi’nde doktorasını “Summa Cum Laude” (olağanüstü başarı) notuyla tamamladı. 1970 yılında Gazi Üniversitesi’nde doktorasını vererek, öğretim üyesi olarak akademik kariyerini sürdürdü. 1973 yılında, doçent olan Gürkan, 37 yaşında profesör ünvanını aldı. Gazi Üniversitesi’ne bağlı Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulunda müdürlük de yapan Aydın Güven GÜRKAN, uzun yıllar Ekonomik Doktrinler Kürsü Başkanlığında bulundu.
1981 yılında YÖK sistemini ve baskıları protesto ederek üniversiteden ayrıldıktan sonra 1983 yılında politikaya atılan GÜRKAN, Halkçı Partiden 17. dönem Antalya milletvekilliğine seçildi. GÜRKAN, 1984’te HP’nin Genel Sekreteri, 1985’te Genel Başkanı oldu. Birleşme konusunda SODEP Genel Başkanı Erdal İNÖNÜ ile temaslar yürüten GÜRKAN, 3 Kasım 1985’te gerçekleşen birleşmenin mimarlarından biriydi. Hoca, Sosyal Demokrat Halkçı Parti adını alan birleşik partinin ilk kurucu Genel Başkanı oldu ve bu görevi daha sonra Erdal İNÖNÜ’ye devretti. Aynı yılın Eylül ayında SHP Genel Başkan Yardımcılığına seçilen Aydın Güven GÜRKAN, 29 Kasım 1987 tarihinde de SHP Genel Başkan Yardımcılığı’na ikinci kez seçildi.
GÜRKAN, 29 Kasım 1987 tarihinde yapılan genel seçimlerde parlamento dışında kalarak, aktif politikaya bir süre ara verdi. Daha sonra aktif politikaya yeniden dönen GÜRKAN, 30 Temmuz 1991 tarihinde yapılan kurultayda SHP Parti Meclisi üyeliğine seçilerek, parti tarafından yeniden aktif olarak görevlendirilmiş oldu. 1991 seçimlerinde İçel’den yeniden milletvekili seçildi. Partinin Grup Başkan Vekilliğini üstlenen GÜRKAN, bir süre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevinde bulundu. GÜRKAN, 2002 yılında Yeni Türkiye Partisi’ne (YTP) katıldı.
Almanca ve İngilizce bilen Hoca’nın,  çeşitli ders notlarının yanı sıra yayınlanmış çok sayıda makalesi vardır, “Kalkınmanın Sosyo-ekonomik Sorunları”  adlı kitabı önemlidir.
GÜRKAN, 22 Ocak 2006’da vefat etti.
Eşi Serap AKSOY GÜRKAN onu şöyle anlatıyor:
“…Aydın, her gittiği yerde, yaşı, eğitim-öğrenim durumu ne olursa olsun herkesle içtenlikle ilgilenir, bilgisini paylaşır, karşısındakine eşiti olarak davranırdı…Aydın, insana dokunurdu.”
 
Serap AKSOY GÜRKAN, rahmetli eşinin “Toplumsal hayatımızın her alanında duyguya ve derin vicdana ihtiyacımız vardır” tespitini hatırlatıyor.
Vicdan, iyi ile kötüyü ayırt edebilmek yetisidir.
Hoca aynı zamanda bir boğaydı, boğa burcundandı.
Kürt Halkının ezilmesine de dayanamıyordu.
Vicdanı el vermiyordu.
Türk halkının ya da kadınların, işçilerin, çocukların ezilmesine dayanamadığı gibi.
Hoca, insanı din, dil, ten rengi, cinsiyet, kavim olarak ayırmıyordu.
Hoca, insanı tek bir millet olarak görenlerdendi.
“Çocuk Milleti”
Hoca, çocukları sevenlerdendi. Onları “birey” olarak kabul edenlerdendi.
Hoca ağırdı, sakindi, sabırlıydı, inatçıydı (sebatkârdı) ama bir kez zulme karşı öfkelenirse eğer karşısındaki kağıttan kaplanları yırtar geçerdi.
Haklının, ezilenin sesini gürleyerek duyururdu cümle âleme!
Karanlık günlerdeyiz…
Hoca yok…
Rahmetli Aydın Hoca, ayrıştırıcı, ötekileştirici değil birleştiriciydi.
22 Ocak Aydın Hoca’nın vefatının sene-i devriyesi.
Anısı sevenlerinde yaşıyor, yaşayacak.
(1) (Sosyal Demokrat AYDIN Güven GÜRKAN belgesel 4. bölüm dk.5.10) https://www.youtube.com/watch?v=-sooyYOQ9tc)
(2) (Sosyal Demokrat AYDIN Güven GÜRKAN belgesel 4. bölüm dk.6.06) https://www.youtube.com/watch?v=-sooyYOQ9tc)
(3) Kaynak Vikipedi Aydın Güven GÜRKAN
*31220 / Müskebi / SA
Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.