“Doğamızı Katleden Vahşi Madenciliğe Karşıyız”

“Binlerce senedir, Karya döneminden bu yana zeytin var bu bölgede. Didim’den Milas’a ve Milas’ın ötesine kadar her taraf zeytin. Bafa, bu zeytin diyarının ortasında. Biz Bafalılar olarak, Bafa’ya zeytin ve zeytinin başkenti diyoruz. Bu nedenle yeni yönetmeliğe karşı çıkıyoruz. Maden arama bahanesiyle zeytinlerimiz kesilmesin, zeytinciliğimiz zarar görmesin istiyoruz.”

Nevzat Çağlar Tüfekçi/Bodrum Gündem

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından “Madencilik uygulama yönetmeliği”ne eklenen bir madde ile zeytinlik alanlarda madencilik yapılmasına izin verilmişti. Yönetmelik maddesi, Milas bölgesinde zeytinciliğin merkezi olan Bafa’da protesto edildi ve “yönetmelik maddesi derhal iptal edilmelidir,” denildi. Sembolik olarak bir zeytin fidanının dikildiği açıklama sırasında Bafa-Der Başkanı Abdullah Gürgün bir konuşma yaptı ve “biz doğayı katleden vahşi madenciliğe karşıyız,” dedi.

“Vahşi Madenciliğe Karşıyız”

Bafa-Der(Bafa ve Çevre Mahalleler Koruma Geliştirme ve Dayanışma Derneği) Başkanı Abdullah Gürgün şöyle konuştu: “Binlerce senedir, Karya döneminden bu yana zeytin var bu bölgede. Didim’den Milas’a ve Milas’ın ötesine kadar her taraf zeytin. Bafa, bu zeytin diyarının ortasında. Biz Bafalılar olarak, Bafa’ya zeytin ve zeytinin başkenti diyoruz. Bu nedenle yeni yönetmeliğe karşı çıkıyoruz. Maden arama bahanesiyle zeytinlerimiz kesilmesin, zeytinciliğimiz zarar görmesin istiyoruz. Zeytin için bir koruma kanunu olmasına rağmen, bu kanunda yeni gedikler açılmak isteniyor.

Bafa tünelinin hemen üstünde diaspor maden ocağı açtılar. Orada dinamit patlatıldığı zaman taşlar, zeytinliklerimize geliyor, sanki gökten taş yağıyor gibi oluyor. Zeytinliklerimiz bu patlatma yapılan madenin sınırında ve yakın noktalarında. Tam bilmiyorum ama kaç futbol sahası büyüklüğünde oyuldu, açıldı o bölge. O bölgede 13,5 saat keşif yaptık. Yeni yeni maden parsellerini gördük.

Şimdi Bafa’ya komşu köy Pınarcık’ta da yeni bir maden ocağı açılıyor. Biz bu eski Grion dağlarını, Ilbıra dağlarını, bizim kutsal saydığımız etrafına oksijen pompalayan Kocadağ’ı kaybedeceğiz. Bu nedenle biz Bafalılar olarak, zeytinlik alanlarda madencilik yapılmasına izin veren ve zeytincilik kanuna aykırı olarak maden uygulama yönetmeliğine eklenen maddeyi protesto ediyoruz, kabul etmiyoruz. Yönetmeliğe eklenen bu maddeden derhal vazgeçilmesini istiyoruz.

Biz madenciliğe karşı değiliz ama doğayı katleden, talan eden plansız vahşi madenciliğe karşıyız. Memleketimiz belki de tarihi boyunca, tahrip olmadığı kadar, şimdi tahrip oluyor. Her yer delik deşik hale getiriliyor. Biz sonuna kadar bu yönetmeliğin kalkması için mücadele edeceğiz ve zeytinin, zeytinciliğin desteklenmesini talep ediyoruz.  Sembolik olarak buraya bir zeytin fidanı dikeceğiz, bu ortak zeytinimizi hep beraber dikeceğiz.”

“Madencilik Doğamıza Ve Su Kaynaklarımıza Zarar Veriyor”

Bafa Muhtarı Kerim Tekin, “madencilik faaliyetleri doğamıza ve su kaynaklarımıza zarar veriyor,” diyerek şöyle konuştu: “Zeytinlik alanları madenciliğe açan yönetmelik maddesine karşıyız. Zeytinlerimizin korunmasını istiyoruz. Bafa, Milas bölgesinde zeytinciliğin merkezi. Bafa bölgesinde, Ilbıra dağı, Ova ve Aydın sınırındaki Beşparmak dağları olmak üzere 30 milyon metrekare alan zeytinlik. Bafa’nın geçimi zeytincilikten. Madencilik yapılmasına karşı değiliz ama maden için ağaç katliamı yapılıyor bölgemizde. Çam ağaçları kesiliyor, zeytinler kesiliyor.

Bölgemizde ağaç kıyımına neden olan yüzeysel madencilik çalışması yerine galeri şeklinde madencilik yapılmalı. Toprağın üstündeki ağaçlar bu işten dolayı zarar görmemeli. Bafa ovasını besleyen su kaynakları, Bafa’nın eteklerinde konumlandığı Ilbıra Dağı ile Beşparmak Dağları üzerinde. Madencilik faaliyetleri nedeniyle patlatma yapılması ve ağaç katliamı nedeniyle su kaynaklarımız zarar görüyor, su kaynaklarımızın debisi her geçen gün düşüyor.

Şimdi Ilbıra dağında, komşu köyümüz Pınarcık’tan gidilen yeni bir Diaspor (Zultanit) ocağı açıldı. Biz bölgemizde plansız ve denetimsiz madencilik yapılmasına karşıyız. Bölgemizde faaliyete geçen maden ocakları bize doğrudan ÇED gerekli değildir raporlarıyla geliyor ve hemen faaliyete başlıyor. Bizlere bir şey sorulmuyor. Bu bölgede biz yaşıyoruz. Bölgemizdeki madencilik faaliyetlerine izin verilmeden önce bizim de görüşümüz alınmalı.”

“Ilbıra Dağı, Akbük’ün Yaşamsal Kaynağıdır”

Ilbıra Dağının öte yakasında yer alan Didim-Akbük Muhtarı Mehmet Çamlı da, yazlıkçıların Akbük’ü tercih nedeni olan oksijen bolluğunu sağlayan Ilbıra Dağının kendileri için çok önemli olduğunu belirterek şunları söyledi: “Madencilik uğruna zeytinlik ve ormanlık alanlar yok edilmemeli. Zeytinlik alanları yok etmeyi amaçlayan yönetmelik maddesi acilen iptal edilmeli. Ilbıra Dağı, Akbük’e oksijen pompalayan bir dağdır. Akbük sakinleri için en önemli yaşamsal kaynaktır. Madencilik için insan sağlığına yararlı olan bu dağın eko-sistemine zarar verilmemeli. Maden demek, her şey demek değildir. Doğayı korumamız gerekir.“

Katılımcılar

Bafa’da düzenlenen sembolik zeytin fidanı dikimi ve zeytinlik alanları madencilik faaliyetlerine açan yönetmelik maddesinin protesto edildiği etkinliğe; Milas Belediye Başkan Yardımcıları Mehmet Ateş ve Halil Mutlu, TİP Milas İlçe Başkanı Ali Gönenli, Bafa eski Belediye Başkanı Zühra Dönmez, CHP Muğla eski Milletvekili Akın Üstündağ, Didim-Akbük Muhtarı Mehmet Çamlı, Didim eski İl Genel Meclisi Üyesi Cahit Kaya, Akbük Gönüllüleri Platformu Üyesi Seyit Karahalil,  Akbük Dayanışma Platformu üyesi Ferda Zarplı Kılıç, Milas SOL Parti Üyeleri, Milas CHP üyeleri, Yeşil Sol Gelecek Partisi Milas Eşsözcüleri Zeynep Aktoğu ve Şevket Aktaş, İkizköy Çevre Komitesi Üyeleri, Milas 78’liler, Milas Kent Konseyi üyeleri katıldı.

Zeytin fidanı dikilmesi ve konuşmalardan sonra, davul zurna eşliğinde oyunlar oynandı; yönetmelik maddesini ve Akbelen’deki zeytin kıyımını protesto eden sloganlar atıldı.