TANDOĞAN UYSAL
Türkiye’nin talihsizliği cahillik ve ihanettir
Dünyanın en iyi kıtası ve coğrafyasındayız. Tarihi, denizi, toprakları, madenleri, iklimi, güneşi ve insan kaynakları ile dünyada Böyle bir zengin ülke yoktur.
Hollanda’yı, Avrupa’da Konya kadar yüzölçümü olan bir ülke olarak hep duymuşuzdur. Bir Hollanda kadar olamıyorsak, gerçekten sözün bittiği yerdeyiz demektir.
Cehalet ve ihanet
İşte ülke olarak büyük bir deprem yaşadık. Binlerce insanımız öldü. Ülke olarak savaştan çıkmış gibiyiz. Burada da karşımıza cehalet ve ihanet çıktı.
Nasıl ülkemizi zenginliklerini bu ülke insanına zenginlik olarak döndüremiyorsak, bir deprem ülkesi olarak da bunu iyi yönetemedik.
Yaptığımız inşaatların yer seçiminden tutun, kullandığımız inşaat malzemesine kadar cahilce davrandık. Bunun yanında kaçak yapılara çıkardığımız imar affı yasaları ile de insanımıza ve ülkemize adeta sorumsuzca ihanet ettik.
İşte bundan ders çıkarıp cahil davranmayacağız ve ihanet etmeyeceğimiz bizim hedefimiz ve parolamız olmalı.
Gölcük, İzmir depremlerini gördük yaşadık. Yerle bir olan Güneydoğu Anadolu’da 11 şehir yeniden inşaa edilecek. Bir daha bu cahillikleri ve ihaneti bu insanlara yapmayalım.
Yanlışın neresinden dönülürse kardır, anlayışından hareket ederek, bir deprem ülkesi olarak İstanbul başta olmak üzere İzmir dâhil diğer tüm illerde bir tarama yapılarak binaları güçlendirme önlemi almalıyız.
İstanbul depremi öncesi bir uyarı
Bu aslında beklenen İstanbul depremi öncesi Türkiye’ye bir uyarıydı. Yani bir önlemi al mesajı gibi görelim.
Umarım bu ülkeyi yönetenler, kendi aralarındaki kavgayı bırakır, yarın hemen bir deprem şurası kurarak, çalışmalara başlamalıdır. Cahil ve ihanet eden bir Türkiye’ye her alanda dur demeliyiz. Ne zaman mı? Hemen yarın, şimdi!
Sevgi ile kalkın Stockholm