Bodrum Gündem

Bahar Havası

Bugün yine, “Varol Report” haber arşivine daldım.

Yazıma eşlik eden tarihi fotoğraf, 40 yıl önce çekildi. 9 Kasım 1983 tarihli haberime ise “Zirvede bahar havası” diye yazmıştım. Yıllar önce çektiğim fotoğrafın, neden bahar havası estirdiğini özellikle gençlere anlatmam lazım.

Tarih: 9 Kasım 1983.

Türkiye, 12 Eylül 1980 askeri darbe döneminden çıkıyordu. Darbeci Kenan Evren ve arkadaşları, 3 yıllık aradan sonra ilk “demokratik” seçimlerin, 6 Kasım 1983 tarihinde yapılmasına karar verdi.

6 Kasım seçimlerine, yeni isimlerle kurulan 3 siyasi parti katılabildi.

Darbeci askerler;

Kendilerinin desteklediği emekli asker Turgut Sunalp’in Milliyetçi Demokrasi Partisi (MDP), Necdet Calp’in Halkçı Partisi (HP) ve Turgut Özal’ın liderliğindeki Anavatan Partisi’nin (ANAP) seçimlere girmesine izin verdi.

Darbe sonrası ilk seçimleri, askerlerin hiç istemediği Anavatan Partisi Genel Başkanı Turgut Özal kazandı.  Özal, Evren ve arkadaşlarına rağmen, büyük bir çoğunlukla tek başına iktidara geldi.

Evren’e rağmen diyorum, çünkü Kenan paşa seçimlere iki gün kala, 4 Kasım akşamı saat 19.00’da yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında, Özal’ı eleştirirken, MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp’e oy istemişti.

Küçük bir parantez açayım;

( Evren’in bu tarihi 4 Kasım konuşmasını, MDP’nin seçim otobüsünde, Sunalp paşa ile birlikte dinledim. İnegöl’den Bursa’ya geliyorduk. Sunalp’in yanında eski TRT Genel Müdürü Doğan Kasaroğlu oturuyordu. Sunalp’ın arkasındaki koltukta ise ben oturuyordum. Saat 19.00’da otobüsün şoförü, radyonun sesini yükseltti. Derin bir sessizlik vardı. Sunalp Paşa, Evren’in merakla beklenen konuşmasını başını, iki elinin arasına alarak dinledi. Konuşma bitince, Sunalp’in etrafında toplandık ve yorumunu sorduk. Başına geleceği anlamıştı. Konuşma geri tepecekti. Turgut Sunalp sorularımızı, “sayın devlet başkanının konuşmasını yorumlamak bana düşmez” geçiştirecekti.)

Gerçekten, Evren’in konuşması geri tepti.

Bir yıl önce, 1982 darbe anayasasına yüzde 80 destek veren halk, bu defa Evren’e, “sen karışma” dedi ve Turgut beyi iktidara getirdi.

Gelelim fotoğrafın diline.

40 yıl önce çekilen fotoğraftaki gözlüklü kişi, seçimlerin galibi olan ANAP Genel Başkanı Turgut Özal’dır.

Yanağından öpülen kişi ise bir darbeci amiral, 12 Eylül yönetiminin Başbakanı, emekli oramiral Bülend Ulusu’dur. Özal, 6 Kasım seçimi öncesinde, Ulusu’dan ANAP’tan milletvekili adayı olmasını istemişti. Ancak Bülend Bey MDP’yi tercih etmiş ve bağımsız İstanbul milletvekili seçilmişti.

Özal, Ulusu’yu 3 kez öptü…

Zamanın Başbakanı Bülend Ulusu, askeri yönetimin istememesine rağmen, seçimleri kazanan ve tek başına iktidar olan Turgut Özal’ı kutlamak için ANAP Genel Merkezini ziyaret etti. YSK kesin seçim sonuçlarını açıklamadan, seçimlerden 3 gün sonra yapılan bu ziyaret Özal ve arkadaşlarını mutlu etmişti.

Karşılama sırasında Özal, Başbakan Bülend Ulusu’yu kucaklayarak öpmek istedi. Ancak, kendisini öptürmek istemeyen Ulusu, kafasını çevirince, bu fotoğraf ortaya çıktı.

Özal’ın gözlüğü, burnu, dudakları Başbakan Ulusu’nun yanağına yapıştı. Eliyle de Başbakan’a sarılan Özal’a, Bülend Ulusu ve arkasındaki gazeteciler, sadece gülümsüyordu.

Tek başına iktidara geldiği için zafer sarhoşu olan Özal, aynı gün, Ulusu’ya tam 3 kez sarıldı. Ulusu ziyarette yaptığı konuşmada, “emaneti tam bir gönül huzuru ile devrediyoruz. 3 yıl zaruri aradan sonra parlamenter demokrasiye geçiyoruz. Türk seçmenin kararına saygı duyuyor, hürmet ediyoruz” dedi.

Başbakan Ulusu’nun bu sözlerinden çok mutlu olan Turgut Özal, ayağa kalkarak bir kez daha kucakladı. Turgut Özal, gazetecilerin isteği üzerine Bülend Ulusu’yu 3. kez öptü.

Hoş bir andı…

Bu öpücükler, tüm Türkiye’de bir bahar havası estirmişti. O nedenle de haberin başlığını, “zirvede bahar havası” diye yazdım. Cunta yönetimi ile iktidar partisi sarmaş dolaş olmuş, askerlerle buzlar erimişti.

Ulusu’nun ardından, seçimlere giren 2 siyasi parti lideri Turgut Sunalp ve Necdet Calp de ANAP Genel Merkezi’ne gelerek Özal’ı kutlayacaktı.

Seçim öncesinde olduğu gibi seçim sonrasında da ülkede bahar havası esiyordu. Seçim öncesinde birlikte TRT Televizyonu’na çıkarak ülke sorunlarını tartışma cesareti gösten Özal -Sunalp ve Calp, bugünlere baktığımızda tarih yazıyordu.

Çünkü, 40 yıl önce yaşanan bu sahneler, günümüzde özlenir oldu.

İşte bu nedenle, “sana söz, yine baharlar gelecek” şarkısını bütün heyecanımla söylüyorum.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.