Bodrum Gündem

Altın Fuarı ve Yazar Nazan Cemcem

— Sanatın ilgi gördüğü toplumlarda tüm olumsuzluklar azalır.
— Edinilirse okuma uğraşı / Yok olur olumsuzluklar ve başı.

MD

55.İstanbul Jewelry Show – Uluslararası Mücevherat, Saat ve Ekipmanları Fuarı, 1986 yılından bu yana kuyumculuk sektörünün önemli firma, marka ve alıcılarını bir araya getiren ilk 5 uluslararası fuardan biridir. Sektör profesyonelleri tüm ürünleri tek çatı altında inceleyip sipariş verme amaçlı bir arada oldu. Yeni sezonun trend (eğilim) ürün / hizmetlerini fuarda sergileyerek müşterileriyle buluştular. Fuarın 17-24 Nisan 2004 tarihleri arasında izleyenlere açık olacağı belirtilmektedir.

“Arka Kapak Yazısı

Arayış, kıymetli yol arkadaşım… Bir arayışa hatta tinsel bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın? “Hazırım!” dediğini duyar gibiyim. Antik çağdan bu yana birçok filozof ruh denilen bir cevherin varlığını kabul etmektedir. Tıpkı senin ruhunun da olduğu gibi bu cevherin derinliklerindeki gizin sana has olduğunu biliyorsun… Ki bundan eminim… “Doğayla uyum içinde yaşamak, ruhun en huzurlu şarkısını söylemesine izin vermektir.” Kıymetli yol arkadaşım, bu içsel yolculuğun sonunda seninle bu büyülü serüveni paylaşmanın ne kadar kıymetli bir deneyim olduğunu iliklerime kadar yaşayacağımı hissettiğimi söylemekten çekinmeyeceğim. Birlikte, kendi iç dünyalarımızı keşfederken duygusal zenginliklerimizi derinlemesine inceleyecek ve kendimize daha yakından bakacağız.
“Düşünce, evrenin en güçlü maddeyi dönüştüren aracıdır. Düşünceyle şekillendir, evren seni sürprizlerle dolu bir yolculuğa çıkarır.”

Birbirimize karşılıklı kitaplarımızı imzalayarak sunduk… Söyleşi kıvamında iken Bingöl’den kuyumcu Yaşar Devran ve oğlu Akın Devran aramıza katıldı. Sonrasında Nazan’ın kızı Kristin masamızda yerini aldı. Tanışma, tanıştırma ve konuşma tadında sürdü.

Görüşmek dileklerimizle söyleşimiz noktalandı ve normal yaşama dönüş başladı. Bir şiirime dönüş yaparak sayfamızı nakışlamak istiyorum…

BİRLİK

“İnsanlar pek çok şeyi öğrenmişler;
Kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi,
Fakat çok basit bir şeyi öğrenememişler:
Kardeş gibi yaşamayı…”

Martin Luther King

 

Aynı yer doğumluyduk
Birlikte aldık aynı havayı
Birlikte soluk soluk
Birlikte tattık acıyı da çileyi de
Aynı güneşte ısındık
Aynı ay ışığında oynaştık
Kardeşim seninle.

Bayram geldi kucaklaştık
Ölü başında ağlaştık birlikte
Birlikte üzümünü yedik aynı bağın
Tarlasında birlikte hasat yaptık
Çilekeş Anadolu`nun.

Sıladan ayrıldığımız oldu birlikte
Hıçkırıklar düğüm oldu boğazımızda
Gün oldu yine buluştuk sılada
Düşmanlar dost oldu yanımızda.

Aynı iklimin yağmuru ıslattı bizi
Gün oldu doğanın esintisiyle kuruduk
Aynı yazın sıcağı kavurdu benzimizi
Kış geldi aynı tezekle ısındık.
Derdi de sevinci de
İçtik aynı tastan
Birlikte eğlendik şenliklerde
Aynı mendille kurulandık yastan.

Okul sıralarından birlikte uçtuk yurda
Yaşamın güçlüklerini aştık birlikte.
Birlikteliğimizde birer birer sarıldık
Sevgi, saygı ve hoşgörüye.

Adaleti elden bırakmadık birlikte
Birlikte koştuk amaca
Hep bir ağızdan haykırdık:
‘İleriii… Hep ileriye! `.

Ancak birlik olunca yaşanır
En mutlu günler bile
Birlikte çözülür sorunlar
Birlikte kalkınır tüm ülke
Sevgi de saygı da birlikte…

Sevgi, dostluğa gel etti
Olumsuzluklara karşın
Yüreklerde sele serpe
Hoşgörü, sevgiyi üretti
Kardeşlik meyvesi yakın
Dünden bugüne sağduyu
Öteledi kini, uzlaştı barışla.

Acı da kin de var hayatımızda
Ama barış, ama barış bambaşka…

Muhsin DURUCAN

*

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.