TURİZM CANAVARLARI

Geç başlayan sezonun eksiğini kapatmak için bazı esnaflar “her şey mubah” diyerek yerli ve yabancı konuklarımıza saldırmaktadırlar. Turizme yıllarını vermiş sürekli, kaliteli ve iyi esnafımızı etkileyecek olumsuz örnekler artmakta. Zira iki üç aylığına gelip “voliyi” vurup,  kirasını, suyunu, elektriğini ödemeden, gitme niyetinde olan kişiler, ne esnaf olmak, nede Bodrum’a değer katmak gibi bir dertleri yok.

Yerli ve yabancı konuklarımız aynı ürünü farklı fiyatlardan almaktan şikayet ediyorlar. Girdiği işletmeden ürün almayan konuklarımız, hakaret derecesine varan bir davranışla karşılaştıklarını söylüyorlar.

-”Bakıyorsan alacaksın! yoksa…

-“Pahalı mı? Sen nereye geldin bilmiyorsun galiba? Burası Bodrum kardeşim. Paran yoksa buraya gelme…

Bu ve buna benzer diyaloglar yaşanmakta Bodrum’da.

Baclofen without prescription Turistik işletmelerde çalışan bir kısım personel eğitimsiz, görgüsüz ve kaba özellikleri ile ünlerine ün katıyorlar. Birkaç yıl önce Sayın Savaş AY tarafından haber olarak yapılmıştı. Bazı çalışanların yaşlı turistlerce seks aracı olarak kullanıldığına dair, hala devam ediyor.Turistlere sarkıntılık yapanlar mı dersiniz.Görev yaptığı işletmeden çıktıktan sonra etrafta terör estirip, sapkınlık yapanlar mı dersiniz.Ucuz ve eğitimsiz personel çalıştırmanın Bodrum’a ne kadar zarar verdiğini bilmiyor muyuz acaba?

buy Viagra online buy methotrexate online

Bir kısım minibüs sürücüsü ise, “trafik canavarı” adını tam olarak hak etmekteler. Araçların motosikletlerin üzerine sürüyorlar. Hatta insanların üzerine bile sürüyorlar.  İçindeki turistler yürekleri ağızlarında ulaşıyorlar gidecekleri yerlere. Korku dolu gözlerle iniyorlar araçtan. İşini düzgün yapan sürücülerimize ve Bodrum’a zarar verdiklerinin farkında bile değiller. Aslında umurlarında da değil.

Bodrum’a gelen konuklarımızın da bir kısmı tam bu anlattığımız canavarlara uygun davranışlar sergiliyorlar.Yerlere çöplerini atıyorlar, tükürüyorlar, sigara, içki gibi fiks fiyatlı ürünlerde bile pazarlık yapmaya kalkıyorlar, Bodrum’un mavisini, tarihini, eğlencesini, konukseverliğini yaşamak yerine Bodrum’u tüketmekle beraber  yok etmeye çalışıyorlar.

Bütün bu olumsuzluklara karşı koymak ve düzeltmek için, ne Devlet’ten, ne de Belediye’den bir şey beklemeye gerek yok. Çünkü bu olumsuzlukları ancak bizler çözeriz. İçimizdeki kötüleri yok etmek için hepimiz duyarlı olacağız. İnadına düzgün esnaf, inadına düzgün sürücü, inadına düzgün personel, inadına düzgün konuklar olacağız.

Başka BODRUM yok.

Bodrum’u korumak da bizlerin görevi. Biz duyarlı olduktan sonra, Devlet’te, Belediye’de zaten yanımızda değil mi?

Not:Geçtiğimiz hafta Sayın Can PULAK’ın TOKİ ile ilgili yazısı çok ses getirdi. Biz de Bodrum Gündem olarak yazısının altına imzamızı koyduk ve destekledik. Böyle bir konunun gündeme bile gelmeyeceğine inanmak istiyoruz. Bodrum’a zarar veremezler değil mi? Bizler izin vermeyiz değil mi?