Bodrum Esnaf ve İş Adamlarının Güçlü Sesi…

Fatih Bozoğlu /Bodrum Gündem

Bodrum Gündem: BESİAD ne zaman kuruldu, vizyonu, misyonu nedir?

Cenk Sezgin:  Bodrum Esnaf ve Sanayici İşadamları Derneği BESİAD 2004′te kuruldu. Muğla bölgesindeki BASİFED üyesi tek SİAD. Batı Anadolu Sanayici ve İş Adamları Federasyonunun (BASİFED) Muğla′daki tek temsilcisiyiz. İki dönemdir de yönetim kuruluna seçiliyoruz. BASİFED′in merkezi İzmir′de ama, Antalya′dan Çanakkale′ye kadar uzanan bir coğrafyada faaliyet gösteren Türkiye′de TÜRKONFED içinde en büyük federasyondur. BASİFED, TÜRKONFED′i oluşturan 15 federasyondan bir tanesi. Bu federasyonda yönetimde olmak oldukça meşakkatli. Bodrum′un dışında pek çok soruna çözüm üreten bir platforma dahil olmak, Bodrum adına bir kazançtır diye düşünüyorum. Bodrum olarak da o toplantılara bir farklı hava kattığımız da kesin. Zaten normalde üyelik için SİAD′lar talepte bulunurken, üyelik için BESİAD′a onlar teklif getirdi. Hatta öyle bir rica ile geldiler ki hayır deme şansımız bile yoktu. “Sizi mutlaka aramızda görmek istiyoruz, alternatifiniz yok” dendi.

Bodrum Gündem: Bu kadar ısrar etmelerinin nedeni nedir?

Cenk Sezgin:  Bunda üç sebepten bahsedebiliriz. Birincisi, Bodrum′un kendisi. İkinci neden önümüzdeki sene yapılacak olan başkanlar konseyi zirvesi, üçüncü neden de BESİAD′ın çok aktif olması. BASİFED toplantısını burada düzenledik, başkanlar toplantısını da burada organize edeceğiz, bütün başkanlar gelecekler. Muğla′da başka SİAD′ların oluşmasını da bekliyoruz hatta teşvik ediyoruz, dediğim gibi Bodrum genelinde bizim gibi bir başka cemiyet oluşamadı.

Bodrum Gündem: BESİAD üyesi olmak için belirli kriterler var mıdır, hangi bilgiler gerekir?

Cenk Sezgin:  Biz diğer SAİD′lardan farklı olarak esnafları da kapsıyoruz. Onlar için de Ticaret Odasından sonra alt çatı oluyoruz. BESİAD′ın faaliyet yükü ve büyüklüğü de buradan geliyor, çünkü biz çarşı içindeki bir hanutçuluk olayına da müdahil olmak durumundayız. Örneğin TÜSİAD′ın kaldırımları işgal edenlerle uğraşır mı? Ama biz bunlarla da uğraşmak zorundayız. Direk esnafın çıkarlarını korumak adına ve doğru yolun bulunarak istenilen sonuca ulaşmak adına sorumlu olduğumuz kısım diğer SİAD′lara kıyasla daha geniş. Her şeyden önce üretici olma, istihdam sağlamak, saygınlığı sağlamak. İstihdam yaratan, üretici olan işletme BESİAD′ın doğal üyesidir zaten. Üyelik için en az bir üyemiz tarafından teklif edilmesi ile üyelik işlemleri devreye girer. Eğer o kişiye ait, biraz önce bahsettiğim ana kriterler dışında herhangi bir sıkıntı yaratacak durumu yoksa üyeliği kayıt altına alınır, bir toplantıya katılması gerekir, işi reklam yapma noktasına çekmemesi gerekir.

Bodrum Gündem: Yani biraz kendini kabul ettirmesi mi beklenir?

Cenk Sezgin:  Bu tarz sivil toplum örgütlerindeki insanların iki hedefi olabilir, bir tanesi kendini göstermek, kendini kanıtlamak ve oradan bir geri dönüş beklemek, ikincisi bu tarz örgütlerin yüklendikleri misyon gereği o misyona destek verebilecek, enerjisi, gücü olan insanlar katılabilirler. Birincisine hayır demiyoruz, çünkü bizim tüzüğümüzün de ana ilkeleri arasında üyelerimiz arasında iletişimi ve ekonomik işbirliğini artırabilmek vardır. Ama bence asıl önemli olan “ben bu derneğe ne katabilirim” sorusuna da sorabiliyor ve buna cevap üretebiliyor olmaktır.

Bodrum Gündem: TÜSİAD deyince genel anlamda aklımıza hep Türkiye′nin ekonomi ve siyasetine belirli anlamda çeşitli bildiriler çıkartarak yönlendirir, büyük tartışmalara neden olması gelir. BESİAD olarak Bodrum ve Muğla için böyle bir yapıya ve güce sahip misiniz?

Cenk Sezgin:  TÜRKONFED çatısı altında tüm Muğla′nın ticari hayatına ve ticaret erbabına yönelik bir misyon yüklendiğimizi söylemek çok doğru olmaz. Çünkü neticede Bodrum′da yaşayan ve Bodrum′un sosyal, ticari, kültürel hayatıyla ilgili fikir ve düşünce üreten insanlarız, o amaçla buraya geldik. Muğla gibi bir üst misyonumuz yok. Muğla′nın öncelikleri farklı olabilir. Müşterekte buluştuğumuz noktalarda onlar içinde sözcülük yaparız. Bir takım etkinlikler yaparken oradaki kamu ve firmalara da ulaşıyoruz. Örneğin Muğla′daki bir çok resmi kurum, valilik başta olmak üzere yakın ilişki içinde olduğumuz kurumlardır. Keza Marmaris Deniz Ticaret Odası ile yakın ilişkilerimiz var, oralardaki farklı firmalarla bağlantımız var.

Bodrum Gündem: BESİAD üyesi olmayan bir iş adamı sizden talepte bulunabilir mi?

Cenk Sezgin:  Sivil toplum örgütüyseniz belli bir camiayı, meslek gurubunun sorunlarını dile getirirsiniz. Bahçemin duvarı kaymış, kaymakamdan şikayetçiyim gibi şikayetleri dile getirmem mümkün değil. Eğer Bodrum adına, iş adamları adına, 12 ay ticaret yapamıyoruz, vergilendirmede sıkıntımız var, Bodrum′a gelip üç ay sonra kaçıp gidip, ticareti batıran girişimcilerin bizlerde bıraktığı tahribat var. Vergi dairesi açısından da bakıldığında ben 100 liranın ancak 60′ını tahsil edebiliyorum, o zaman daha fazla sıkayım sonucunu getiriyorsa bunlar bize özel sıkıntılardır, bunları dile getirmek gerekir. Bodrum′un sosyal ve ticari hayatını ilgilendiren kişisel değil, sektörel başlıklar varsa bu başlıkların mutlaka bizimle paylaşılmasını arzu ederiz. Muhtemelen bizde zaten kaydı vardır ama atlanmış olabilir veya bir takım spesifik örneklerle desteklenmesi daha faydalı olacaktır.

Bodrum Gündem: Yani çarşı esnafı size gelse şöyle problemimiz var dese…

Cenk Sezgin:  Gurup olarak da olabilir, dernek olarak da olabilir. Beraber oturur bir çalışma yaparız, ona göre hazırlanırız.

Bodrum Gündem: Bodrum′un ticari ve siyasi yapısını yönlendirmek adına ne gibi faaliyet gösterdiniz? prices of Combivent

Cenk Sezgin:  Evet, burada zaman zaman BESİAD da ağırlığını ortaya koymaya çalışıyor. Bunu iki nedenle yapıyoruz. Birincisi, sorunlarımızla ilgili yetkili kişilere ilk ağızdan bilgi verebilmek için, ikincisi, onlarla etkileşimi sağlayabilmek için. Ayrıca üyelerimizin onlarla birebir iletişime geçmesini sağlamak için.

Bodrum Gündem: İş Dünyası diye bir programa başladınız, çok da ilgi çekti. İzleyenlerin de çok olduğunu gözlemliyoruz. Bu program nasıl ortaya çıktı ve nasıl devam edecek?

Cenk Sezgin:  Geçtiğimiz 2.5 yıl için Türkiye ve dünyadaki genel ekonomik çalkantının zannedildiği gibi kenarında köşesinde olmadığımız, tam ortasında olduğumuzu farkına vardık ve bizzat ticari olarak yaşadıklarımızla olabildiğince insanlar ayakta kalabilmeye, finans açısından açıklarını kapatabilmeye çalıştı, ama herkes bunda muvaffak olamadı. Bazı arkadaşlarımız işlerini kapatmak zorunda kaldı. Biz de doğru zamanda doğru hareketlerin yapılmasıyla faydalı olacağımızı düşündük. Bazı dönemlerde çıkış yolunu bulamayan arkadaşlarımız oldu. Hatta hayatına kastedecek kadar umudunu kaybeden arkadaşlarımız oldu. Bu olayları yaşarken BESİAD olarak toplumsal sorumluluğumuzu hatırladık. Ne yapalım diye düşünürken de bir danışma masası oluşturalım, en azından farklı bir yoldan bilgilendirme yapalım istedik. Bu danışma masasında bir mali danışman, bir hukukçu hatta bir de psikoloğun dahil olmasını düşündük. Dara düşen bizi arasın diye, bu çalışmamızı farklı bir kanaldan insanlara aktaralım diye düşündük, televizyon programı aklımıza geldi. Her programın başlangıcında asıl amacın ne olduğunu ve bu günkü konumuzun da hangi sektörden olduğunu, sektörel konuda telefon beklediğimizi ama özel olarak danışmak isteyenin de dernek özel telefonundan baş vurmasını istedik, o numarayı verdik. Bu konuda ekonomik olarak dar boğazda olan arkadaşlarımızdan pek geri dönüş olmadı. İki tane geri dönüş oldu ama ekonomik çıkmazdayım, o masaya ihtiyacım var diye değil, danışmanlık istediler. Bu konularda geçmiş tecrübelerimizi paylaşarak onlara yol gösterdik. Sonuç itibariyle böyle bir televizyon programına başladık. Her hafta veya belli takvimlerde yapmıyoruz. Bodrum gündemini iktisadi, ticari anlamda ilgilendiren bir takım konular gündeme geldiğinde ve çözümü henüz tartışılmamış, çözüm aranan konular olursa, biz tarafları bir araya getirerek BESİAD tarafsızlığında ve BESAİD çatısı altında konunun çözümlerini tartışacağız. Amaç bu. Bu güne kadar yaptığımız programlardan bir tanesini eski Kültür Bakanımızla yapmıştık, genel olarak turizmi masaya yatırmıştık, ikincisinde Kissebükü′ndeki yatırımı masaya yatırdık, uzlaşarak çıkıldı, yatırımcı firma tedirgin gelmişti, tacize varan yorumlar bekliyorlardı.

Bodrum Gündem: get Asacol BESİAD′ın etkin ve yapıcı bir sivil toplum örgütü imajı var mı?

Cenk Sezgin:  Bodrum′a katkısı olacak her yatırımcının yanında olmak zorunda BESİAD. Ama bir adım daha da ileri taşımak zorundayız, başkanımızın da dediği gibi Bodrum çok özel bir yer ve bir marka. Marka nedir, belli standartları olan ve bu standartları insanların kafasına kazımış bir organizasyon, kurum veya kuruluştur. Bodrum bu tarz bir organizasyondur. Uluslararası avantajları da vardır. Siyasi avantajları da vardır. Bütün bunları değerlendirdiğiniz zaman Bodrum′un en iyi şekilde geleceğe taşınması konusunda, bir yandan yatırımcıyı desteklerken bir yandan da Bodrum artılarına halel getirecek girişimlere de engel olmamız lazım. Bodrumu korumak adına bazen bizi arayan arkadaşımızın olduğu gibi yanlış yatırımlarla hem Bodrum′u hem de kendine zarar verecek yatırımları da doğru yönlendirmemiz lazım. Bu gibi çalışmalar ana misyonumuzun içindedir.

Bodrum Gündem: Üçüncü programda da, hem belediye hem de esnafı bir araya getirdiniz. Eğlence sektörüyle ilgili. O da çok ilgi çekti, sorunlara orada da çözüm bulundu mu?

Cenk Sezgin:  Evet, belediye kanadının bu konuyu niçin gündeme getirdiğini, restoran ve barı temsil eden Gümbet′ten iki arkadaşımızla beraber tartıştık. Orada belediyeyi temsil eden arkadaşımız daha geniş kapsamda konuyu tartışmaya hazır olarak geldiğini belirtmişti. Arkadaşlar daha geniş görüş açısından bakıyorlar, onlar için hazırlanmamıştım ama o konuda da konuşayım dedi. Genel olarak belediyenin esnafla karşı karşıya geldiği ya da yan yana durması gerekirken bu frekansı yakalayamadığı olaylara da değinildi. Oradan da çıkıldığında el ele, kol kola çıkıldı. Buradan şu anlaşılmasın, biz insanlara hadi öpüşün barışın derneği değil, aslında kısmen yönlendirme de yapıyoruz. Oraya doğru isimleri çekerek oraya kavga etmeye gelen adamları değil, çözüm üretecek, fikir üretecek kişileri bir araya getirmeye çalışıyoruz. Yani herhangi bir platform kurup gelin kapışın, bulun orta yolu, ne haliniz varsa değil. Medyada bu gün baktığınız zaman televizyon kanallarında seyrediyoruz, bir gözyaşı, kan görüldüğü zaman köpek balıkları gibi saldırmaca vardır.

Bodrum Gündem: Reyting sağlamak için biraz tartışma gerekmez mi?

buy Propranolol Cenk Sezgin:  İki kişi tartışıyorsa bir konu üzerinde ama spiker daha evvelden bir püf noktasını biliyorsa, onu ortaya atarak kapışma sağlayacaksa reytingi böyle sağlıyor. Bizim amacımız reyting değil, bizim amacımız Bodrum iş adamlarının sosyo ekonomik olarak doğru yolda yürüyebilmesini sağlayabilmek. Yarınımızı düzgün bir şekilde inşa edebilmek, doğru mesajlar verebilmek. Televizyondaki programlarımızın şekli ve formatı budur.

Bodrum Gündem: Reyting nasıl?

Cenk Sezgin:  Ben olumlu izlenimler aldım ama daha çok izleniyor olmasını diliyorum. Bu bir süreç. En son programda onun eleştirisini de yaptım, internette yüzlerce yorum var, bunlardan üç kişi çıksın da telefon etsin, “arkadaş şurada yanlış yaptın” desin. Hiç kimse de aramıyor. Ya insanlar bu programdan haberdar değiller, ya da uzaktan sallamaya gelince varlar. Bizim çabamız ne kadar pozitifse, karşı taraftakilerin de o kadar negatif olduklarını görüyorum, üzüntü duyuyorum. İki üç kişi aradı ve benim konuşmama destek veren konuşmalar yaptılar. Orada izlendiğimizi tespit ettik ama asıl bu konuda eksi enerji üreten “hatalıdır kardeşim” diyen kişilerin katılmadığını gördük. En azından öyle bir izlenim edindim. Ama zamanla ve programın oturmasıyla bir çizgiye gelecektir diye düşünüyorum.

Bodrum Gündem: Perşembe toplantıları uzun zamandır sürüyor sanırım, amacı nedir?

Cenk Sezgin:  Perşembe toplantılarının sebebi diğer sivil toplum örgütlerinde olduğu gibi, iki senede bir genel kurulda bir araya gelip de seçim yapıp sonra evine giden insanlar olmamaktır. Olabildiğince sık periyotlarla yemek sırasında sohbet ortamları yaratabilmek. Hemen hemen her toplantıya bir konuğumuz oluyor, bazen ulusal bazen de uluslar arası kişiler oluyor. Normalde randevu almaya kalsanız yıllar boyu ulaşamayacağınız kişileri burada yanınızda görüyorsunuz. Mesela Ahmet Ertegün′le, Sadun Boro ile eski bakanlarımızla bir araya gelmiştik. Basında bulamayacağınız detayları çok samimi olarak bizimle paylaşmışlardı. Aydın Ayaydın gelmişti. Muğla Üniversitesinin, Ege Üniversitesinin balık ürünleri raporunu açıklamıştı, resmi rapor ilk bizim toplantımızda açıklanmıştı. Bu tarz bir platform aynı zamanda üçüncü bir faydası da yerel idarecilerin bizlerle bir araya gelerek, gözümüzün içine bakarak, ilk tepkileri de bizden alarak en azından toplumun belli bir kesiminin nabzını tutabildikleri, onlar için bir destek platformu sağlamaktır.

Bodrum Gündem: Gelelim esas konuya, şimdi 7-9 Ekim′de olacak olan büyük organizasyon. Bu konuyla ilgili ne hazırlıklar yapıldı. Bodrum size destek olmak için ne hazırlık yapmalı?

Cenk Sezgin:  TÜRKONFED′in senede üç tane etkinliği var. Bunlardan iki tanesi başkanlar konseyi bir tanesi de başkanlar zirvesidir. Başkanlar konseyi için farklı illerdeki SİAD′lar organizasyonu yapmaya talip olurlar. Yönetim kurulu geçen sene bu bölgedeydi, bu sefer şu bölgede olsun deyip karar verir. Bu bir anlamda yarıştır. Bu toplantıyı takip ederek gelecek olan basının beldelerine gelmesini sağlamak, aynı zamanda bütün resmi erkanı da bir araya toplamayı hedefler. Amaç seslerini duyurabilmektir. Bölgenin sosyal hayatına da 3-5 gün için bile olsa katkıda bulunmaktır. İş adamlarının dikkatini çekip bölgeye yatırım yapmalarını sağlamaktır. Başkanın da söylediği gibi Bodrum′un bir marka olması hatta çok az da olsa uluslararası alanda dahi markalığını ispatlamış olan belki İstanbul′u, Ürgüp′ü ,belki Antalya′yı sayabiliriz. Ama Antalya′nın turistik, Ürgüp′ün tarihi, İstanbul′un doğal değerlerini bir arada bulunduran kaç tane yer vardır. İstanbul′un ardından belki ikinci sıradadır Bodrum. İstanbul liginde oynayan bir ilçedir. Marka bilinirliği dolayısıyla da bu tarz organizasyonlarda farklı bir yaklaşımla bakmak gerekir. Burada bizim vardığımız nokta, gelen konuklarımıza farklı bir konsey toplantısı yaşatmak oldu. Konsey toplantılarının standardı ilk gün Perşembe günüdür. İş adamları öğleden sonra giriş yaparlar, eşleriyle de gelebilirler. Asıl başkanlar konseyi o gün yapılır. Yani herkes bölgesindeki sorunu çıkar serbest kürsüde konuşur. Notlar alınır, tartışılır, ama çoğunlukla başkanlar konseyine bakan katılmaz. TÜSİAD yönetim kurulu seviyesinde katılır. Bizim BESİAD′ta yaptığımız gibi ama Türkiye′nin her tarafından gelmiş insanların konuştuğu bir platformdur. Asıl konsey budur. Arkasından da gala yemeği olur. Yerel ezgilerle veya ulusal veya uluslararası bir gösteri desteğiyle yapılır. Türkiye′nin çeşitli bölgelerinden gelmiş iş adamları toplantısı sosyal bir etkinlik haline dönüşür. Ertesi gün açılış konuşmaları yapılır. İlk konuşma sırası o kentin SİAD′ının, ev sahibinin sırasıdır. Sonra federasyonun başkanı, sonra da TÜRKONFED′in başkanı konuşur, bu arada TÜSİAD başkanıda konuşma yapabilir. Bunlardan sonra varsa bakanın konuşması, sonra da konsey TÜRKONFED başkanına konsey bildirisini okur. Başkanın konuşması Türkiye geneliyle ilgilidir. Ev sahibi SİAD′ın başkanının konuşması bölgesiyle ilgilidir. Bu arada varsa TÜSİAD′ın raporu okunur. Sonra konuk konuşmacılara sıra gelir. Genellikle öğlen yemeğinden sonra dağılınır. Bu arada şunu da söyleyeyim: aylar öncesinden böyle bir programı ilgili yerlere ulaştırarak bir ilk yaptıysak TÜKONFED boyutunda başka ilkler de yapacağız. Sunum tekniğinde ve konuklarımız ağırlamaktaki planımız işi üç güne uzatmamız çok güzel oldu. Biraz önce dediğim gibi otele giriş yapıp, konuşmaları yapan, sonra gala yemeğine katılıp odasına çekilen, ikinci gün de konuşmalara katılan sonra da yemeğini bile yemeden bavulunu alıp arabasına atlayıp giden kesim, toplantıya katılanların en az %60′ıdır. %40′ı bile kalmaz. Geriye kalan da orada bir arkadaşı varsa ona uğrayacaktır. Burada geçirdikleri süreyi biraz daha uzatabilmek için etkinliği üç güne uzatıp Ekim başında, turizmin yavaşladığı dönemde Bodrum ekonomisine bir son kan versin diye burada kalmasının bir önemi olsun diye Kos′u düşündük. Kos gezisini ücretsiz yapmaya karar verdik.

Bodrum Gündem: Burada en önemli konuşma Bodrum açısından sizin konuşmanız olacak. Bu durumda Bodrum′unda katkı sağlaması gerekecek değil mi?

Cenk Sezgin:  Evet, Bodrum esnafı olarak hatta Bodrum yerel idaresi olarak. Bizim sorunlarımızın bazılarının çözümü yerel idarededir ama şartları da bellidir. Dolayısıyla da merkezi idareye de bağlıdır. Dolayısıyla onlara da söz vermek gerekir. Mesela belediye başkanı da olmalıdır. Bodrum′un marka değerinin yükseltmek için neler yapmak gerektiğini. Bu konuda nelere ihtiyacımız olduğunu, yada gölge etmeyini dile getirilmelidir.

Bodrum Gündem: Bodrum esnafı acaba size kızar mı, niye Kos′a götürüyorsunuz diye?

Cenk Sezgin:  Birinci gün boşlar, ikinci gün gece boşlar, bu insanlar burada yiyecek içecekler, alışveriş edecekler.Biz en az 400-500 kişinin bir gün daha kalmasını sağladık. Tesislere de katkımız oldu bir gün uzatarak. Son gece Cumartesi olduğu için kimse o gece gitmez. Pazar gününü de burada geçirir. Ben deseydim ki Bodruma gelin bir gün de benden kalın çok cazip olmazdı. Ama Kos′a götürüyorsun bu daha cazip olabilir diye düşündüm. Burada Kos belediye başkanı ile bizim belediye başkanının bir araya gelmesi de önemli. İş adamlarının da bir araya gelmesi Bodrum adına katkısı olacaktır. TÜRKONFED açısından bakılınca bu güne kadar yapılmamış, şatafatta, detayda bir programın altından kalkacağız.

Bodrum Gündem: Ekonomik zirve bir sosyal zirve haline bile dönüşebilir.

Cenk Sezgin:  Burada şöyle de bir ipucu vereyim. Bodrum′un ismi gündeme geldiğinde Bodrum bu işin altından kalkamaz diye düşünüldü, bir takım ısrarlar ve desteklerle bu iş Bodrum′a döndü. Bizim istediğimiz BESİAD şunu yaptı demekten öte bütün Bodrum olarak bu başarının altına imza atmaktır. Dolayısıyla bugünden başlayarak birkaç toplantıda basın mensubu arkadaşlarımızla da paylaşarak, internet ortamında da paylaşarak Bodrum′un olayı tam olarak kavrayabilmesi lazım. Bu sadece BESİAD veya TÜRKONFED organizasyonu olduğu için özel değil, tarihi geçmişi dolayısıyla TÜRKONFED tarihinde yapılmadık bazı ilklerin yapılması sebebiyle unutulmaz ve sürprizlerle dolu olacaktır. Her türlü desteğe ihtiyacımız var. Fikren, “ben de şunu yapabilirim” diyen arkadaşımız gelebilir, kimsenin cebinden para çıksın istemiyoruz, böyle bir beklentimiz yok. Biz sinerji üreterek destek bulmaya çalışıyoruz, o anlamda kimseden bir maddi destek beklentimiz yok. Marka olarak ben bu işten adımın markamın duyulmasıyla şöyle bir değer anlamı taşır, ben de size şu anlamda sponsor olacağım diyen varsa işte onlar bizim bir araya gelmemiz gereken kişiler. Onların bundan kazanım sağlayacağı kişilerle bir araya oturmak isteriz. Ancak o zaman kazan-kazan ilkesine göre güzel fikirler çıkar. Yoksa belediye başkanının zabıtayı sahaya salmasıyla şundan bundan para toplanmakla bizim asıl amacımıza hizmet etmiş olacağımıza inanmıyorum.

Bodrum Gündem: O zaman son olarak Bodrum′lulara bir çağrı yapmak lazım. Buna katılım anlamında herkesin elinden gelen, fikirsel olarak da, eleman olarak bile bir yerde görev alması.

Cenk Sezgin:  Mesela Bodrumda Kılıç gibi ulusal alanda çok büyük başarılara imza atmış büyük zorluklarla çok zor bir zamanda bu atılımı yaparak bölgenin medarı iftiharı olmuş bir kuruluş var. Gene Bodrumda Türkiye′nin ve dünyanın büyük zincirlerinin Bodrumun marka olmasından dolayı gelir elde ettikleri, yatırım yaptıkları büyük firmalar var. Mesela büyük marketler var. Büyük otel zincirlerimiz var. Büyük lojistik veya dağıtım zincirlerimiz var, büyük seyahat ve turizm firmalarımız var. Dolayısıyla bu firmaların Bodruma katkı vermek adına eğer içlerinden bir şey geçiyorsa bundan daha iyi alternatif olacağını bu dönemde pek zannetmiyorum. Burada BESİAD′la beraber TÜRKONFED′in üzerinden tüm Türkiye′ye ve dünyaya bir mesaj gönderilecekse, Bodrumu anlatacaksak bu firmalarında kartvizitleriyle katılarak anlatmak en akıllıca yol olacaktır diye düşünüyorum. Hem Bodrum açısından hem kendi açılarından. Bu vizyondaki insanların bize dönüşlerini bekliyoruz. Böyle bir destek alamazsak bu organizasyonu yapmayacak mıyız? Gene yapacağız. Ama bizim istediğimiz insanların telefonu kaldırıp şöyle bir fikrim var diye bizi aramalarıdır. Bir telefon kaldırıp buradan sonra şeye gidecekmişsiniz o yol da bizden olsun, yanına da bilmem ne boyaları yazalım, marka olarak insanlar bizi bilsinler, şu kadar kişiyi ben burada ağırlıyorum, bunun prestiji bana yeter diyebilecek insanlar arıyoruz. Bu vizyonda insanlar olsun istiyoruz. Mesela gala yemeğimizde belki Kılıç muhteşem bir balık ziyafeti verir. Yemeklerde biliyorsunuz 8-10 çeşit ordövr vardır. Masada çok güzel çiçekler vardır, arkasından başka bir şey gelir. Bunlar çok şık yemeklerdir, ama Bodrum′da üretilmiş başka yerde bulamazsınız bu balığı gibi girersek konuya bence çok zarif olur. Yemeğin bir hikayesi olması lazım.